30. dakikada fenerbahçe'den ziya atamer sakatlanınca dışarı çıktı. hakem, 35. dakikada da fikret arıcan'ı emre itaatsizlik ettiği için oyun dışına yolladı. dolayısıyla fenerbahçe takımı maçı 9 kişi tamamladı.
“.......... ilk yarıda fenerlilerin sağdan bir akını; sağ açık niyazi bir çarpışma neticesinde oyuna devam edemiyecek bir hale geliyor, dışarı çıkarıyorlar. fenerliler 10 kişi kalıyor. biraz sonra, hakem, fenerli fikreti, bir emre itaat etmediği için sahadan çıkarıyor, fenerbahçe 9 kişi. galatasarayın ümit yıldızı yeniden doğar gibi oluyor, 9 kişiye karşı 11 kişi, her halde iki gole mukabele edebilirler. bu ümide düşenler pek çabuk aldanıyorlar, galatasaray da bugün bambaşka bir hal var: moralleri bozulmuş, ne yaptıklarını, ne yapmak istediklerini bilmeyen şaşkın insanların aczitam içindeki çırpınmaları. fener 9 kişi, yine hücum ediyor. fikretin oyundan çıkarılması, niyazinin sahadan uzaklaşması fener muhacim hattını üç oyuncuya indirmiş, fakat yine hücum ediyor.”
14.03.1930 - 87 sene önce bugün fenerbahçe, c.h.fırkası (partisi)'nin futbolu yaygınlaştırmak ve alt küme takımlarına da büyük takımlarla oynamak ve para kazanabilmek imkanını sağlamak (günümüzde türkiye kupası benzeri) amacıyla düzenlediği istanbul şilt maçlarının yarı final maçında galatasaray'ı 9 kişi kaldığı maçta 3-1 mağlup etti. taksim stadı'nda, hamdi emin çap, saim turgut aktansel ve ragıp bey hakem üçlüsünün yönettiği karşılaşmada fenerbahçe, rıza nemlioğlu - firuzan şansal, kadri göktulga - cevat seyit, sadi çoban, mehmet reşat nayır - niyazi sel, alaeddin baydar, zeki rıza sporel, muzaffer çizer, fikret arıcan; galatasaray ise avni kurgan - burhan atak, vahi oktay - suphi batur, nihat bekdik, mithat ertuğ - mehmet leblebi, kemal faruki, muslihiddin peykoğlu, latif yalınlı, rebii erkal onbirleriyle mücadele ettiler. sarı-lacivertliler, 2.dakikada suphi batur'un kendi kalesine, 22.dakikada muzaffer çizer ve 40.dakikada da penaltıdan zeki rıza sporel'in attığı gollerle ilk yarıyı 3-0 önde kapattılar. 87.dakikada latif, galatasaray'ın tek golünü attı ve ezeli rakibini 3-1 mağlup eden fenerbahçe finale yükseldi. ilk yarıda niyazi sel'in sakatlanarak sahayı terketmesi (o yıllarda oyuncu değişikliği yoktu) ve ardından fikret arıcan'ın hakem tarafından ihraç edilmesi üzerine fenerbahçe maçın büyük bir bölümünü 9 kişi ile oynamak zorunda kaldı. 20 mart tarihli türkspor dergisi, maçla ilgili şu yoruma yer veriyordu:
"......... ilk yarıda fenerlilerin sağdan bir akını; sağ açık niyazi bir çarpışma neticesinde oyuna devam edemiyecek bir hale geliyor, dışarı çıkarıyorlar. fenerliler 10 kişi kalıyor. biraz sonra, hakem, fenerli fikreti, bir emre itaat etmediği için sahadan çıkarıyor, fenerbahçe 9 kişi. galatasarayın ümit yıldızı yeniden doğar gibi oluyor, 9 kişiye karşı 11 kişi, her halde iki gole mukabele edebilirler.
bu ümide düşenler pek çabuk aldanıyorlar, galatasaray da bugün bambaşka bir hal var: moralleri bozulmuş, ne yaptıklarını, ne yapmak istediklerini bilmeyen şaşkın insanların aczitam içindeki çırpınmaları.
fener 9 kişi, yine hücum ediyor. fikretin oyundan çıkarılması, niyazinin sahadan uzaklaşması fener muhacim hattını üç oyuncuya indirmiş, fakat yine hücum ediyor."
