sondan bir önceki haftada oynanan bu maç öncesi beşiktaş 41,trabzonspor ise 40 puandaydı.maç berabere bitince 42-41 gene beşiktaş önde oldu.son hafta beşiktaş 2-1 önde iken yarıda kalan maçta sonradan 3-0 hükmen galip ilan edilince şampiyon oldu.
es es'lerin yapamadığını trabzonlular yaptı ve lig ilk kez istanbul dışından bir şampiyon gördü. bordo mavililer altı şampiyonluklarında da açık puan farkı yapmayı başarmışlardı; onlar işi erkenden ciddiye bindiriyor, galibiyetleri söke söke alıyor, kendi işlerini kendileri görüyorlardı. işler sılaya gelince, puan eşitliği bir türlü bozulamayınca, o stresli ayda istanbullulara boğun eğiyorlardı.
1982 mayısında da böyle oldu ve beşiktaş, 16 mayıs günü, bolu'dan bir puan aldı ve tek gölcük averaj farkıyla trabzonluları geçiverdi. arkası çorap söküğü gibi geldi; onlar sakarya'yı farklı yenerken, trabzonspor eskişehir'den beraberlik çıkartabildi. ligin kaderi 31. haftada inönü stadı'ndaki beşiktaş-trabzonspor maçıyla yazıldı. talay erker maç öncesindeki ruh halini şöyle aktarmıştı: "olmamıştı böyle bir durum... türk futbol tarihinde böylesine dramatik, böylesine heyecan içinde bir bekleyişe rastlanmamıştı. tam 14 yıldır şampiyonluk hasretiyle yanan beşiktaş dün inönü stadı'nda trabzonspor'u yense... evet bir yense... ne biçim bir umut, ne biçim bir bekleyişti bu yarabbim! istanbul ayaklanmış, gecekondusundan sosyetesine kadar siyah beyazlı bayraklarla donatılmış... ve istanbul geceyi sancılı bir bekleyiş içinde yaşamıştı..."
iki takımın kalecileri adem ve şenol bu sancılı bekleyişin bir hafta daha sürmesini istediler ve kalelerini gole kapadılar. beşiktaş, küme düşme potasındaki eskişehirspor deplasmanına gidecekken, trabzonspor adanaspor'u ağırlayacaktı. siyah beyazlılar bir puanlık avantaja sahipti belki ama bozkırda onları bekleyen kırmızı siyahlıların gözü galibiyetten başka bir şey görmüyordu. çok zor olmuştu maç, önce ziya 32. dakikada beşiktaş'ı öne geçirmiş, ardından çılgınlar gibi saldıran es es'ler 50. dakikada zafer'le beraberliği bulmuştu. kazım kanat 74. dakikayı "ali kemal orta alandan çıktı... ziya'yı kaçırdı. girdi ziya, golü 'şampiyonluk fermanı' gibi yazdı...
eskişehirsporlular 'ofsayt' diye yırtınıyorlardı ama hakem dinlemedi... sonra da olaylar..." diye yazdı. tribünden bir taş uçtu, yan hakem hüseyin karaca'yı başından vurdu. karaca, kanlar içinde yere yığılmıştı. orta hakem talat tokat yan hakemini soyunma odasına götürürken eskişehirli yönetici ekrem neyci yerinden fırladı ve tek bir yumrukla bu kez tokat'ı yere yıktı. beden terbiyesi genel müdürü yücel seçkiner ve merkez hakem komitesi başkanı mustafa çakar da hakem odasına gittiler ve tokat'ın maçı eskişehir'in aleyhine tatil ettiğini açıkladılar. es es'ler küme düşmüş, kartallar şampiyon olmuştu. sancılı ve olaylı geçen maçın ardından beşiktaş genel kaptan'ı mekki başak, takım elbisesiyle duşun altına girerek şampiyonluğu kutlarken, teknik direktör miliç'in teselli etmeye çalıştığı serpil hamdi tüzün hüngür hüngür ağlıyordu.