* ilk beraberlik aldığı, * deplasmanda beraberlik aldığı ilk, * deplasmanda ilk puan aldığı maç.
not: ankara'nın yeşil-beyazlı şekerspor'u 1947’de kurulduktan sonra 1958’de hilal gençlik ile birleşerek şeker hilal adını almış, 1962’de şekerspor adına dönmüştür.
not2: o yıllarda takımlar haftasonları cumartesi ve pazar günü olmak üzere 2şer maç yaparlardı ya da birkaç hafta "bay" geçerlerdi. bu yüzden bu maç 10. hafta maçı olmasına rağmen aslında şekerspor'un ligdeki 9. ve deplasmandaki 3. maçıdır.
millî ligin 10 uncu hafta karşılaşmalarına bugün ankara, istanbul ve izmirde yapılacak olan maçlarla devam edilecektir.
şehrimizde günün ilk maçını saat 13.00 de vefa ile şeker hilal takımları oynayacaklardır.
dün fenerbahçeye açık farkla mağlûp olmalarına rağmen güzel oynayan, fakat golcü elemana sahip bulunmayan şeker hilâl karşısında yeşil-beyazlılar daha şansı görülmektedir. takımların muhtemel tertibi şöyledir:
seker hilâl kulübü, kasımpaşa'daki vazifesinden istifa eden cihat arman'a antrenörlük teklif etmiştir.
milli ligdeki deplasman maçları münasebetiyle şehrimizde bulunan şekerhilal kulübü umumi kaptanı ertuğrul malkoç dün bu mevzuda yaptığı görülmeden sonra cihat arman şunları söylemiştir: «müsait bir teklif karşısındayım. ertuğrul malkoç'tan bir gün mühlet istedim.»
cihat arman kati cevabını bugün verecek ve mali hususlarda tam bir anlaşmaya varıldığı takdirde mukavelerini imzalamak üzere önümüzdeki günlerde ankaraya gidecek ve yeni kulübünde işe başlayacaktır.
şekerhilal kulübü armana çok dolgun bir maaş ve maç priminden başka bir de lojman verecektir.
1-1 biten maçta yeşil- beyazlıların beraberliğini ismet güzel bir golle temin etti
hayri dündar
şeker hilâl iyi takım... millî lige yeni girmesine ve hattâ istanbul'da oynadığı ilk deplasman maçında, fenerbahçe'den altı gol yemesine rağmen iyi takım şekerhilâl...
ankaranın sarı - lâcivertli onbiri, dün vefa karşısında tatminkar bir oyun çıkartmış, tribünleri dolduran futbolseverlerin takdirini kazanmasını bilmiş ve «büyük jüri» den müsbet not almıştı.
gerçi millî ilgin yeni ve genç takımı, zaman zaman hatâ yapıyordu, aksıyordu, ama «büyük jüri» türkiyenin birinci sınıf takımlarıyla boy ölçüşmeye başlayan şeker hilâlin, bu vâdideki tecrübesizliğini biliyor, zamanla olgunklaşacağını, oturacağını düşünüyor ve hatâlarından dolayı onu affediyordu. zira şekerhilâl gerek fert olarak, gerekse takım halinde bıkmadan, usanmadan çalışıyor, elinden gelen herşeyi yapıyordu... boş sahalardaki seri deplâsmanları, top uzatışları, top alışları, hattâ gol poizyonlarına girişleri zevkle seyredilecek güzeldikte idi. eğer forvet elemanları, daha tecrübeli olsaydı, rakip kale önünde heyecana kapılmasalardı ve fırsatlardan istifade edebilselerdi «tehlikeli ve netice alıcı ekip» hüviyetine bürünmeleri güç olmayacaktı.
vefaya gelince, onun için sadece «çalışkan» dı demek en doğru hareket olacaktır. zira yeşil - beyazlılar, iyi başladıkları bir haftayı aynı şekilde kapamak için didindiler. gerçi vefa, daha başarılı maçlar çıkarabilecek elemanlara sahipti. ama millî lige tam mânâsı ile bir formsuzluk içinde giren ve yavaş yavaş düzelmeye başlayan takım için, bu kadarı da bir muvaffakiyet sayılırdı...