28 şubat cuma vefa - fenerbahçe, beykoz - galatasaray 7 mart cuma muhtelit takımlar müsabakası 14 mart cuma şild maçlarının dömi finali 21 mart cuma beşiktaş - istanbulspor, vefa - galatasaray 28 mart cuma beykoz - beşiktaş, fenerbahçe - galatasaray 4 nisan cuma muhtelit takımlar müsabaka.. 11 nisan cuma şild maçı final 18 nisan cuma galatasaray - istanbul spor, vefa - beykoz 25 nisan cuma fenerbahçe - beykoz, vefa - beşiktaş 2 mayıs cuma muhtelit takımlar müsabakası 9 mayıs cuma beykoz - istanbulspor, fenerbahçe - beşiktaş 16 mayıs cuma fenerbahçe - istanbulspor, galatasaray - beşiktaş 23 mayıs cuma vefa - istanbulspor
cuma günü fener’le galatasaray takımları karşılaşıyor
futbol hey’etinden:
14 mart 1930 cuma günü taksim stadyumunda yapılacak maçlar aşağıda yazılıdır.
...
şilt maçları (yarın son)
vefa - beşiktaş saat 13,15 hakem kemal halim b. yan hakemi nevzat, ismail beyler. fenerbahçe - galatasaray saat 15 hakem hamdi emin b. yan hakemi saim, ragıp beyler
şilt maçlarının neticesi büyük bir alâka ile bekleniyor
cuma günü mühim futbol müsabakalarına şahit olacağız. spor hayatımızın en mühim hadiselerinden biri olan ve her sene vukuundan evvel ve yapıldıktan sonra dedikodusu günlerce devam eden galatasaray - fenerbahçe müsabakası cuma günü yapılacaktır. şilt maçlarının domi finali için karşılaşan bu iki takımın müsabakası, şüphe yok ki bir hayli gürültülü, patırdılı olacaktır. bilhaassa bu sene şampiyonluk tacını giyecek olan fener’liler, bu maçı kazanmak için bütün gayretlerini gösterecekler, buna mukabil, lik maçlarında fenerbahçe’ye yenilen galatasaray’lılar da bu maçı kazanmak için bunlardan aşağı kalmıyacaklardır.
iki tarafın azamî gayretile oynıyacağı bu müsabaka, her halde çok güzel olacaktır. ynalız temenni edelim ki maç, sadece hararetli olsun ve bu hararet bir ateş çıkarmasın.
galatasaray - fenerbahçe takımların bugün gene taksim stadyomunda karşı karşıya göreceğiz.
dünkü nüshamızda da işaret ettiğimiz üzere spor hayatımızın bu iki kuvvetli takımının şimdiye kadar yaptığı her müsabaka daima merak ve alâka ile takip olunmuş, maçtan evvel ve maçtan sonra, netice ne olursa olsun, günlerce, haftalarca devam eden uzun dedikodulara yol açmıştır.
spor hayatımızın adeta mihverini teşkil eden, bütün nazeriyelere, bütün tahminlere vasıta olan galatasaray - fenerbahçe rekabeti, iddia edebiliriz ki, memlekette spor cereyanının bugünkü feyizli neticeye varmasında en birinci âmil olmuştur.
bugünkü maçın neticesi lik maçları kadar mühimdir. cumhuriyet halk fırkası istanbul merkezi , istanbul sporcularına mahsus olmak ve her sene yapılacak futbol turnuvasını kazanacak takımda bir sene kalmak üzere vazettiği şildin ilk seneki akibetini bugünkü maçın neticesi tayin edecektr.
lik maçlarında fenerbahçe’ye mağlûp olan galatasaray, şild maçını kazanmak için epey zamandanberi çalışmakta, hazırlanmaktadır. fenerli’lerin de, istanbul şampiyonluğu ile beraber istanbul şildini de kazanmak için çalıştıklarına şüpheyoktur.
bu mühim maçı kim kazanabilir? galatasaray - fenerbahçe maçlarında neticeyi tayin etmek çok müşküldür. bu maçın neticesini tayin edecek ölçü çok defa futbol bilgisinin haricinde kalmakta, neticeyi, iki taraftan birinin göstereceği fevkalbeşer bir azmü irade tayin etmektedir. çünkü gerek galatasay’lılar, gerek fenerbahçe’liler bu maçlara bambaşka bir haleti ruhiye ile çıkmaktadırlar. bu karşılaşmalarda futbol bilgisinden, futbol tekniğinden ziyade bu haleti ruhiye müessir olmaktadır.
bu maçı istanbul futbol heyeti reisi hamdi emin b. idare edecektir. bitaraflığından ve bilgisinden emin olduğumuz hamdi emin b. den maçı dostane bir şekilde hitama erdirmesini temenni ederiz.
