iki takımın da teknik yöneticileri, milli kadroda bulunan futbolcularının dışında en kuvvetli tertipleri ile sahada yer alacaklarını ve uzun süreden beri ara verilen türkiye ligi nedeniyle, bu maçın iyi bir hazırlık olacağını söylemişlerdir.
* isa'nın transferi için oynanan maçta, siyah-beyazlıların gollerini özer, sarı-lacivertlilerinkini ise suat attı...
* 8.893 biletli seyircinin 1.285.700 lira ödeyerek izlediği karşılaşma zaman zaman hareketli geçti. her iki takım da yedek oyuncularını denedi
ilker ateş
notlar: yazdan kalma bir gün... saha çim ve futbol için elverişli... tribünlerde. 1.285.700 lira ödeyen, 8.893 seyirci var. beşiktaş'ta ikinci yarıya özer'in yerine şaban, fenerbahçe'de de adem'in yerine fikret, mehmet'in yerine esat oyuna girdi... son 15 dakiknda selçuk yerine kaya'ya, beşiktaş'ta burha, cem'e, akif de b. halûk'a yerlerini bıraktılar... isa için oynanan maçla tek sarı kartı isa gördü...
beşiktaş ile fenerbahçe, bol bol yedek oyuncu denedikleri maçta 2-2 berabere kaldılar...
isa'nın transferi için oynanan karşılaşma zaman zaman hareketli geçti... ancak, beşiktaş rakibinden daha iyi göründü... fenerbahçe'de cem, erol, a. kemal, alpaslar gibi asların yokluğuna karşın, beşiktaş'ta da serdar, necdet, ziya, fikret gibi klas oyuncular yoktu... ama dünkü karşılaşma bir gerçeği ortaya çıkardı... bu da, beşiktaş'ın bu kadro ile dahi ligde iş yapabileceği gerçeği idi... nitekim, akif ve mehmet ekşi de eski maçlara oranla büyük aşamada görünürken, yeni santrafor özer, sadece ilk yarıda oynamasına rağmen, fırsatçılığı ve iki golü ile beşiktaş için kazanç olmaya başladı... sarı-lacivertli takımda ise, hasan ve tecrübesi ile önder dışında fazla göze batan elaman yoktu... attığı iki şık golle suat'da dikkati çeken oyuncular arasına girerken, fenerbahçe, sadece ikinci yarının kısa bir bölümünde toparlanabildi o kadar...
ilk gol, 9. dakikada fenerbahçe'den geldi... hasan'ın pasını kovalayan suat, ceza sahası içine girerken, çok sert bir şut çıkardı ve ağları taradı: 1-0.
hemen bir dakika sonra, önce akif, sonra özer'in, ardından 16. dakikada yine akif'in mutlak fırsatları harcamasından sonra, 17. dakikada akif'in pasını kontrol eden özer, ceza sahası içinden çok sert bir şutla durumu 1-1 yaptı... aynı özer, 20. dakikada süleyman'ın soldan kullandığı serbest atışta, topu kafa ile ikinci kez fenerbahçe filelerine gönderdi...
31. dakikada halûk'un falsolu şutunun direği kıl payı sıyırması ile, beşiktaş bir golden daha oldu.
ikinci yarıda beşiktaş yine hızlı girdi... 47. dakikada k. halûk'un kale dibinden vuruşu yan direkten döndü... daha sonra, yavaş yavaş toparlanmaya başlayan fenerbahçe, 63. dakikada selçuk'un geliştirdiği atakta, top beşiktaş defansına çarpıp boşta kalınca, suat'ın vuruşu ile durumu 2-2 yaptı...
bu maç, isa'nın transferi için oynanmıştı... maç sona ererken, tribünlerde yapılan tartışma, fenerbahçe'ye milyonlara mal olan bu futbolcunun sahada olup olmadığıydı...
