yeni sezon hazırlıklarını sürdüren zeytinburnuspor ve gaziantepspor'un antrenman havasında oynadıkları maçı ev sahibi takım 2-1 kazandı. geçen yıl mücadeleci ve sert futboluyla son anda düşmekten kurtulan zeytinburnuspor oynadığı futbolla, yeni sezon içinde fazla umut vermedi. futbolsuz ve sıkıntı içerisinde geçen maçta. zeytinburnu'nun attığı iki gol kendi çabalarından daha çok rakip savunmanın hatalarından oluştu. hazırlık sezonunda futbolculardan büyük performans beklemek yanlış olur, ama sahaya sürülen malzemeye bakıldığı zaman iki takımın da ligdeki işinin kolay olmadığını görmek çok zor değildi. iki takımın da transferleri fazla göz doldurmadı. zeytinburnu'nda sadece ptt'den alınan neşat çalışkanlığı ile göz doldurdu. eskilerden ise libero metin birinci lig klasında göründü. yugoslav futbolcuları ismet çok kilolu ve ağır. mansur ise çabuk ve teknik, ama henüz lig için hazır değil.
gaziantepspor ise lige iddialı hazırlanıyor. ancak dünkü futbolu ile daha ikinci lig havasında. genel olarak 3-5-2'yi uygulamaya çalışıyorlar. ancak ağır orta alanı ile bu sistemi uygulaması çok zor. orta alan savunmadan kopuk oynuyor. savunma ise ofsayt taktiği uygularken sürekli hata yapıyor. brezilyalı futbolcularından osmair erken sakatlanıp oyunu terk etti. balalo'nun futbolculuğu hakkında bir kanıya varamadık. marcelo ise futbolcudan daha çok top cambazına benziyordu. topla çok iyi oynuyor, ama sonuca oynamıyor ve etkili olabileceği bölgelere gitmiyor. marcelo'yu görünce italya 90'daki maçların devre arasında gösteri yapan top cambazlarını anımsadık.
yıllar sonra yeniden birinci lige dönen gaziantepspor'un amacı ligde kalıcı olmak. biz yapılan transferlerden ve bu sezon amaçlanan hedeflerden bunu anladık. hatta basından teknik direktör beselinoviç'in ağzından "gaziantepspor anadolu'nun yeni trabzonspor’u olacak" şeklinde demeçler okuduk. ilk hazırlık maçında konyaspor'u farklı yenen gaziantepspor, yaptığı transferlerle de haklı olarak iddialı bir takım havası yarattı.
ancak “yeni bir trabzonspor” olmak çok iddialı bir hedef. bu hedefe varmak için sadece transfer yapmak yeterli değil. trabzonspor kendisi üreterek bugünkü yerine geldi ama gaziantepspor'un izlediği yol daha farklı. onlar transfer yaparak başarılı olmaya çalışıyorlar. istanbul’da oynadıkları ilk maçlarında da kendilerinden beklenen başarıyı gösteremediler. gerçi henüz hazırlık döneminin ortalarındayız. takım güç toplama döneminde. ancak eksik zeytinburnuspor karşısında ne güç ne futbol ne de futbolcu malzemesi olarak birinci ligde iddialı olabilme havasında göründüler.
son 10 dakikaya kadar sadece bir kez gol pozisyonu yakaladılar. gaziantepspor maç süresince 3-5-2 sistemini uygulamaya çalıştı. ama sadece çalıştı. orta beşlinin iki kanadında oynayan cem ve istanbul amatör kümesinden transfer edilen erdoğan'ın dışında bu sistemi anlamış futbolcuya rastlamadık. savunma ofsayt taktiği uyguluyor ama kendi alanını boşaltırken topa doğru koşu yapılıp rakibin pas yapma olanağına engel olunamıyor. bu nedenle iki gol yediler. orta alan ile savunma birbirlerinden kopuk oynuyor. hatlar arasında bırakılan boşluğu çok iyi kullanan zeytinburnuspor kolay gol pozisyonları yakaladı ve gaziantepspor'dan daha iyi bir takım izlenimi yarattı ancak zeytinburnu'nun üstün görünmesi, gaziantepspor'un basit taktik hatalar yapmasından kaynaklandı. bir de cem ve erdoğan sık sık ileri çıkarak ortalar yaptılar. ama bunlara kafa vuracak futbolcular yoktu.
orta alanda bütün oyun durmuş'un üzerine kurulmuş. bu futbolcu çok büyük yeteneklere sahip olmasına karşın yıllardır süren ağır oyunu ve ayağında top tutma alışkanlığı nedeni ile gerçek performansına ulaşamıyor. 3-5-2 sisteminde bütün oyun orta alanda düğümleniyor. bu nedenle orta alan oyuncularının çok çabuk oynamaları gerekiyor. gaziantepspor'un brezilyalı transferler de takımın genel olumsuzluğundan sıyrılamadılar. osmair çok çabuk sakatlanarak oyunu terk etti. bu nedenle hakkında belirgin bir kanıya sahip olamadık. bu söylediklerimiz balalo için de geçerlidir. 90 dakika oynamasına karşın sonucu etkileyecek hareketler yapamadı. orta alandan sürpriz koşular yaparak forveti desteklemesi gerekirdi, ama onu rakip cezaalanı çevresinde hiç göremedik. marcelo da tipik bir brezilyalı. top tekniği çok yüksek ama hep tek başına oynamayı düşünüyor.