istanbul mıntakası heyeti merkeziyesi muhtelif zamanlarda stadyomda hâdis olan münasebetsizliklere mâni olmak maksadile bazı mukarrerat ittihaz etmiştir.
istanbul mıntaka heyetinin alâkadar devairle müştereken ittihaz ettiği bu mukarrerat cidden şayanı takdirdir. çünkü futbol maçları, gün geçtikçe daha çirkin, daha feci ve daha garazkâr bir hava içinde cereyan ediyor, spor terbiyesini sıfıra indiriyor ve sporu fayda yerine zarar getirecek bir şekle sokuyordu. türk sporunu, mütefessih bizans’ın maviler - yeşiller boğuşmasına dönmekten menetmek herkes için millî bir vazifedir. bu itibarla ittihaz edilen mukarrerat şayanı takdirdir. yalnız temenni ederiz ki kâğıt üzerinde kalmasın, ciddiyetle tatbik edilsin ve bir iki hafta sonra unutulup gitmesin!
bugün galatasaray - fenerbahçe maçı yapılacağından her hangi bir hâdiseye meydan verilmemesi için polis müdürlüğü, taksim ve galatasaray merkezlerine fevkalâde tedabir alınması için emir vermiştir.
fenerbahçe 1-3 galip! beşiktaşla vefa 3 - 3 berabere!
maç nasıl oldu?
fenerliler, 9 kişi kaldıkları halde çok gözel bir oyun oynadılar
senenin en mühim futbol maçı dün yapıldı ve taksim stadyomu epey zamandanberi görmediği en heyecanlı günlerinden birini daha yaşadı. galatasary - fenerbahçe takımları dün istanbul şildi için karşılaştılar, beşiktaş ta vefa ile oynadı.
taksim stadyomu , mühim maç günlerine has bir manzara almıştı: her taraf lebalep dolmuş, incak yer bile kalmamıştı. tribünlerden birini fenerbahçe taraftarları, diğerini de galatasaray lehtarları işgal etmişler, daha müsabaka başlamadan evvel, bunlar gürültüye başlamışlardı. bir gece evvelki karlı havadan sonra yaz günlerini tanzir eden güneş, dünkü müsabakalara ayrı bir zevk ve letafet bahşetmişti.
zabıta, her hangi bir hâdiseye meydan vermemek için ciddî tedabir almış bulunuyordu. jandarma devriyeleri, polis ve inzibat memurları sahanın dört tarafını muhafaza altına almışlardı.
vefa ile beşiktaş arasında yapılan ilk müsabaka hitama erdiği vakit, günlerdenberi bu maçın dedikodusile meşgul olan bir kısım halkın heyecanı son haddine vasıl olmuştu. maçın neticesi hakkında bahis tutuşarnlar, hararetli münakaşa edenler ekseriyeti teşkil ediyor, sahada oyuncuları teşçi etmek için seslerini akort edenlerin gürültüleri de ta uzaklardan duyuluyordu.
nihayet takımflar sahaya çıktılar. iki taraflı tribünlerden yükselen sürekli alkışlar bir müddet devam etti. para atıldı, kale intihabını fenerbahçe kazandı. takımlar dizildiler.
galatasaray: avni burhan vahi suphi nihat mithat l. mehmet kemal muslih lâtif rebii
hakem, hamdi emin bey.
hakemin kısa bir düdüğü, oyuna başlama işaretini verdi, oyun başladı. bu mühim maçın sureti cereyanını , o hayhuy arasında aldığımız notlara bakarak yazıyoruz:
galatasaray, merkezden bir akın yaptı. top, fenerbahçe kalesine gidecek yerde avuta kaçtı. sarı kırmızılılar bunu takiben bir akın daha yaptılar. fenerbahçe müdafaası, bu akını da kesti, top bu seferde taca gitti. taçtan gelen top, cihad’ın kuvvetli bir şutu ile fener kalesine havale edildi, dışarı kaçtı.
fenerbahçe, bu ilk fırtınayı geçirdikten sonra soldan inkişaf eden güzel bir akın yaptı, suphi, fener muhacimlerinin ayağından aldığı topu, kaleciye geri pası vermek suretile attı; fakat o kadar biçimsiz bir şekilde attı ki, kaleci bunu tutamadı ve gol oldu. fenerliler, ilk golü bu suretle yaptılar.