orta okula yeni yazılmıştım yani orta birinci sınıf,a gidiyorum o zamanlar ilk okul beşi, bitirince dogru calışmaya işe gidilirdi oysaki babam beni orta okula yazdırmıştı arkadaşlar arasında bu alay konusu olmuştu kemalettin babasına takım elbise aldırmak içim orta okula gitti diyorlardı benim için.
babamın cephesinden bakıldıgı zaman olay farklı görünüyordu 12 eylül olmuştu ve ortalık artık sessiz sedasızdı huzur ve barış ortamına girilmişti artık beni okutmasının önünde bir engel kalmamıştı oysaki 12 eylülden önce ortalık cok kötüydü ve okula cocuk göndermek aşagı yukarı o cocugu kaybetmek gibi bir şeydi babam için.
okullar acılınca babam bana takım elbise gravat ve birde siyah renkli kösele ayakabı alabilmişti daha fazlasını alamazdı cünkü beş kardeşdik ve her birimiz okula gidiyorduk babamın işi gercekten cok zordu. daha ihtiyaclarım vardı fakat babam bana mont ve eşofman takımı alcaktı kışlık montum yoktu babam kışlık montumu ve beden derslerinde giymemiz gerek okul tarafından istenen eşofman takımını daha sonra alırız demişti.
11 ekim 1980 günü daha sonra alırız dedigi mont ve eşofman takımını almak icin eminönüne gidecektik babamla eminönü gitmeden önce taksim"e ugramıştık fakat taksime neden gittik bunu hatırlamıyorum.taksimden eminönü otobüsüne binmiştik otobüs cok kalabalıktı ve otobüsün icinde maca giden beşiktaşlılar ve fenerbahceliler vardı babamda bana oglum otobüs stadın orada boşalacak demişti gercektende öyle oldu otobüs stadın oradaki durakta boşalmıştı.
babam o gün bana haki renkli bir mont aldı ici de beyaz yünlü ve birde ayakkabı aldı beden dersinde giymem icin 12 yaşında ilk spor ayakkabıya 11 ekim 1980 günü kavuştum.eşofman takımı alamadık alsaymışız bomba olacakmış fakat alamadık daha sonra alcagına söz verdi babam ve eve döndük fakat benim aklımın bir tarafında,da beşiktaş fenerbahce macı vardı o mac giden insanlara cok gıptayla bakmıştım ve macın 2-2 bittigini akşam spor haberlarinde ögrenmiştim.
kemal sunal"ın gol kralı filminin cekildigi beşiktaş fenerbahce macına gitme fikri demeki bu özel macın oynandıgı 11 ekim 1980 günü aklımda kaldı bu macta 15 -20 gün sonra fenerbahçenin 1-0 kazandıgı maca gitmiştim.
1980-1981 ögretim yılında sınıfta kaldım ve orta okul hayatım bir yıl sürdü daha sonra arkadaşlarım bana oglum biz biliyorduk zaten sen o takım elbiseyi giymek için orta okula gittin demişlerdi...12 eylül 1980"in bana en büyük kıyagı bir takım elbisedir..cünkü 12 eylül"de ihtilal olmasaymış babam beni orta okula göndermeyecekmiş ..rahmetli babam daha sonra bunu itiraf etmişti...eşofman takımını ise kendi ekonomik özgürlügümde kendi paramla alabildim daha sonra işe başladıktan sonra.
fenerbahçe profesyonel futbol takımı, isa ertürk’ün transferi nedeniyle oynadığı özel maçta adem ibrahimoğlu (fikret karakadıoğlu) sertaç olcayto, osman denizci, önder mustafaoğlu, sedat karaoğlu, hasan yıldızeli, isa ertürk, müjdat yetkiner, mehmet oğuz (esat) suat günal, selçuk yula (kaya) dan oluşan kadrosuyla inönü stadı’nda beşiktaş ile 2-2 berabere kalırken gollerini suat günal (dk.9 ve 63) beşiktaş’ın gollerini ise özer (dk.17 ve 20) attı.