22 ilkteşrin (ekim) 1935 tarihli ulus gazetesinden;
dün sovyet sporcuları öğleden sonra saat on beşte ankara gücü alanında şehirler karma takımı ile revanş maçlarını yaptılar.
dünkü futbol maçı
dün sovyetlerle ikinci teması yaptık. büyük bir kalabalık huzurunda ve saat 15.20 de oyuna başlandı.
türk takımı: cihad — yaşar, lütfi — ibrahim, nuri, reşad — necdet, hakkı, vahap, muzaffer, fikret şeklinde yer almıştı. ilk dakikalardan itibaren takımımızın korkulduğu zayıf bir teşekkül olmadığı ve bilhassa haf hattının iki gün eveline nazaran daha iyi işlediği kendini gösterdi. oyuncularımız güzel bir ahenkle üst üste işlemeye başladılar. 20 dakika kadar üstünlük daha çok bizim tarafta idi. buna karşı sovyet takımı da yerden güzel paslarla ilerliyordu.
20 inci dakikada türk takımı yeni bir taarruz yaptı. topu kapan vahap biraz sürdükten sonra bekleri atlatmak suretiyle hakkıya giizel bir pas verdi. ve bu pas gol ile neticelendi.
arası beş dakika geçmeden rus taarruzlarının birinde topu kapan sol açıkları yerden bir şut çekti top kaleye muvazi bir şekilde uzaklara doğru kaçarken lütfiye çarparak kalecimizin kımıldamasına bile meydan bırakmadan ağlarımıza takıldı, bu suretle sovyetler bizim ayağımızla beraberliği temin etmiş oldular.
35 inci dakikada fikretin gayreti ile müessir bir hücum yaptık fakat fikretten muzaffere gelen top havadan gitti. bu esnada bir kaç hücumumuz hakem tarafından ofsayd ile kesildi. bundan sonra iki tarafın da çalışması sonuç vermeden bölüm bitti.
ikinci bölümde takımımızda bir kaç değişiklik yapılmıştı. vahap çıkmış muzaffer ortaya geçmiş ve sol açığa ankaralı niyazi konulmuştu. bu mevkie biraz sonra nuri geçti. oyun başlar başlamaz şiddetli bir toz fırtınası ve rüzgâr etrafı sardı. oyuncular âdeta topu görmez bir hale geldiler. bereket versin ki bu vaziyet 5-6 dakikadan fazla sürmedi. oyun son derecede seri ve canlı bir surette oynanıyordu. sovyet takımının haf hattı mükemmel bir tarzda akıncılarını besliyor ve çok güzel iniş yapmalarına yol açıyordu. iki taraf mütemadi hücumlarına bir sonuç alamadan yarım saat kadar devam ettiler. bu müddet zarfında hakemin gene bir kaç yanlış kararı görüldü. konuklarımız oyunu aynı sertliği muhafaza ediyordu. hakkı yaralanarak oyundan çıktı.
30 uncu dakikada: kalemiz önüne gelen bir rus akını esnasında top ofsayd vaziyetinde bulunan sovyet sağ açığına gitti. oyuncularımız el kaldırdılar. hakem düdük çalmadı. güzel bir şandel ile sola giden topu ise sol açıkları bir eşape ile ilerliyerek kalemize soktu. buradaki ofsayd vaziyeti şütü çekende değil ona biraz evel pas vermiş olan sağ açıkta idi. hakem topun ortaya gönderilmesi işaretini verdi. türk takımı ve yan hakemleri bu karara itiraz ettiler. hakem fikrinde ısrar ettiği için 15 dakika kadar oyun inkıtaa uğradı. nihayet hakemin kararı katî olduğu nalaşılarak iki yeni taçmenle yeniden oyuna başlandı.
takımımız üst üste hücumlara başlamıştı. bir kaç dakika sonra sağdan bir korner oldu. fikretin ayağından çıkan topu sol açık nuri başla geri attı yetisen hakkı çok güzel bir kafa vuruşu ile bunu gole tahvil etti.
ahalinin çılgınca alkışları arasında bizi beraberliğe çıkaran bu sayıdan sonra takımımız çok sıkı bir oyun göstermeğe başladı. üst üste yaptığımız akınlar sovyet kalesi için ardı arkası kesilmiyen tehlikeler teşkil ediyordu. fakat biraz sonra bu tazyik hafifledi. konuklarımız da aynı suretle kalemizi sıkıştırmaya başladılar. fakat oyun bitmeye yaklaştığı halde iki taraf da sayı yapmaya muvaffak olamıyordu. nihayet 44 üncü dakikada iki sovyet oyuncusu süratli paslarla ilerliyerek hiç beklenilmiyen bir sırada üçüncü galibiyet sayılarını da kaydettiler. maç da bu suretle 3 — 2 sovyet takımının galebesi ile neticelendi.