bu hâdise, galatasaray müdafaasının aczini, ikinci dakikada meydana çıkarmış oldu. golden sonra fener’liler hücumlarına devam ediyorlar. alâettinin bir şutu dışarı kaçıyor. onuncu dakikaya kadar fenr’lilerin, ekseriyetle soldan menfez bulan hücumlarının devam ettiği görülüyor. anlaşılıyor ki galatasaray müdafaasının sağ tarafı bozuk. bundan sonra gala
on altıncı dakikada. galatasaray munu ğörüyoruz. maamafih fe tasaray’ın bir iki münferit hücu ner’lilerin vaziyete hâkim oldukları pek bariz, top ekseriyetle sarı lâcivertlilerin ayağında dolaşıyor.
on altıncı dakikada galatasaray sağdan güzel bir akın yapıyor, enfes bir şandel, fener kalesinin önüne iniyor, istifade eden yok. bu hâdise de galatasaray mühacimlerinin bugünkü aczini isbat ediyor. yirmi ikinci dakikada fenerbahçe soliçi, galatasaray muavinlerini, müdafilerini geçerek kaleye kadar yaklaşıyor, hafif bir vuruşla top ikinci defa olarak galatasary kalesine giriyor. maamafih bu golde kalecinin hatası pek bariz.
galatasaray’lılar, hücum ediyorlar. bir netice yok. otüzuncu dakika. fener’liler sağdan bir akın yaparlarken bir çarpışma neticesinde sağ açığın ayağı inciniyor, bunu dışarı çıkarıyorlar. hakem, otuz beşinci dakikada bir emre itaat etmediği için fikret’i de sahadan çıkarıyor, fener’liler dokuz kişi kalıyor, buna rağmen hücum ediyorlar. kırkıncı dakika. fenerliler sağdan akın yapıyorlar, alâettin kale önünde galatasaray müdafileri tarafından tevkif ediliyor, hakem penaltı cezası veriyor, üçüncü gol de bu suretle oluyor ve birinci devre böylece bitiyor.
ikinci devre başladığı vakit fener’liler 9 kişi ile sahaya çıkıyorlar. ilk dakikalarda galatasaraylılar hücum yapmak istiyorlar. fakat fener’liler, fazla gol yapmaktan vaz geçmişler, dokuz oyuncularile kalelerini müdafaa ediyorlar. bu münferit ve şuursuz akınlar yan yolda kesiliyor.
ikinci devreyi dakika dakika tesbit etmeğe lüzum yok. oyun şuursuz bir şekil alıyor. galatasaray ne kadar fena oynamak lâzımsa o kadar fena oynıyor. nihat merkez mühacim mevkiine, mehmet salim muavin hattına geçiyorlar, fakat şuursuzluk gittikçe artıyor.
fener’liler, ayaklarına geçen topu sağa sola atarak tehlikeden kurtulmak istiyorlar. oyunun sonları yaklaşıyor. fener aleyhine bir frikik. galatasaray, kırk bir buçuk maşaallah diyeceğimiz yegâne sayısını kırk bir buçuğuncu dakikada bu frikikten yapıyor ve biraz sonra oyun böylece hitam buluyor.
maçtan sonra dedikodu: galip ve mağlûptakım kaptanları ne diyor
zeki ile nihat... muharririmize neler anlattılar?
galatasaray - fenerbahçe müsabakasının verdiği netice, bilhassa bu maçta galatasaray takımının oynadığı oyun etrafındaki dedikodular hâlâ devam etmekte, muhtelif şekilde tefsir edilmektedir.
biz, o müsabakanın sureti cereyanını bu sütunlarda hikâye ederken galatasaray takımının muvaffakiyetsizliğine âmil olan bazı noktaları tesbit etmiştik. bu hakikatı bir de iki takımın kaptanlarının lisanından öğrenmek istedik. galip takımın kaptanı zeki beyle görüştüğümüz zaman, fenerbahçe takımının kaptanı takımının galibiyetindeki sırları bize şu suretle izah etti.
« - bir takımın muvaffakiyet sırlarından en birincisi takımın muntazam bir halde teşkil edilmesidir. her mevkide oynıyacak oyuncuyu seçmek ve bunlara ayni mevkide muntazam antrenmanlar yaptırmak, hülâsa takımı kompuze bir hale getirmek lâzımdır. biz iki üç senedir, oyuncularımızın muhtelif esbap dolayısile takımdan ayrılmaları yüzünden bunu yapamıyorduk ve her maçta başka başka oyuncular ile takım yapmıya mecbur oluyorduk; ve daima kaybediyorduk, şunu da söylemek lâzımdır ki, biz, hiç bir vakit bu seneki kadar muntazam bir şekilde çalışmadık.