oyun ve goller
oyun süratli ve canlı başladı. vefanın seyrek olmakla beraber büyük tehlikeler yaratan birkaç akınına mukabil şekerhilâl, sık sık yeşil -beyazlı kaleyi yokluyordu. 40 ıncı dakikada selâhattin, hilmi'nin sert bir şütünü önlemeye muvaffak oldu. hemen bir dakika sonra şekerhilâl müdafaası topu ileri uzattı. nazmi kaptı, sürdü ve ileri yuvarladı. recep daldı. fakat arkasından yetişen ahmet çelmeyi taktı: penaltı... metin, temiz bir vuruşla şekerhilâl'in galibiyetini temin etti: 1-0
oyun ikinci devrede daha da süratlendi. iki takım da bütün güçleri ile çalışıyorlardı. bu canlı ve zevkli mücadele 50 nci dakikaya kadar golsüz devam etti. bu sırada hilminin pasını kapan ismet, soldan süratle daldı. avut çizgisi yakınlarından ve bir gün evvel ankaragücüne attığı golü aratmıyacak güzellikte bir şütle topu şekerhilâl ağlarına taktı: 1-1.
ve bu canlı mücadele netice değişmeden oyunun sonuna kadar devam etti. ancak hilmi, 88 inci dakikada sahanın en muvaffak elemanı olan ülküye tekme atarak oyundan çıkarılmasaydı, bu güzel maçın havası son dakikada bozulmayacaktı...
millî lige dahil istanbul, ankara ve izmir kulüp temsilcilerinin bugün şehrimizde yapacağı toplantıya büyük bir ehemmiyet verilmektedir. henüz resmi bir gündem hazırlanmamla olmakla beraber toplantı da hakem, saha, bölge ve federasyon hisseleri mevzuunda mühim müzakereler cereyan edeceğl anlatılmaktadır. kulüplerin bilhassa her bölgede ayrı ayrı tatbik edilen saha hisseleri mevzusu üzerinde federasyondan indirme talebinde bulunacakları haber verilmektedir. bu hususta idarecilerin çoğu «taraftaru olmayan kulüpler deplâsman maçlarında 700 lira hâsılat elde etmekte, buna mukabil iki misli yol ve hakem ücreti ödemektedir. bu şartlar altında ligi sonuna kadar sürdürmek bu kulüpler için zor olacaktır» demişlerdir.
futbol federasyonu resisi faik gökayın muhtelif hisselerde indirme yapılmasına dair kulüp tekliflerini anlayışla karşıladığı, hattâ bazı idarecilere bu husuta bir teklif hazırlamalarını tavsiyesinde bulunduğu bildirilmektedir.
futbol federasyonu reisi faik gökay, son haftanın hâdiseleri hakkında basına aşağıdaki beyanatı vermiştir:
«bazı kulüp idarecileri takımlarının başarısızlığını örtmek için suçlarını efkâr umumiye önünde kapamak maksâtiyle ve kendi emellerine nam oalbilecek ecnebi hakem getirtilmesi havasını yaratmak gayesiyle türk hakemliğini küçültecek propaganda gayretlerine giriştikleri görülmüştür. bu gibiler hakkında lüzumlu tedbirleri almış bulunuyorum. ayrıra federasyonumzu x dışında kalmış bâzı kalem sahiplerinin federasyon içinde bulunmamanın verdiği iğbirarla son akdeniz oyunlarında başarılı maçlar çıkaran amatörlerimizin bu gayretlerini kötülemek yolunu tuttukları görülmektedir. amatör milli takımımız akdeniz oyunlarında 4 milli maç yapmış, bunlardan ikisini kazanarak birini kaybetmiş, diğerlerinde de berabere kalmıştır. en nihayet spor yapmıştır.»
istanbul ve izmir kulüplerinin temsilcileri, "mâlî dâvalarımızı halle çalışırken gökay bizi hakem konusunda suçlandırıyor» dedi müşterek toplantılarda mâlî meselelerle yabancı hakem getirtilmesi konusundaki talepler tesbit edildi
istanbul ve izmir'den milli lige giren 15 kulübün temsilcileri futbol federasyonu reisi faik gökay'ın bilhassa hakem mevzuunda kulüpleri itham eden beyanatını protesto etmiş ve şu cevabı vermişlerdir.
