* evinde galibiyet aldığı ilk, * evinde ilk puan aldığı maç.
not1: karagümrük ilginçtir ki, ligdeki ve deplasmandaki ilk galibiyetini de yine gençlerbirliği'nden almıştır.
not2: o yıllarda takımlar haftasonları cumartesi ve pazar günü olmak üzere 2şer maç yaparlardı ya da birkaç hafta "bay" geçerlerdi. bu yüzden bu maç 8. hafta maçı olmasına rağmen aslında karagümrük'ün ligdeki 9. ve evindeki 2. maçıdır.
tugay'ın uzattığı ara pasını kovalayan ilhan, recep ve kadri'nin arasından bir ok sürati ile fırladı, topa hakim oldu ve ceza sahasından içeriye girdi. karşısında yalnız kaleci sümer vardı.
sokuldu, sokuldu ve topu köşeye plaseledi. herkes «gol» diye ayağa fırlamıştı. fakat, sümer yay gibi gerilecek, uçacak ve köşeden kaleye girmek üzere olan topu yumruklauarak kornere atacaktı. bu, hadise oyunun tam 86. dakikasında cereyen ediyordu. gençlerbirliği sümer'in bu hareketi ile son beraberlik şansını kaybediyordu.
dün 2-1 karagümrük'ün galibiyeti ile biten maçın üzerinde durulmaya değer hadiselerden biri bu idi. diğeri kadrinin ilk devrede kafa ile attığı gol... kadri kornerden gelen topa o derece sert bir kafa şütü atmıştı ki, hani meşin cisim ayakla vurulsa bu kadar hızlı filelere takılmazdı. gerçi iyi hareketleri sıralarken zekainin golünü de kaydetmemek haksızlık olacaktı. fahrettinden turana ve turandan zekaiye gelen topa, bu oyuncu ceza sahası içinde bekletmeden kondurduğu şut... kaleci selçuk da bu şutu seyredenler arasındaydı. esasen başka birşey yapmak da elinden gelmezdi.
84 üncü dakikada da ilhanın aynı nefasette bir volesine şahit oldundu. anlaşılan ilhan, zekaiye bir nazire yapmak istemişti: 2-1.
işte ilk devre karagümrük'ün hakimiyeti altında, ikinci devresi ise daha ziyade gençlerbirliği takımının üstünlüğünde cereyan eden dünkü müsabakada kayda değer hususlar, tarafların attığı üç gol ve sümerin bir güzel kurtarışından ibaret kalmıştı.