gündüz kılıç «bir atlet birinci olamadım diye yarışı bırakır mı?» diyor. galatasaray ptt'ye hazır
(...)
galatasarayın türkiye kupası hazırlıkları için ayrı bir program tesbit edeceğini sözlerine ekleyen kılıç «bu kupada büyük ümit sahibi misiniz?» sorusunu «türkiye kupası başka bir yarış. ümitliyiz.» diyerek cevaplandırmıştır.
gündüz kılıç "kupada iddialıyız" dedi... bursa'daki maça iki takım da hırslı çıkıyor
türkiye kupası için bugün biri şehrimizde, diğeri bursa'da olmak üzere iki karşılaşma yapılacaktır. mithatpaşa stadında saat 20.00’de galatasaray ile ankaragücü çeyrek finalin ilk karşılaşmasını oynayacak. bursa atatürk stadında ise saat 15.30'da bursaspor ile göztepe üçüncü turun son maçım yapacaktır.
geçen yılın şampiyonu galatasaray, türkiye kupası için bu yıl yapacağı ilk maçta muhtemelen şu tertiple oynayacaktır:
sarı - kırmızılı takımın antrenör - meneceri gündüz kılıç, «türkiye kupasında ilk maçımızı ankaragücü ile oynıyacağız. kupada iddiamızın devam etmtiği için kazanmak azmindeyiz» demiştir.
bursa’daki maç
saat 15.30’da atatürk stadında başlayacak olan maçta iki takım da iddia sahibi bulunmaktadır.
göztepe’liler futbolcularına galibiyet için 1000 lira prim vereceklerdir. maç berabere bittiği bittiği takdirde 30 dakika temdit edilecektir.
bursaspor'da cezalı mesut oynamayacaktır. antrenör muhtar tunçaltan, «biz iyi futbol oynarız. sonuç 90 veya 120 dakikanın sonunda belli olacaktır» şeklinde konuşmuştur.
sarı kırmızılıları 1,0 mağlûbiyetten turan ve kadri'nin attığı goller kurtardı
kahraman bapçum
beraberlik için gelmişti ankaragücü istanbul’a, hiç olmazsa tek farklı bir yenilgi için. bir defa sahaya dizilişleri (5-4-1) şeklinde idi. santrfor hayri ilerilerde kalıyor, uzatılmış pasları kovalayıp, zaman çalıyordu top tutarak.
forvetin dört elemanı da orta sahada bir defans kademesi kurmuşlardı. beşli bir hat halinde geri defanstakiler de görevlerini iyi başarıyorlardı.
beraberlik için gelmişti ankaragücü istanbul.... defanstaki başarısıyla bunu hakketmişti de... hele kaleci aydın'ın iyi oyunu da buna eklenince...
ama, takım tertibi ne kadar eksik olursa olsun rakibin oyununa kendini bırakırken ne kadar beceriksiz kalına kalsın galatasaray bir kupa maçını kolay bırakmıyacak «güç» vardı.
31 nci dakikada şehmuz bir frikik attı. candan kaptı topu. sıyrıldı. yürüdü. ani dönüşlerle açtı, boşalttı önünü. yolundan ve çaprazdan şütünü çekti. bülent blokaja hazırlanırken ahmet tunaya çarpan top galatasaray kalesine giriverdi. bundan iki dakika sonra turanın çektiği şüt aydının göğsüne oradan da direğe çarpıp dışarı çıkıyor ve sonra devre bitiyordu.
ikinci devreye galatasaray bir kupa takımının saldırıcı gücü ile başladı, ilk şütü ikinci dakikada aydın bloke etti, ikinci şüt 3. dakikada direğin yanından avuta gitti. nihayet maçın 53 üncü dakikasında: metin'in kafa şütünü aydın yatarak yerde karşıladı. uğur girdi. karambolü aşamadı. çarpıp geri gelen topa turan olanca gücü ile çaktı ve mıhladı ağlara.
galatasaray golden sonra nedense çekildi orta sahaya ve -galiba- rakibin açılmasını beklemeğe başladı. oysa ankargücü istanbul’a beraberlik için gelmişti. açılmadılar taaa, maçın bitmesine 8 dakika kala uğur sağdan bastırıp, girdi. söktü halimden topu ve yerden ortaladı. üç galatasaraylı birden daldılar. aralarında kadri de vardı. kaleci aydın her an topu kesebilirdi. ama kadri, bir şeytan bacağı gibi uzatıverdi ayağını. top içeri giriyor ve galatasaray berabere bitireceği bir kupa maçını alıyordu. ve de, kendisine çok şeyler borçlu olduğu bir kadri'si olduğunu -şüpheniz- gururla hatırlıyordu, galatasaray...