«faik gökay'ın ilhamı cok ağırdır. temennimiz, bu beyanatın basına yanlış aksettirilmiş olmalıdır. muhterem futbol federasyonu reisinin kulüp idarecileri hakkında basına intikal etttirdiği şeklide olmamasını temenni ettiğimiz beyanlarından üzüntü duyduğumuzu ve bu konuda kendileriyle, hemfikir olmadığımızı belirtmek isteriz. hakemlerin idaresi hususunda kulüp idarecileri tarafından zaman zaman yapılmakta olan temenni, tenkid ve ikazlar münhasıran memleket sporunun ve hakem müesesinin hayrına matuftur. kulüplerimizi idare etmek vecibe ve mes'uliyetini deruhte etmiş bulunan idareci arkadaşlarımızın bu konuda hakemlerimizi şahsi endişelerle haksız ithamlara maruz bırakmıyacak tecrübe ve olgunluğa sahip bulunduklarını ve kendi emellerine nam olacak ecnebi hakem getirtmek arzusuyla harekette bulunmaya tenezzül etmeyecek derecede karakter selâbesine sahip olduklarını tebarüz ettirmeyi zaruri addettik.»
15 kulübün temsilcileri «biz tamamen mali meselerimizi halletmek için bir araya geldik. böyle bir dava uğrunda mesaide bulunurken faik gökay'ın ithamına maruz kalacağımız hiç aklımıza gelmemişti.» demektedirler.
temsilciler, sükûtlarının federasyon reisini bu şeklide bir beyanat vermek mecburiyetinde bıraktığını ve ithamın bir taaruz zannına karşı tamamen bir göz dağı mahiyetini taşıdığını ifade etmişler ve «bizim futbol federasyonuna karşı cephe almaya kat'iyen niyetimiz yoktur» demişlerdir.
milli lig'e istanbul ve izmir'den iştirâk eden kulüplerin temsilcileri arasında şehrimizde yapılmakta olan müşterek toplantılar dün sona ermiş ve müzakerelerin neticesi açıklanmıştır. komite adına basına verilen kısa deklârasyonda şunlar bulunmaktadır: «milli lig maçları hasılatından kesilmekte olan rüsum ve masrafların tenzili gusuundaki kulüplerimizin müşterek temennileri yazılı olarak sayın müdürlüğe ve futbol federasyonuna arzedilecektir.» deklârasyonda açıklanmamakla beraber kulüplerin bir temenni mahiyetindeki talepleri şunlardır:
1. milli lig, maçlarının oynandığı bölgelerde hasılattan kesilen % 15 stad hissedi indirilmelidir.
2. yine milli lig maçları hasılatından kesilen % 10 bölge hissesi indirilmelidir.
3. ankara belediyesi %15 belediye rüsumunu % 7 ye indirmiştir. istanbul belediyesinden istenen % 14 rüsum % 7 ye indirmelidir.
4. deplasman hakemleri kifayetsizdir. deplasman maçlarını idare eden hakemlere ödenen tazminatlar kulüp bütçelerine ağır bir masraf tahmil etmektedir.
5. yabancı hakem getirtilmesi mevzuunda 15 kulüp fikir birliği halindedir. fenerbahçe, galatasaray ve beşiktaş kulüpleri bütün takımlarla oynaycakları milli lig maçları için yabancı hakem getirilmesini istemektedirler.
6. milli ligin ikinci devre fikstüründe büyük bir değişiklik yapılmasında bütün kulüplerin menfaati vardır. ilk devredeki aksaklıkların tekrarlanmaması için bilhassa deplasman gruplarının tesbitinde titiz davranılması lüzumu görüşülmüştür. milli lig tertip komitesi ikinci devre fikstürünü tesbit için futbol federasyonuna ankarada bir toplantı yapılmasını teklif edecektir.
7. izmir temsilcileri, ankara'da oynadıkları maçların hasılatından bu bölgenin amatör kulüplerine bir yardım olarak kesilen ücretlere itirazda bulunmuşlardır. icabederse bügüne kadar kesilen ücretlerin istirdadı için alâkalı makamlara müracaat edilecektir.
8. milli lig bilet ücretlerine zam yapılması meczuu ortaya atılmamıştır.
toplantının sonunda fenerbahçe temsilcisi talha altınbaşak sözcü sıfatıyşa basın mensuplarının suallerini cevaplandırmış ve bir soruya cevaben «maddi randımanı düşük bir milli lig gayesine erişemez» demiştir. sözcü «temennileriniz teşkilat tarafından lkabul edilmediği taktirde milli lig'den çekilmeyi düşünüyor musunuz?» şeklinde bir suale de şöye cevaplandırmıştır: «toplantıya iştirâk eden arkadaşlarımızın hiç biri bu mevzuda karar verme selâhiyetine sahip değildir. buna ancak kulüplerin umumi heyetleri karar verebilir.»