şampiyon real madrid finalde uyku haplarına bağımlı hollandalı bir hakeme duacıydı.fiorentina karşısında ilk gollerini enqique mateos’un ayağından bulduklarında yan hakem ofsaydı işaret etmesine rağmen orta hakem leo horn yardımcısını dikkate almamıştı. bu golden sonra hakem ceza sahasının bir metre dışında düşürülen mateos’un pozisyonunda penaltı noktasını gösterdi. en azından o gece rahat uyumuştur herhalde.
(tercüman gazetesinin vermiş olduğu büyük futbol ansiklopedisinden alıntıdır.)
stadyum: santiago bernabeu (ispanya)
seyirci: 125.000
hakem: leopold sylvain horn (hollanda)
real madrid : juan alonso, manuel torres, marquitos, rafael lesmes, miguel munoz (kaptan),jose maria zarraga, raymond kopa, enrique mateos, alfredo di stefano, hector rial, francisco gento
teknik direktör: jose villalonga
acf fiorentina : giuliano sarti, ardico magnini, alberto orzan, sergio cervato (kaptan), scaramucci, armando segato, julinho, guido gratton, giuseppe virgili, miguel montuori, bizzarri
teknik direktör: fulvio bernardini
goller: alfredo di stefano (dk.70), francisco gento (dk.76)
10 ekim 2008'de madrid'de santiago bernabeu turuna katıldım. 15 euro ödeyerek katıldığım bu turda tüm stadı kat kat dolaşabiliyorsunuz. şeref tribününe, yedek kulübelerine, soyunma odasına, basın toplantısı odasına, müzeye ve real madrid shop'una gidebiliyorsunuz...
benim en çok ilgimi elbette tribünler ve müze çekti. müzede o kadar çok materyal var ki dolaş dolaş bitmiyor... ama müzede en çok önem verilen koleksiyon real madrid'in şampiyon kulüpler kupası / şampiyonlar ligi'ni kazandığı kupaların sergilendiği bölüm...
benim gibi birçok şeyin koleksiyonu olan insanlar için gerçekten görülmeye değer bir kısım bu. çünkü her kazandıkları aşk/şl kupası için bir camlı bölme yapmışlar. bu camlı bölmenin sağ üstünde kaçıncı kupa olduğu, tarihi ve finalin oynandığı yer yazıyor... bu yazının hemen altında bir televizyonda final maçı ve o sezonki aşk/şl kupa maçları dönüyor... solunda büyük bir takım fotoğrafı ve en altta da yine büyük bir kupalı takım fotoğrafı yer alıyor...
asıl ilginç olan ise camlı bölmenin tam ortasında yer alan final maçına dair materyallerin sergilendiği alan... bu alanda ufak maç fotoları, rakip takım ve real madrid'in o gün giydiği forma, maç bileti, alınan madalya, maçın topu, futbolculardan birinin kramponu, gazete küpürü, rakip takım flaması varsa alınan şilt ödül vs yer alıyor... haliyle inanılmaz şeyler bunlar... çünkü o yıllardaki topu, kramponu vs vs görmek nefis bir duygu...
bu maçtaki fiorentina forması mor ve tek renk. sol göğüsünde kocaman bir fiorentina arması var. real madrid'in ki ise düz beyaz tek renk bir forma... gerçi o günkü formaları sakın bugünkü formalar gibi düşünmeyin çünkü bugünkü formalardan çok o günkü formalar switshirt gibi. çok kalın görünüyorlar...
fevkâlade sür'atli geçen maçın 1. devres 0-0 berabere neticelendi
[radyo ve ajanslar]
madrit, 30 - avrupa şampiyon kulüpler turnuası finâl karşılaşmasında geçen senenin şampiyon kulüpler birincisi olarak yarı finallerde deplasmana giren real madrit, italya lig şampiynu fiorentina'yı 2-0 mağlûp etmiştir.
