takımların azlığı ve vaktin bolluğu dolayısile izmir likmaçlarının iki devre olarak yapılması alâkadarlar tarafından müttefikan tasvip ve kabul edilmiş ve keyfiyet o zaman istizah ve malûmat kabilinden futbol federasyonuna bildirilmişti. federasyondan müsbet, menfi hiçbir cevap gelmedi. maçlara başlandı. iki devre olarak.
vaktaki birinci devre bitti. federasyondan bir mektup geldi: ''birinci devre sonunda başta gelen iki takım milli kümeye girecek, bundan sonraki maçlar ise diğer izmir takımlarının derecesini meydana çıkarmak için yapılacaktır.,, deniliyordu.
ikinci devre devam ededursun bu mektup efkârı altüst etti: olur mu dersiniz? öyleyse bir ikinci devre maçları ne diye yapılıyor, takımlar biribirlerini hırpalıyor ve oyuncusu beyhude yere sakatlanıyor. yazık değil mi? iyi ama biz iki devredir diye birinciye pek ehemmiyet vermemişdik yoksa ne yapar yapar birincide daha kuvvetli çıkmanın çaresini bulurduk? bu işin ciddiyeti nerede kaldı? gibi sualler birbirini kovalıyor. dahası var:
birinci devreyi başta bitiren iki takımın başına gelseydi buhal onlar ne derdi; razı olur muydu bu işte? onlar bizden kuvvetli mi ki.. işte ikinci devrede foyaları meydana çıktı, yeniyoruz.federasyon neden karışırmış bu işe. karışıyor idiyse neden zamanında fikrini bildirmedi.. federasyonun istiyeceği zamanında milli kümeye hazır olmaklığımız değil mi? hazır olacağız. izmirin vaziyeti ankara ve istanbula benzemez. orada takımlar çoktur. ve iki devre yapmağa imkân yok. aksi takdirde senede beş maç maç yapmakla izmir takımlarının hali nice olur,. gibi birçok sual ve itirazlar yükseldi: ve bu, haftalardır böyle devam edip bu pazara gelindi.
eğer üçok ve alsancak takımları birinci devredeki muvaffakiyeti ikinci devredede göstermiş olsalardı mesele kalmazdı. fakat iş aksine gitti. tam takım çıkaramamak ve lüzumsuz yere bir maçta sahayı terkederek sıfır puvan almak yüzünden birinci devreyi dördüncü bitiren d. spor ikinci devrede bütün takımlardan üstün derece alarak baştakiler kadar milli kümeye girmek üzere olduğunu gösterince federasyonun mektubuna rağmen baştakileri bir telâş ve şüphedir aldı. vaziyet şuydu:
eğer bugün doğanspor, ateşi yenerse itiraz ettiği bir meseleden de bir puvan daha kopardığı takdirde— ki buna ihtimal vardır — alsancak — üçok maçının mağlûbu ile puvan puvana gelerek ve iş çatallaşacaktı .
bunun için bir de söylendiği gibi izmir üçüncüsünün türkiye grup şampiyonasına iştiraki düşüncesi altında doğanspor - ateş maçı çok heyecanlı oldu. ayni zamanda çok sert ve asabi bir oyun neticesinde d.spor birinci devrede bir, ikincide de bir gol atarak 2-0 kazandı. http://www.macanilari.com...etir.php?fid=193719384826
üçok - alsancak karşılaşması daha meraklı bir mahiyet aldı. herkesin merak ettiği şuydu: bu iki takımın anlaşarak beraber kalması ve bu suretle doğansporun ümitlerini ve itirazlarını kökünden halletmek, yani hiçbir müdafaa ve ümit imkânı bırakmamak.
oyun her iki takımın kazanmak için çalıştığını gösterir bir şekilde başladı. öyleya kazanan ayni zamanda izmir şampiyonu da olacaktı. ve beşinci dakikada basri aldığı bir pası durdutmadan çok sıkı bir şütle gole tahvil ederek alsancağı galip vaziyete getirince bu düşünce bir kat daha kuvvet buldu. bahusus ki bunu takip eden on beş dakika içinde üçok dört gol atarak 4-1 galip vaziyete geçince şüpheler yok oldu. beraberlik yok.. fakat alsancak üçokun bir sayısına mukabil iki gol daha yaptı ve devre 5-4 üçokun galebe sile bitti.
ikinci devre başlar başlamaz alsancak bir gol daha atarak vaziyeti 4-5 gibi ehemmiyetsiz yani bir gol farkına getirdi. ve bu hal de pek tabii göründü. çünkü oyunun bundan sonraki kısmı da pek ciddi geçiyordu. artık dakikalar geçiyor ve 5-4 vaziyeti değiştirmiyordu. bu sırada alsancak beraberliği temin edecek bir de penaltı kaçırmaz mı?! bereket kaçıran üçok değildi.yok sa gördünüz mü anlaşma var, denilecekti.
artık oyun alsancağın mağlûbiyetile bitecek denirken 41 inci dakikada saim alsancağın beraberlik golünü yapıverdi. işte bundan sonradır ki oyun da ciddiyet, ahenk ve intizam falan kalmadı. kimin muhacim ve kimin müdafi oynadığı belli değildi. daha doğrusu ortada hiçbir muhacim kalmamış ve oyuncuların hepsi ortaya toplanıp vakit geçirmeğe çalışıyorlardı. bunda her iki taraf haklıdır. ve âkilâne hareket etmişlerdir. yoksa iş sarpa saracaktı. işte federasyonun lüzumsuz bir mektubu bu izmir liklerini böyle dramatik bir hava içerisine soktu. ve bu sayede biz de sonda biraz komedi seyrettik . http://www.macanilari.com...etir.php?fid=193719384647
görüldüğü üzere izmirin ilk dört takımı arasında kuvvet ve derece farkı hemen hemen yok gibidir. birinci devrede doğanspor ve ateşi yenen üçok ve alsancak ikinci devrede bu takımlara yenilmişlerdir. ve meselâ ateş takımı dördüncü olduğu halde hepsinden az gol yiyor. birinci devrede iki mağlûbiyet ve bir berabere alan doğanspor ikinci devrede hiç yenilmiyor, yalnız bir beraberlik alıyor.
ankara takımlarının puvantajının bundan farklı olacağını zannetmiyorum, ve bunun çindir ki seneye bu bölgelerden ve milli kümeye dörder takımın iştirakinin bir zaruret olduğunu şimdiden ve bir kere daha yazmaktan kendimi alamıyorum.
izmir millî kümeye, geçen seneki üçokun ikiye bölünen iki zayıf takımı halinde giriyor.
izmir 1 — bu haftaki alsancak - d. spor maçı ile izmir şampiyonası bitmiş oldu. demirspor sahaya çıkmadığından alsancak hükmen galip sayıldı.
aşağıdaki puvantaj cetvelinden görüleceği üzere milli kümeye üçok ile alsancak takımları girecektir. üçok ayni zamandan izmir şampiyonu olmuştur. alsancak ikinci takımı da kendi kümesinin şampiyonudur.