galatasaray eskişehir deplasmanında 1-0 geridedir ve son dakikaya girilmiştir. bu dakikada ismail’in sağdan yaptığı ortayı kontrol eden eskişehirspor kalecisi zalad tam degaj yaparken yusuf’un müdahalesi ile topu düşürür. yetişen prekazi’nin şutunda defanstan dönen topu savaş tamamlar ve maç berabere biter. gol sonrasında itirazlarını sürdüren burhanettin kırmızı kartla oyundan atılır. maçın hakemi ahmet akçaydır.
daha sonra yapılan açıklamalarda şunlar söylenir;
yusuf : zalad topu tuttuğunda arkasından yaklaşıp koluna tekme attım. bereket hakem görmedi.
ali tanrıyar : böyle goller ingiltere’de bile atılıyor, bana göre nizamiydi.
derwall : golde hiçbir şey yoktu, nizami bir goldü.
akçay : çok kar yağışı vardı ve zemin kaygandı. geri geri koşarkan ayağım kaydı ve düştüm. ayağa kalktığımda topu yerde gördüm, yan hakemim de beni uyarmayınca golü verdim.
yan hakem mevlüt güzel : faule benim karışma yetkim yok ama önümdeki oyuncular ve kar yağışı benim pozisyonu görmemi engelledi.
seneler sonra benzer bir pozisyon konyada fenerbahçe maçında yaşanır ve anelka faulle karışık elle topu filelere bırakır
1986-87 sezonunun ilk yarısının son haftasında oynanan bu maçta, hiç unutmam eskişehirde kar yağmış ve saha bembeyaz hale gelmişti. maçı trt tv1'den izlemiştim.
o sezon çok güçlü bir takım olan eskişehirspor, şampiyonluğa oynayan galatasaray'ı oldukça zorlamış ve 76. dakikada simoviç'in kar yağışı altında karlı zeminde elinden kaçırdığı topu yusuf'un tamamlaması ile 1-0 öne geçmişti. ancak son dakikalarda zalad ceza sahasında topu tutmuşken bir g.saray'lı oyuncunun müdahalesi ile topu kaçırmış, boşta kalan topu daha sonra savaş koç boş kaleye gönderip galatasaray'ı ipten almıştı. böylece eskişehirspor hakettiği galibiyetten olmuştu. maçın sonlarında hakeme itirazdan dolayı eskişehirsporlu burhanettin kırmızı kart gördü ayrıca.
bu maçta galatasaray'ın aldığı bir puan, daha sonra o sezon galatasaray'ın bir puan farkla şampiyon olmasında büyük önem arzetmektedir.
eskişehirspor, şampiyonluk iddiasıyla "efsaneye dönüyoruz" diye 34 futbolcu transfer ettiği 1986-87 sezonu içinde, 28 aralık 1986 tarihinde ligin ilk yansının son haftasında galatasaray'la enteresan bir maç yaptı. tribünlerin ısrarı üzerine uzun yıllar sonra bu maç için tekrar orkestrasının başına geçen amigo orhan eskişehirliler'i coştururken, bembeyaz karla örtülü sahadaki maçı son dakikaya kadar 1-0 önde götüren eses, son dakika içinde gs'nin kazandığı golle maçtan berabere ayrıldı. cimbom'un kural dışı bir hareketten kazandığı o gol, ligde tutunmaya çalışan eses kadar 14 yıldır şampiyonluk özlemi çeken galatasaray için de bir dönüm noktası oldu.
fatih altaylı'nın gelişim spor'da 28 aralık 1988 tarihinde yayınlanan "tarih tekerrür müdür?" başlıklı yazısından;
"1986-87 sezonu, ilk yarısının son maçı galatasaray-eskişehirspor. galatasaray, büyük bir bölümünde 1-0 yenik oynadıktan sonra son dakikalarda yusuf'un, zalad'ın elindeki topa vurarak topu çalması ve k. savaş'ın topu filelere yollamasıyla beraberliği, yani 1 puanı kopanyor. ve o bir puan yıl sonunda galatasaray'ın beşiktaş'la arasında şampiyonluğu belirleyen 1 puan oluyor..."
olayı hatırlatmak gerekirse; son dakikada sarı kırmızılılardan ismail'in soldan yaptığı ortayı, zalad çıkıyor ve rahat bir şekilde alıyor. kaleci, elindeki topu degajla oyuna sokmaya çalışırken sol arkasındaki yusuf, ayağıyla zalad'ın elleri arasındaki topa vuruyor ve durumunu bozuyor. prekazi, önüne düşen topu eskişehirspor kalesine gönderiyor, dönen topu savaş tamamlıyor ve meşin yuvarlak ağlara gidiyor.
"futbolcu, hakem tarafından tehlikeli sayılacak bir şekilde oynarsa, örneğin kalecinin tuttuğu topa ayakla vurmaya teşebbüs ederse, cezası kendi takımı aleyhine endirekt serbest vuruştur." diye düşünen eskişehirsporlu futbolcular hemen hakemin yanına koşuyorlar ama maçın son dakikası olduğu için zalad atışını yaptığı sırada oyunu bitirmek üzere orta sahaya koşan, dolayısıyla olaylara sırtı dönük olan hakem ahmet akçay, yardımcısı mevlüt güzel'in de onaylamasıyla golü veriyor!..
hareket faul olmasa bile, gol kesin ofsayttı!.. trt spikeri levent özçelik maç sonunda önce derwall ile denizli'yle görüşüyor ve ardından çok güzel bir görüntü; tv 1'in upuzun çubuk mikrofonu, kabanlarını giyip sahada röportaja gelmiş futbolculara ve eses'in yeni hocası gerum'a uzatılıyor. 80'ler klasiği, herkes elini önde birleştirmiş sırasını bekliyor. sporcuların etrafında ise sigarasını tüttüren, gözlerini kameradan ayırmayan yirmi kadar seyirci var. burhanettin bir yandan görüşlerini açıklıyor, bir yandan da zalad, simoviç ve gerum'un tercümanlığını yapıyor. spikerin "gol nizami mi?" sorusu üzerine olayların içindeki ilyas dürüstçe cevaplıyor: "valla o tartışılır!.." görüşüne başvurulan fifa kokartlı eski hakem talat tokat ise, "kalecinin elindeki topa kafayla müdahale edilebilir ancak ayakla olmaz!" diyor. ertesi gün gazetelerin spor sayfalarında gs'li yusuf'un ve hakemin itiraftan yer alıyor ama iş işten geçmiş... bir sezon önce de ilk yarıyı aynı şekilde 27 puanla tamamlamayı başaran galatasaray "liderlik sanatının inceliklerini" sergiliyor bir anlamda...