macaristan'ın çok güçlü takımları nemzeti fc ve phöbus fc den kurulan karma bir takımla ankaragücü (daha önceden ankaragücü ve gençlerbirliğinden kurulacak karma bir takım olarak planlanmış fakat daha sonra sadece ankaragücü ile oynanılmış) ve istanbul takımlarından oluşan karma bir takımla ayrı ayrı oynanılan bir organizasyondur.
nemzeti fc-phöbus fc karması: gyula csikós, györgy véber, jeno fekete, gompoyta, istván balogh, antal szabó, ede rökk, józsef turay, jános kisalagi, béla bihámy, ferenc horváth
istanbul takımı ikinci devrede santrhafa rızayı, sol içe bülendi (g.s) sağ içe naciyi almış ve fikreti de sol açığa koymuştu.
oyuna macarlar başladı. hüsnü akını kesti. bize sağdan korner oldu. kafa ve avut. fikretin iki adımdan atışını kaleci harikulâde kesti. onlara favul. fikret çekiyor. solumuzun enfes enişini fikret sıkı attı, kalecileri gene kurtardı. bu ilk dakikalarda müfadaamız da iyi oyunyor. fikrete favul yaptılar. salâhaddin demir gibi attı. avut. bülendin yerinde bir atışını kaleci fevkalâde kurtardı. bizimkiler topa hâkim. gol çıkacak gibi. macarlar w oynuyorlar. tazyikten kurtuluyorlar.
15 inci dakika, kalemiz sıkıştı ve santrforları birinci gollerini attı. gene bir tehleke geçirdik... sol içten sol açığa ve oradan ortalanan topa sağ açık uzandı, yetişemedi. çok sıkışıyoruz. cihat yüzde yüz bir gol kurtardı. tekrar cihad topu harika derecesinde iki adımdan kucakladı. orhanın sıkı şütünü kaleci kapadığı zaviyede kornerle kurtarabiliyor. salâhaddinin, fikredin şütleri dışarda. 18 in dışarısında lehimize verilen firikiki salâh çok sıkı atmakla beraber dışarı kaçıyor. santrforları usta bir atlatışla geçtiği müdafaamızın boş bıraktığı sol tarafına topu geçirip sol açığın ayağile ikinci gollerini çıkarttı. dakika 35.
hakimiyeti o kadar kaybettik ki kazandığımız bir tek korneri bile alkışlıyor. .
niyazi güzel çekti, kurtar hüsnüdan kaçan topu santrforları yakaladı. sürdü, sürdü, atacak iken reşad falsolattı, kurtuldu. niyazinin verişini bülend hafif atarak sayı vuramadı.
ikinci devre: istanbul muhtelitleri top üzerinde, ne markajda, ne de basit hareketlerde tutunamadı. o derecede şuursuz oynuyorlardı ki vaziyet komikleşmişti. oyuncular gülüyor, seyirciler gülüyordu.
fakat en gülünecek hâdise, macarların bu derece iktidarsız bir hasmı, aldığı baskıda daha açık farkla hezimete uğratamaması idi. cihat ve faruğun canlarını dişlerine takarcasına çabalamaları bir saniye olsun fasıla bulmadan dan son dakikada bir gol daha yiyerek 3 — 0 mağlup olduk.
istanbul takımında beykozdan kemal, şahap, turhan, vefadan muhteşem, galatasaraydan haşim yer almalıydılar.
mamafih stadsız, idaresiz, sistemsiz, antrenörsüz ve nefessiz bir «karışık» takımdan da daha âlâ netice beklemek abesti.
hakem suphi çok dürüst ve işin en şayanı dikkat tarafı, otoriter idi.