adanaspor'un uefa kupasında türkiye'yi temsil ettiği ilk maçtır. uefa kupası ilk kez 1971-1972 sezonunda düzenlenmeye başlanmıştır ve 1962-63 ile 1970-71 sezonları arasında düzenlenen fuar şehirleri kupasının devamı niteliğindedir.
ilk basımı 2009 olan yavuz yıldırım, mustafa uçar'ın derlediği "sıcağıyla, acısıyla adana futbolu" kitabından;
adanaspor'un avrupa macerası: ulusal basından izlenimler, yavuz yıldırım
adana futbolunun avrupa'ya açılan kanadı, adanaspor oldu. sportif başarıda adana demirspor'a göre daha yukarıda bulunan adanaspor bu farkını, kente avrupa takımlarını getirerek taçlandırdı. 1 kere balkan kupası ve 3 kere de uefa kupası'na katılan turuncu-beyazlılar, anadolu'da bu başarıyı yakalayan az sayıda takımın da arasında bulunur. bu yazıda, turuncu-beyazlılann avrupa macerasının ulusal basında yansımalarını merkeze alarak, yapılan yorumlara, verilen demeçlere ve arşivlere girmiş kimi detaylara değineceğim.
yaptığım araştırmada, dikkatimi çeken en önemli nokta, bir anadolu takımının avrupa kupası maçlarının, ulusal basında o kadar da heyecan yaratmadığı hususu. halen bile kısmen devam eden bu kayıtsızlık, gerek milli takım gerekse kulüpler için kayda değer herhangi bir başarı sağlanmayan o dönemlere denk geldiği için, bir nebze anlaşılabilir. "şerefli mağlubiyetlerin övüldüğü, beraberliklerin başarı sayıldığı ve kupalarda ikinci turun nadiren görüldüğü bu yıllarda, türkiye ligi'nde sürpriz yapmış bir takımdan avrupa'da başarı beklenmiyordu doğal olarak ancak yine de, avrupa kupaları'na ilk kez katılmış bir kentin takımına belki daha farklı yaklaşılabilirdi. aşağıda da değineceğim gibi, "temsilcimizin" katılmış olması "bile" bir başarı olarak gösterilip ona "teşekkürlerimizi sunmaktan başka yapacak bir şey yok" tadında yorumlarda bulunulmuş ve özellikle rakip ülkelerin futbol kalitesi övülerek, onlarla aramızda ne kadar mesafe olduğu bir kez daha vurgulanmış. adanaspor gibi takımların avrupa'da boy göstermesi, "karanlık tabloda hoş bir seda" olarak düşünüldüğü için, üstüne fazla gidilmemiş. milliyet ve tercüman gibi spor servisleri güçlü gazetelerin bile sadece yıldız tablosu ve kısa maç yazılan ile geçiştirmeleri, bu maçlara dair algının ne düzeyde olduğunu yansıtıyor. hürriyet ise çukurova baskısında bu maçları fotoğraflı ve geniş bir şekilde "görmüş".
1970'lerin sonunda altın dönemini yaşayan adana futbolu, o dönem her iki takımıyla da 1. lig'de temsil edilmekteydi. adanaspor, 1975-76 yılında elde ettiği dördüncülükle, ertesi yıl balkan kupası'nda ve uefa kupası'nda türkiye'yi temsil etti. 30 maçta 13 galibiyet, 10 beraberlik, 7 mağlubiyet ile 36 puan toplayan adanaspor, ilk avrupa macerası için vizeyi kaptı.
balkan kupası maçlarında ilk turda bulgaristan'ın akademik sofya takımını deplasmanda 1-0 yenip, adana'da 1-1 berabere kalarak tur atlayan adanaspor, ikinci turda romanya temsilcisi sportul studentes takımıyla adana'da 2-2 beraberlik ve bükreş'te 7-0'lık mağlubiyetlerle kunava veda etmişti.
asıl büyük macera, aynı yıl uefa kupası'nda yaşandı; 16 eylül 1976'da adanaspor avusturya'nın salzburg takımıyla oynadı; tabela maç sonunda rakip takım lehine 5-0'lık skoru gösteriyordu. lehen stadı'nda oynanan maçta adanaspor, abdullah gegiç yönetiminde, şu tertiple yer aldı: erden, şevket. şener, necip, alkın, ertuğrul, harun, selahattin, sinan, irfan, isa.
2. dakikada yenen penaltı golü, maçın gidişatında büyük pay sahibi olmuştu. goller, schwarz (3) ve haider'den (2) geldi.
ali hoşfikirer hürriyetteki maç yazısı ve yorumunda, "adanspor'da penaltıya çok yakın olma hastalığı tüm hazırlık maçlarında görüldüğü halde, bu konuda en küçük tedbir düşünülmemiştir" tespitinde bulunmuş. ayrıca, maçtan bir gün önce sakatlanan kaleci erhan'ın yerine, adana'dan çağrılıp maç günü avusturya'ya gelen erden'in tecrübesizliğinin, maç skorunda etkili olduğu vurgulanmış. dönemin ünlü simalarından ve fenerbahçe ile milli takım'ın da hocalığını yapmış olan molnar'ın yorumlarına da başvuran gazete, macar çalıştırıcının, meslekdaşı gegiç'i eleştirmesini ön-plana çıkarmış. molnar, gegiç'i yanlış taktikle oynatmakla suçlamış ve tedbirsiz bir hücum futbolunun tercih edildiğini söylemiş.
bu maçın rövanşı 29 eylül 1976'da adana'da oynanıyor ve tabela şöyle oluşuyor: adanaspor: 2 salzburg: 0
aytaç pekkocak maçla ilgili yorumunda, adanaspor'un turu "avantaya" kaybettiğini yazmış:
"bir voleybol takımı görünümündeki uzun boylu oyunculardan kurulu salzburg, dün gece ne kişisel ne de takım oyunu yönünden avrupalı gibi değildi ve adanaspor avantaya gitti. adanaspor bu takımdan nasıl 5 gol yemiş, izahı mümkün değil. adanaspor devamlı gole giden yollara rahatça rahatça gitti ancak işi bitiremedi ve golün nasıl atılacağını hâlâ becereme-yince ayağına kadar gelen tur atlama şansını iyi kullanamadı."
sv austria salzburg: hans berger, jaroslav pirnus, johann winklbauer, günther pleninger, peter schwarz, franz bacher, gerhard filzmoser (dk. 81 roland walkner), günther unterguggenberger, gerald haider, michael lorenz, wolfgang schwarz