130.000 seyircinin takip ettiği ve hollandalı hakem horn'un idare ettiği bu karşılaşma gayet süratli ve heyecanlı geçmiş, devre 0-0 berabere neticelenmiştir. real madrit finale gelinceye kadar altı karşılaşma yapmış, dört galibiyet bir beraberlik almıştır. tek mağlûbiyeti avusturya'nın rapid takımına karşıdır. real madrit bütün maçlarında 16 gol atmış 10 gol yemiştir. fiorentina ise üç galibiyet, üç beraberlikle finale yükselmişti. italyan takımı attığı 8 gole mukabil 4 gol yemiş bulunuyordu.
bu sene ispanya basketbol şampiyonluğunu da real madrit kazanmıştır. böylece bu mevsim ilk defa olarak organize edilen avrupa şampiyon kulüpler arası basketbol turnuasında futbolde olduğu gibi basketbolde de ispanyayı real madrit temsil edecektir.
ilk kez 1955-56 sezonunda düzenlenen şampiyon kulüpler kupası, bir sonraki sezon olan 1956-57 sezonundan itibaren "şampiyonlar kupası" adı ile düzenlenmiştir. ama türkiye'de bu isim neredeyse hiç kullanılmamış ve kupanın adı 90larda şampiyonlar ligi olarak değiştirilmesine kadar hep "şampiyon kulüpler kupası" olarak anılmıştır...
"futbolu değiştiren adam. her şeyiyle örnek ilk futbolcuydu"
08.07.2014 / 11:57 - trtspor.com.tr
arjantin orijinli olup, 1953 yılında real madrid'e transfer olduktan sonra ispanyol futbolunun tarihine altın harflarle giren alfredo di stefano'nun ölümü, ispanyol futbol camiasında derin üzüntü yarattı.
hemen hemen tüm ispanyol gazetelerinin bugünkü manşetlerinin di stefano'ya ayrıldığı görüldü. di stefano'nun real madrid'de 9 numaralı formasıyla arkası dönük şekilde selamlarken fotoğrafını, beyaz sayfa üzerine kullanan marca gazetesi, real madrid'in alfredo di stefano'ya saygıdan "9" numaralı formayı sonsuza dek takımdan çekmesini önerdi. "teşekkürler yaşlı adam" ifadesini öne çıkaran marca, pele, cruyff, cristiano ronaldo gibi futbol dünyasını önemli kişiliklerinin di stefano'ya başsağlığı mesajı gönderip, "efsaneler asla ölmez" ifadelerini kullandıklarını kaydetti.
di stefano ile ilgili brezilyalı eski futbolcu pele, "tarihin en büyük yeteneklerinden biriydi", fıfa başkanı sepp blatter "benim favori futbolcumdu. gördüğüm her şeyi ile tam bütün bir futbolcuydu. bir efsane ayrıldı", real madrid takım kaptanı iker casillas, "bir real madrid efsanesi. hocam, her zaman sizi hatırlacağım", arjantinli futbolcu lionel messi, "saha içinde ve dışında büyük bir kişilik ve efsaneydi", real madridli futbolcu cristiano ronaldo, "anıları her zaman kalbimizde yaşayacak. teşekkürler", real madrid teknik direktörü carlo ancelotti, "futbol ve hayattaki örnek hareketleri sonsuza kadar kalacak. futbol tarihinin en büyük yeteneklerinden biriydi", barcelona'nın eski teknik direktörü johan cruyff, "büyük bir adam ve futbolcu aramızdan ayrıldı. en büyüklerden biriydi" mesajlarıyla stefano'nun ölümünden duyduğu üzüntüyü ifade etti.
diğer spor gazetelerinden as de "di stefano, real madrid'den gökyüzüne", el mundo deportivo "bir efsaneye güle güle. efsanevi eski futbolcu kalp krizini atlatamadı ve futbol onun ölümüne ağlıyor. barcelona da real madrid'e başsağlığı mesajı gönderdi" ifadelerini manşetine çıkardı.