bu sene, lik maçlarından iki üç ay evvel takımımızı tesbit ederek haftada üç gün muntazam bir metot dahilinde çalışmıya başladık. takıma bir çok genç oyuncular almıştık. bunlara ayni zamanda nazariyat ve teknik kabiliyetlerini arttırmak için dersler verdik. bu kadar çalıştıktan sonra kazanmamak için artık bir sebep kalmamıştı.
galatasaray takımının niçin bu kadar fena bir oyun oynadığını soruyorsunuz. bunun sebebi aşikârdır. onlar da, bizim iki üç sene evvel düşdüğümüz vaziyete düşmüşler, yani bir türlü muntazam bir takım teşkil edememişlerdir. galatasaray’lı oyuncular çok çalışmıştır. fakat bu ferdî idman kabiliyetlerini artırmıştır. muntazam ve kompuze bir takım tesbit edip te bunun üzerinde işlemediklerinden teknik noksanları hemen kendini göstermiştir. şunu da ilâve etmek isterim ki galatasaray takımında maalesef bir disiplinsizlik görünmektedir, bu çok mühim bir haldir.
cuma günü yaptığımız müsabaka, galatasaray-fener maçlarının en tatsızı, en zevksizi olmuştur. biz ikinci devrede defans tarzını kabul etmitik. ilâve etmek isterim ki bu tarzı bir ıztırar neticesi olarak kabul ettik. bu ıztırarın ne olduğunu bilirsiniz. yoksa hiç bir vakit bu sistem iyi bir futbol oynamak usul değildir»
nihat bey ne diyor?
ayni mesail etrafında nihat beyle de görüştüğümüz zaman, nihat beyin bu dedikodulu mevzu etrafında çok yüreği yanık olduğunu gördük.
bakınız, nihat bey ne diyor:
« - cuma günkü kadar fena bir oyun oynadıktan sonra mağlûbiyetin bu derecesine şükretmtk lâzımdır. galatasaray takımının niçin bu vaziyete düştüğünü soruyor sunuz. bunu izah etmek için iki kelime kâfidir: takımda itaatsizlik vardır, disiplin yoktur.
oyunculardan bir çokları kendilerini devaynasında görüyorlar, kimseyi beğenmiyorlar, hiç bir tavsiyeye, ihtara kulak asmıyorlar. takımın ıslah edilmesi bir zaruret halini almıştır. bunu yapmak için de bu gibileri takımdan atmak lâzımdır. maalesef bu gibi ahvalde bir tarafı memnun eden hareketler, diğer bir tarafı müteessirde bir tarafı memnun eden hareketler, diğer bir tarafı müteessir etmektedir. inzibatsızlık, her işimize mâni teşkil etmektedir.
itaate alışmıyan, söz dinlemiyen oyuncular mevcut oldukça bizim takımı ıslah etmiye de imkân yoktur. mağlûbiyet fena bir şeydir, itiraf ederim ki bu feci zaviyeti yukarıda izah ettiğim intizamsızlık doğurmuştur, başka ne söyliyeyim, yaranın en mühim kısmını işte size anlattım.»
iki takım kaptanının söyledikleri bu sözler dikkat ve ibretle okunmıya, tetkik edilmiye değer mahiyettedir. sade galatasaray ve fenerbahçe kulüpleri için değil, bilûmum spor teşekküllerimiz için bu sözleri nbüyük bir kıymeti vardır. son maçın verdiği netice ve bunun meydana çıkardığı hakikat, spor işlerimizi idare edenlere bir ibret misali olmalıdır.
29 teşrinievvel (ekim) 1932 tarihli türkspor dergisinden;
en güzel gol!.
müsabakamıza gönderilen güzel gollerin neşrine devam ediyoruz.
*
929 - 930 istanbul şilt dömi final
stadyüm heyecandan gürlüyor, henüz oyunun 20inci dakikası olduğu halde galatasaray 1 0 mağlup vaziyetinde bulunuyor ve bu günkü berbat oyunu ile, mukabele etmeğe çırpınıyor fakat beyhude fenerin tazyik çemberi giitkçe daralıyor...
işte felâket.
fenerin ateşin sol içi o yüksek oyuncuayağına ilişen topla galatasarayın bütün muavin müdafilerini atlatmış ve avninin bile kıpırdamasına meydan vermeden topu galatasaray kalesine tıkmış. bu gol galatasarayı perişan etmiş ve fenerin oyuncusu kalmasına rağmen hasmına faik bir oyun oynamasını intaç etmiştir.