hakemler: altan öncül (*), vedat yılmaz (**), akif yıldırım (**)
şekerspor: mehdi (**), a. kemal (**), hasan (**), hayri (*), raci (*) - muharrem (*),ümit (**), ümit (*), yüksel (*) - cengiz (**), murat (*) (hüsnü (*)), hakan (*) (ali (**))
kütahyaspor: halil (**) - özdemir (**), k. ismail (*), b. ibrahim (*), irfan (*) - ali (*), hasan (**), ibrahim (*) (şahin (*)), b. ismail (*) - sabri (**), erkan (*) (levent (?))
şekerspor ve kütahyaspor'un birbirinden hiç farkı yok..
al birini, vur ötekine...
bir ali'nin golü var..
o da olmasa sahada oynanan oyunun futbol olduğunu kimseye inandıramayacaksınız.
koskoca ilk 45 dakika akılda kalan tek dakika var.
12. dakikada hakan'ın kaleye girmekte olan topunu özdemir çizgiden çıkardı. ümit müsait durumda. ama hepsi bu kadar sonuç yok..
ve ikinci yarı:
56. dakikada hayri'nin hatasından erkan pozisyon buldu. şutu yan direkten döndü. 68. dakikada sabri, hayri'den sıyrıldı, şutunda kaleci mehdi'yi geçen meşin yuvarlağı ali kemal çizgiden çıkardı. 76. dakikada cengiz ortaladı. b. ibrahim'in ayağı kaydı, ümit boş durumda, ancak ümit çok ağır..
84. dakikada ümit'in pasını ali yakaladı. nefis bir şutla meşin yuvarlağı filelere gönderdi: 1-0.
86. dakikada cengiz bomboş durumda topu kale yerine tribünlere gönderdi ve maçı kazanan taraf şekerspor oldu..
not: bu haberi o değerli arşivini bana açan ve bu maçta da görev yapan değerli büyük ali lakaplı ali yılmaz abinin arşivindeki gazete haberinden yazıyorum.
hava kapalı saha yağan yağmurdan dolayı ağırdı. tam da benim havamdı. severdim böyle sahayı. çünkü kuvvetliydim. yere sağlam basardım. aşırı pres ve markaja maruz kalsamda sahaya çıktığım temiz forma ve şortumla sadece terli olarak dönerdim.diğer arkadaşlarım adeta çamurdan adam gibiydiler.kütahyaspor maçının üzerinden 30 yıl geçti.bu gün hala üzgün ve içim burulur.çünkü ankarada son dakikalarda attığım gol onları küme düşürmüştü.her ay kütahya' ya eşimin işi gereği giderim.hala içim buruk ve üzgünüm.gelelim maça.aslında bir önceki hafta alibeyköyspor maçında diz yan bağlarımdan sakatlanmıştım.kütahyaspor maçında oynamam zordu.doğan yiğit hocam beni yinede 16 kişilik kadroda yedek soyundurmuştu.ankara cebeci inönü stadında oynuyorduk.kendi sahamızdaydık ama tabiri caizse kütahyaspor tek kale oynuyor şanssız goller kaçırıyordu.seyirciler aleyhimize kötü tezahürat yapıyorlardı.ilk yarı 0-0 bitti.soyunma odasında doğan hocam bana ali oğlum görüyorsun çok zor durumdayız ikinci yarıda böyle devem ederse seni yarım saat kala ısıtır son 20 dakikada oyuna sokarım.bir ara topu yakalarsın hem beni hemde takımını kurtarırsın demişti.sonra takımlar sahaya çıktılar.ilk yarı gibi yine kütahyaspor tek kale onuyor tehlikeli ataklar yapıyordu.gol atmaları an meselesiydi.doğan hocamla göz göze geldik.bana ihtiyacı vardı.ısındım ve oyuna girdim.takımım benimle birlikte hareketlenmişti.84.dakikada ümit abinin ara pası ile kaleci ile karşı karşıya kaldım .çarprazdan öyle bir vurdumki kaleci topu göremedi tavana çakıldı.1-0 öne geçtik.işte anı burada bu golden sonra hayatımın en yüksek hızını yaptığımı sanıyorum.sahada ne kadar kütahyaspor'lu futbolcu varsa benim üzeime hücüm ettiler.bende doğal olarak yedek kulübesine doğru kaçtım.polisler kordon içine aldılar.suçum gol atmaktı.kendilerine göre onlarda haklıydılar.çünkü o gol ile küme düşmüşlerdi.hala anar üzülürüm ama futbolun doğası bu.attığım gol fotosu elimde 30 senedir saklıyorum.bu maçın o zaman gazete yazısını erman toroğlu yazmıştı.
yukarıda büyük hocamız erman toroğlu'nu anmışken aklıma gelen bir anıyı paylaşayım.benim şekerspor'da forma giydiğim zamanda bir gün antremana giderken takım kaptanımız hayrullah obüz(halen teknik direktörlük yapıyor.uşakspor ve bucasporda görev yaptığını sanıyorum)arkadaşlar bir haftalık sürede klasman ligine roket hızı ile bir hakem hazırlıyorlar.oda eski bir futbolcu sizce kim olabilir diye sormuştu.tabiki bizde cevap yoktu.o da erman toroğlu demişti.söylediğide doğru çıkmıştı.