ispanya'nın siyasi gazeteleri de di stefano'yu manşetine taşırken, el pais "futbolun dahisi öldü. efsane artık efsane oldu", el mundo "futbolu değiştiren adam. her şeyiyle örnek ilk futbolcuydu", abc "di stefano: futbol. güle güle di stefano", la razon "her zaman görüşmek üzere yaşlı adam" ifadelerini kullandı.
honved, manchester united, fiorentina, kopa ve real madrid... turnuvanın ikinci yılının acı ve tatlı büyük olayları işte bu beş ismin ürerinde döndü...
bunların hikâyesine geçmeden önce ikinci yıla şöyle bir kuşbakışı bakmmalıyzı: ilk yılın 16 memleketinden saar bu defa yoktu. onun yerine ingiltere, bulgaristan, lüksemburg, romanya, çekoslovakya ve türkiye katılıyordu. katılanların sayısı 21 olmuştu. bir eleme turu yapmak ve takımları 16'ya indirmek gerekiyordu. işte türkiye şampiyonu galatasaray, bizim gibi yeni katılan bir memleketinromanya'nın şampiyonu dinamo ile bu eleme turunda karşılaştı. istanbul'da güzel bir oyunla 2-1 yendiği rakibine daha önce bükreş'te 3-1 yenildiği için turnuvada attığınız ilk adım «talihsiz» oluyordu. ( http://www.macanilari.com...ukres-195619575002--.html)
(...)
Bunlar kupadan elenirken, bütün zamanların «en büyük» futbol topluluklarından biri olan honved de spor âleminden silinip gidiyordu.
honved, turnuvanın ikinci yılına katıldığı zaman macaristan'daki ihtilâl bu memleketin herşeyini, bu arada elbette spor hayatını altüst etmiş bulunuyordu. honved, ilk turda ispanya şampiyonu atlethico bilbao’ya düştü. ilk maç bilbao'da yapılacaktı. yalnız futbolla ilgili olanlar değil, be???de bütün dünya kızıl idareye karşı ayaklanmış halkın kanla susturulduğu memleketin ordu takımı demek olan honved'in ne yapacağını merakla bekliyordu. maç muhteşem bir futbol gösterisi oldu ve bilbao maçı 3-2 alırken şüphesiz talihine şükrediyordu. ( http://www.macanilari.com...ed.FC-195619575018--.html) ama ikinci maç peşte’de oynanamıyaçaktı. çünkü macaristan ordusunun futbol takımı olan honved oyuncuları başta kaptanları puşkaş olmak üzere peşte'ye dönmek istemiyorlardı. maç brüksel’de yapıldı. farago yaralanıyor, csibor kaleye geçiyor, bu arada bilbao üç gol atıyordu. fakat honved'liler 3-1'lik skoru kocsis’in altın kafası ve puskaş’ın sol ayağı ile 3-3 yapıyorlardı. honved elenmişti kupadan, takat bir «efsane takıma» yakışır futbolunu oynayarak elenmişti. oysa, honved için bu maç turnuvaya değil, spor tarihine vedâ idi: bu, honved’in son resmi maçı oldu. honved dağıldı. ve bu «efsane takım»ın asları puşkaş'lar, kocsis'ler, csibor'lar dilini bilmedikleri başka memleketlerde, başka formalar altında «yıldız» oldular, ama honved tarihe karışmıştı. ( http://www.macanilari.com...ilbao-195619575019--.html)
Bu turnuvada honved ölürken bir ingiliz takımı da «yeniden doğuş» mâcerasını yaşıyordu: manchester united. çoğu henüz 19 yaşını geçmemiş olan gençlerden kurulu olan bu yepyeni takım eleme turunda karşılarına çıkan belçika'nın anderlecht’ine önce 2-0 galip geldikten sonra ikinci maçta 10 tane gol attılar. menecerleri matt busby’nin adıyla «busby’nin bebekleri» futbol piyasasını karıştırıverdiler. ( http://www.macanilari.com...lecht-195619575017--.html) birinci turda ise b. almanya'nın borussia dortmund'unu iki «müthiş harb» ile elediler. çeyrek finalde kendilerini 5-3 yenen bilbaoyu 3-0 ezdiler. «busby'nin bebekleri»ni durdurmak kime nasib olacaktı? bu işi ancak «krallar» yapabildi. dömi finalde madrid'de galip gelen krallar için manchester'de maçı berabere bitirmek bile bir şans olmuştu.
