mısırla yapığımız dört millî maçta yer alan futbolcularımzdan şimdi futbolu bırakmış yahut antrenörlüğe geçmiş veya hâlen futbol oynadığı halde millî kadroda bulunmayan kıymetlerimizden o maçlara ait hâtıralarından birini nakletmelerini istedik. aşağıda bu maçlarda yer alanlardan beşinin hâtırasını bulacaksınız.
bülent esel
«mısır'a karşı üç milli maç oynadım. atina'da bir gol atmıştım. ankara'da ise ili tane... ankara maçında sağiç erol'dan çok güzel bir pas aldım, onsekize daldım ve sıkı bir şutla ilk golü yaptım. lefter'in 2'nci golünden sonra turgay çok uzun bir degaj yapmıştı. onu da onsekiz dışında yakaladım. santrhafa çalım atıp ceza sahasına dalınca şutumu çektim. baktım üçüncü gol olmuştu.»
mısırla yapığımız dört millî maçta yer alan futbolcularımzdan şimdi futbolu bırakmış yahut antrenörlüğe geçmiş veya hâlen futbol oynadığı halde millî kadroda bulunmayan kıymetlerimizden o maçlara ait hâtıralarından birini nakletmelerini istedik. aşağıda bu maçlarda yer alanlardan beşinin hâtırasını bulacaksınız.
bülent eken
13.5.1949 da atina'da 3-2 galip geldiğimiz maçta oynayan galatasaraylı bülent eken anlatıyor: «maçı yunanistan gibi bir memlekette oynuyorduk. ne yapıp yapıp kazanmamız lazımdı. mısır santrforu, forvetleri'nin yegâne şut atanıydı. çok da çabuktu. kendisine güç yetişiliyordu. o zaman futbol federasyonu fahri reisimiz ulvi bey saha kenarından bana bazan bağırıyordu «seni hep geçiyor» diyordu. köşede bir fırsat düştü. biraz sertçe çıktım. o tehlikeli oyuncu sakatlanarak sahayı terk etti. 2-1 galip vaziyetteyken ölü bir topun üzerinden geçeyim dedim. dönüp bir de baktım ki top ağlarımızda 2-2 berabere olmuştuk. çok şükür ki, şükrü 3 üncü golü yaptı ve galip geldik.»
bendeki kaynaklarda istanbulspor'lu erdoğan dağdelen'in yerine galatasaray'lı naci özkaya, beşiktaş'lı şükrü gülesin'in yerine de galatasaray'lı isfendiyar açıksöz girmiş gözüküyor.
kadrolar;
mısır: yehia emam, abdel aziz hammami, ali, osman, helmi abdul maati, hanafi bastan, sindi, foad, el sayed el dhizui, awad, toto.
beden terbiyesi umum müdürlüğü futbol federasyonundan bildirildiğine göre, 12 mayıs 1949 tarihinde atina’da başlıyacak olan akdeniz futbol şampiyonasına iştirak edecek millî futbol takımımız, 2 mayıs 1949 tarihinden itibaren kampa alınacaktır. milli takıma :
galatasaray kulübünden : naci özkaya, musa sezer, bülent eken, gündüz kılıç, muzaffer tokaç, isfendiyar açıksöz,
beşiktaş kulübünden : hüseyin saygın, şükrü gülesin, bülent esel, ali ihsan,
fenerbahçe kulübünden : cihat arman, ahmet erol, salâhattin torkal, fikret kırcan, erol keskin, lefter küçükandonyadis.
akdeniz kupasına iştirak eden millî takımı teşkil eden futbolcuların ilk kafilesi bugün 17 de kalkacak ingiliz uçağiyle atinaya gidecektir. bu kafile, futbol ajanı sedat taylanın idaresinde gündüz, naci, musa, isfendiyar, muzaffer, şükrü, ali ihsan, bülentten müteşekkildir.
ikinci kafile yarın saat 10 da bir çek uçağiyle gidecektir. akdeniz kupası maçlarının programı şöyle tanzim edilmiştir:
12 mayıs türkiye - mısır 15 mayıs türkiye - yunanistan 18 mayıs mısır - italya 21 mayıs türkiye - italya 22 mayıs mısır - yunanistan 25 mayıs italya - yunanistan.
günlerdenberi dedikodu mevzuu olan milli futbol takımımızın doğu akdeniz futbol şampiyonasına iştiraki meselesi nihayet halledilmiş ve kulüplerle federasyon arasındaki anlaşmazlık, ortadan kalkmıştır.
varılan anlaşmaya göre, milli takımımız pazartesi ve salı günü iki kafile halinde atinaya gidecek, mısır ve yunan takımlarına karşı esas kadrosile oynadıktan sonra beşiktaş ve galatasaraylı futbolcular tayyare ile tekrar geri dönüp charlton maçlarına yetişeceklerdir. son maç olan italyan (b) millî takım maçına ise, atinada kalan yedi fenerbahçeli oyuncu, diğer klüplere mensup oyuncularla takviye edilerek (b) millî takımı namı altında çıkacaktır.
beşiktaş ve galatasaraylı futbolcuları geri getirmek için beşiktaş idarecilerinden sadri de atinaya gitmektedir.
salı akşamından itibaren başlıyan kampa girmiş bulunan milli takım futbolcuları, ilk idmanlarını dün sabah vefa stadında yapmışlardır. fenerbahçe antrenörü moolley tarafından çalıştırılan futbolcuların; basın kupası maçlarında sakatlananları idmana çıkarılmamış ve cumartesi, pazar günleri iki sıkı maçın olduğu gözönünde tutularak antrenman hafif yapılmıştır. antrenör moolley daha ziyade futbolculara taktik öğretmiştir.