not : ismin yanındaki rakkam o oyuncunun millî takımda kaçıncı oyunu olduğunu gösterir.
orta avrupanın en kuvvetli takımlarından biri olan avusturya takımı ile yaptığımız bu maç müsavi bir şekilde cereyan etmiştir. takımımız canlı oyunu sayesinde topla fazlaca oynmayı itiyad edinmiş olan misafirlere sayı fırsatı vermemişdir. ilk devre golsüz berabere bitmiştir.
ikinci devrede takımda yapılan değişiklikle oyuna başlandı. takımın forveti ilk haftayımdakinden fena çalışıyor. halit aksıyor. ne reha ne şükrü tehlikeli olabilecek bir oyun oynayabiliyorlar. bütün akınlarımızı fikret vasıtasiyle yapmağa uğraşıyoruz avusturyalıların baskılarını arttırdıkları sırada boş kalan solaçıkları takımının galibiyet golünü yapmağa muvaffak oluyor. avusturya kalecisi rehanın iki güzel şutunu kurtarmak suretile ile takımını mağlûbiyettendeğilse bile beraberlikten kurtardı.
takımda naci, bülent. hüseyin hattı iyi çalışmış, fikret, reha, zaman zaman şükrü rakip kale için tehlikeli olmuşlardır. yediğimiz golda müdafaanın hatası vardı. federasiyon erkânı biraz daha bitaraf hareket etmek sureti ile çok daha kuvvetli bir takım yapabilirlerdi.
hakem maçı iyi idare etmek sureti ile gerek oyuncuların, gerekse seyircilerin sevgisini kazandı.
dip not: maç anlatımları 1949 yılına ait olduğundan kitaptaki anlatım aynen buraya aktarılmıştır.
dip not2: kadrolarda bazen 11den fazla futbolcu ya da aynı futbolcunun 2 kere yazıldığını görebilirsiniz. aynı oyuncular maç içinde mevki değiştirdiklerini, 11den fazla oyuncularda oyuna sonradan girdiklerini göstermektedir.
avusturya: walter zeman (rapid wien), karl kowanz (admira wien), ernst franz hermann happel (rapid wien), leopold mikolasch (austria wien), ernst ocwirk (austria wien), siegfried joksch (austria wien), ernst melchior (austria wien), wilhelm hahnemann (wacker wien), theodor wagner "turl" (wacker wien), ernst stojaspal (austria wien)(46' jozef stroh (austria wien), alfred körner (rapid wien)
vefa'nın efsanelerinden galip haktanır ile yapılan röportajdan..
30 mayıs 1948'de ilk kez a milli olduğunu hatırlatıyoruz. istanbul'da avusturya'ya 1-0 kaybedilen maçta yer alan galip haktanır'ın takım arkadaşları da enteresan: cihat arman, murat alyüz, vedii tosuncuk, selahattin torkal, naci özkaya, bülent eken, hüseyin saygun, fikret kırcan, galip haktanır, reha eken, şükrü gülesin, lefter küçükandonyadis, halit deringör. neredeyse türkiye'ye ait bir futbol tarihinin ilk önemli satırları. "bu kadronun içinde yer almak nasıl bir duyguydu?" diye soruyoruz bu kez. "uzun bir süreden, yanılmıyorsam 11 sene sonra yapılan ilk milli maçtı.
bir futbolcununu en büyük arzusu milli takım'da oynamaktır. maça çıkarken heyecandan bacaklarımız titriyordu. milli marşı dinledikten sonra heyecanımız daha da arttı ve müsabakayı o heyecanla bitirmeye çalıştık. hepimiz zaten çok iyi arkadaştık. hatta ben reha'yla bülent'le her zaman konuşurum. hiçbiriyle kötü bir hatıramız yoktur" cevabı üzerine aynı oyuncuların değişen sistemlere rağmen bugün sahada olmaları durumunda neler yapabileceklerini merak ettiğimizi söylüyoruz.