büyük final norkkoeping (isveç) i, grosshopers (isviçre) yi, kızıl yıldız (yugoslavya) yı yenerek gelmiş olan fi orentina ile oynayacaktı. maçın madrid’de yapılması ilk yılın şampiyonunu şeref borcu olarak çok önceden tesbit edilmişti. eski şampiyon finali ev sahibi olarak oynuyordu.
fiorentina’nın beş «geri adam»ı (magnini, carvato, scaramucci, orzan, segato) real'in muhteşem forvetine nefes aldırmıyordu. fakat kopa ve pırıl pırıl pasları, di stefano ve bitip tükenmeyen çalışması, gento ve akıl almaş sür’ati italyan defansını yordu, yordu... nihayet, 70’inci dakikada fiorentinalıların itirazlarına rağmen verilen penaltıyı di stefano ağlara takıyor ve 6 dakika sonra gento golleri ikiye çıkarıyordu.
bernabeu stadını dolduran 125 bin seyirci - aralarında franco da vardı - tahtını, lâyık olduğu için terketmeyen kralları selâmlıyorlardı. bunların arasında biri vardı ki, bir yıl önce şampiyonlara karşı mücadele ederken şimdi onların arasına karışmış, geçen yıl kralların elinden alamadığı şampiyonluk şerefini şimdi onlarla paylaşıyordu: bu, fransa'nın yetiştirdiği ve şimdi real'de oynayan raymond kopa idi.
real madrid: juan alonso (gk), manuel torres, marquitos, rafael lesmes, miguel muñoz (c), josé maria zárraga, raymond kopa, enrique mateos, josé hector rial
teknik direktör: josé villalonga (esp)
fiorentina: giuliano sarti (gk), ardico magnini, sergio cervato (c), aldo scaramucci, alberto orzan, armando segato, julinho, guido gratton, giuseppe virgili, miguel angel montuori, claudio bizzarri
teknik direktör: dr fulvio bernardini (ita)
goller: (1-0) dk. 69 [penaltıdan] alfredo di stéfano (2-0) dk. 75 francisco gento
home comforts bring second title for madrid published: monday 1 september 2014, 9.58cet real madrid cf 2-0 ac fiorentina madrid extended their reign as champions of europe with a comfortable victory in front of an enormous crowd in their own stadium.
to the delight of 124,000 spectators at the santiago bernabéu, a second-half penalty by alfredo di stéfano and a sublime chip by francisco gento ensured real madrid cf retained the european champion clubs' cup by defeating ac fiorentina.
despite the advantage of having a boisterous home crowd egging on their every move, madrid allowed the ıtalian side freedom of possession during the opening minutes, as both teams tentatively weighed each other up. once settled in however, josé villalonga's troops stamped their authority on the match and began attacking the rival goal with fervour.
di stéfano, raymond kopa and josé rial pounded fiorentina's goal but were met by goalkeeper giuliano sarti, who showed that he was in outstanding form with a clutch of commendable saves including a superb acrobatic leap to deny gento.
the match continued along similar lines during the second half with a stubborn fiorentina blocking each madrid advance. however, the home side's luck changed when dutch referee leo horn pointed straight to the spot after enrique mateos was brought down in the area in the 70th minute.
sarti darted off his line but was powerless to stop di stèfano's penalty, rifled home with gusto to put madrid in front to the relief of an increasingly nervous home crowd.
the match was put beyond fiorentina's reach six minutes later by a touch of brilliance from gento – arguably madrid's best player on the day. the cantabrian striker was released by a precise ball from kopa, dodged past a series of ıtalian defenders, then just at the right moment flicked the ball over a helpless sarti.
sensing that the contest was over, the stadium erupted with joy while fiorentina were left without the energy or appetite to make any kind of response.