reha eken’in futbolculuğunun en verimli dönemi ikinci dünya savaşı nedeniyle on bir yıl milli maç yapılmayan sürecin sonlarına denk gelmişti. bu nedenle milli formayı sadece dört kez giyebildi. buna rağmen attığı altı golle maç başına bir buçuk gol gibi kırılması çok zor bir rekor kırdı: “on bir yıl aradan sonra ilk milli maç mayıs 1948’de avusturya ile istanbul’da oynanacaktı. nasıl heyecan duyduğumu anlatmanın imkânı yok. büyükada’da kampa girdik. gece saat üçte seyirciler stada gitmişti. çok büyük bir talihsizlik eseri 1-0 yenildik. ilk haftaymda ben yoktum. devre arasında atletizm pistinde yürürken fenerbahçe’nin eski sağ beki yaşar fazıl ağabeyin ‘reha’yı alın!’ diye bağırdığını duydum. nitekim ikinci haftaymda oyuna girdim. avusturya’nın zeman diye harika bir kalecisi vardı. deniz tarafındaki kaleye hücum ediyorduk. bir top geldi, vurdum kafayı. zeman bir direkten öbür direğe uçup topu aldı. lefter, ‘niye vermiyorsun topu vre?’ dedi. ‘görmüyor musun, adam nasıl aldı topu,’ dedim ama belki ona versem gol yapacaktı. maç 1-0 bitti. ardından yine inönü stadında türkiye-yunanistan maçı vardı kış aylarında. galatasaray’dan yedi kişi kadrodaydı. o maçı 2-1 kazandık, iki golü de kafayla ben attım. israil’de 5-1 kaybettik, tesadüfen o golü ben attım. sonra turgay şeren’in ilk milli olduğu iran maçını 6-1 kazandık, üç golü ben attım.”
bu olaydan sonra milli futbolcuların antrenmana katılma izni çıktı. böylece rahatlamıştım; artık perşembe günü izne çıkıyor, pazartesi günü birliğime dönüyordu. yunanistan maçına hazırlık olmak üzere iki takım şeref stadı’nda maç yaptık. son dakikada bana genelkurmaydan türkiye haricine çıkma izni verilmediğinden yunanistan kadrosundan çıkarıldım. yirmi gün sonra askerlik görevimi tamamlamıştım. yunanistan maçını oynadıktan sonra yurda dönen millî takımla avusturya maçına hazırlanmak üzere büyükada’da kampa girdik. ikinci dünya savaşı yüzünden türkiye’de 1938 yılından beri milli maç oynanmıyordu. on yıl aradan sonra yapılacak maç hepimizde büyük heyecan yaratmıştı. bu karşılaşma aynı zamanda 1947’de açılan inönü stadı’ndaki ilk milli maç olacaktı. 30 mayıs 1948’de yapılan maça cihat, murat, vedii, selahattin, bülent, çengel hüseyin, küçük fikret, galip, şükrü, lefter, halit tertibiyle çıktık. o zamanlar avrupa’nın en iyi takımlarından biri olan avusturya’ya kafa tuttuk ancak talihsizce yediğimiz bir golle 1-0 kaybettik.
istanbul'da avusturya maçı için bilet almak mesele oldu!
avusturya maçı mesele oldu!
istanbul, 29 (telefonla) — yarın yapılacak olan türk - avusturya millî maçları münasebetiyle dün ve bugün cereyan eden hâdiseler yüzünden zabıta olağanüstü tedbirler almıştır.
bu arada erken saatlerden itibaren stada giden yollar tutulacak, bileti olmıyanlar stad civarına bırakılmıyacak ve saat 17 de başlıyacak maç için sabahın sekizinde kapılar açılacaktır.
öte yandan bilet satışları kısa bir müddet zarfında bitmiş olması ve biletlerin karaborsaya intikal ederek beş liralık bir biletin 40-50 liraya kadar satılmakta olması sebebiyle nâhoş hâdiseler bugün de devam etmiş, yüzlerce kişi beden terbiyesi bölge müdürlüğünün beyoğlundaki binasını çevirmiş ve biletlerin karaborsaya intikal ettirildiğinden dolayı protesto makamında memurların içeri girmesine mâni olmuşlardır. bundan başka dün üç gencin, stadın demir parmaklıklarını testere ile kestikleri görülmüş ve içeri girmek maksadiyle bu işi yaptıklarını söylemişlerdir.
bugün karaborsacılardan bir kısmı yüksek fiyatla bilet satarken yakalanmış. 30 bilet müsadere edilmiş ve savcılığa teslim olunmuşlardır.
dünkü hâdiseler arasında futbol federasyonu umumi kâtibi ulvî yenal otomobilin taşlanması ve kendisinin tecavüze uğramasına sebep olmuştur. yenal müşkülâtla zabıta tarafından kurtarılmıştır, öte yandan maçın tafsilâtı sait çelebi tarafından ve istanbul teknik üniversitesi radyosundan naklen ankara radyosuna verileceği ve bu suretle bütün yurda yayınlanmasının sağlanacağı söylenmektedir.
türk millî takımı söyle teşekkül etmiştir: cihat - murat - vedii, naci - bülent, hasan - fikret - sal+ahattin - şükrü, lefter - halit.