mehmet yüce'nin türk futbol tarihi - birinci cilt: osmanlı melekleri adlı kitabından;
1903 senesinde futbolla ilgili ilk eyleme 17 eylül’de rastladık. istanbul’da bulunan h.m.s. harrier’in association olmuş (birliğe katılmış) takımı james la fontaine’nin kadıköy’ünden beş gol yiyip karşılığında sadece bir gol atabildiği haberi var gazetede. sonrasında da aynı takım gazetelere oldukça ilginizi çekecek bir ilan veriyor:
“harrier’s thurstonians, futbol kulüpler birliği’ne bağlı bütün kulüplere futbol maçı yapmak için meydan okumaktadır.”
h.m.s. harrier gazete ilanları ile kendine bir rakip buldu mu bilemiyorum.
(...)
gazeteleri taramaya devam ettiğimde h.m.s. harrier’in gazete ilanları ile sonuç almış olduğunu gözlüyorum. 20 aralık pazar günü moda ile hususii mahiyette bir müsabaka yapmış. ancak sonucunu yazmamış gazete.
dağhan ırak'ın "hükmen yenik!: türkiye'de ve ingiltere'de futbolun sosyo-politiği" kitabından;
türkler futbolla tanışıyor
her ne kadar izmir, günümüz türkiyesi topraklarında futbolun oynandığı ilk yer olsa da müslüman türklerin futbolla tanışması daha ziyade istanbul’da gerçekleşir. belki bu dönemde izmir, istibdatın etkilerinden daha uzak ve futbolla da daha içli dışlı olduğu için türklerin futbola girişi adına daha uygun bir yer gibi gözükebilir. ancak futbolun türkiye’ye britanyalılar tarafından getirildiği ve ilk olarak bu ülkenin tüccarları tarafından oynandığı düşünüldüğünde, osmanlı türkleri arasında futbola erişimi olanların ancak ingilizce bilen ve britanyalılarla iş ilişkisi olan bir elit grup olduğu anlaşılır. böyle bir türk elit, söz konusu tarihte izmir’de bulunmamaktadır. ege burjuvazisi büyük oranda rumlardan ve diğer gayrimüslimlerden oluşmuş, türkler genelde tarımla uğraşmışlardır. dolayısıyla izmir’deki türklerin britanyalılar ile teması son derece sınırlıdır. bu genellemenin dışında tutulabilecek, izmir amerikan koleji öğrencileri gibi gruplar ise 1900’lerde futbol oynamayı denemiş ama yerel yönetimin baskısıyla okullarında ceza almaktan kurtulamamışlardır.
diğer yandan istanbul’da futbol, izmir ve selanik’tekine kıyasla geç başlamasına rağmen, organizasyon anlamında çok daha hızlı mesafe katetmesini şöyle açıklayabiliriz: izmir ve selanik’te futbol ortaya çıkmadan önce güçlü bir spor kültürü zaten mevcuttu. futbol şehre geldiğinde panionya ve apollonya örneklerindeki gibi yerel organizasyonların içine katıldı. şehre futbolu getiren britanyalılar onun organizasyonuna çok fazla karışamadı. dolayısıyla, britanya’da kupa ve lig usulü futbol organizasyon sistemi yerine antik yunan geleneklerine dayanan olimpiyat benzeri spor organizasyonları baskınçıktı. yine de futbolun türkiye’deki öncülerinden james lafontaine izmir'den istanbul’a geçmeden hemen önce, 1899'da bir lig kurmayı başardı ve bu lig cumhuriyet kuruluncaya kadar oynandı. tabii bu esnada izmir’deki ilk futbol maçından beri tam yirmi beş senenin herhangi bir lig olmadan geçtiğini görmek gerekir.
lafontaine, izmir’deki spor kültürünün olmadığı istanbulda, horace armitage ile beraber çok daha organize bir lig sistemi kurmayı taşardı. istanbul'daki koşullar lig kurmaya çok daha uygundu ve britanyalılar yerel müdahale olmadan hemen bir lig oluşturdu. bu sırada şehrin ilk futbol kulübü cadi-keu (kadıköy) kurulalı daha bir yıl olmuştu. bu kulüp, armitage ve lafontaine tarafından rum gençlerinin katılımıyla ortaya çıkmıştı. moda, elpis, imogene gibi kulüpler cadi-keu'ü izledi.
konstantiniye futbol ligi 1903’te bu dört kulübün katılımıyla düzenlendi. ilk ligin şampiyonu britanya büyükelçiliği'nin gemisinin takımı imogene oldu. takıma, lige katılan her oyuncudan toplanan 27 kuruşluk katılım bedeli karşılığı ingiltereden getirtilen şilt takdim edildi. şildin on yıl sonunda en çok şampiyonluğu olan takıma armağan edilmesi planlanmıştı.
dipn not: cadikeuy'un siteye kayıtlı en eski maçına yazdım.
türkiye futbol federasyonu ''türk futbol tarihi 1904-1991 (cilt 1)''
istanbul’un ilk futbol kulüpleri
istanbul’da ilk futbol kulüpleri de yine ingiliz ve rumlar tarafından kurulmuştur. 1902 yılında james lafontaine ile horace armitage’in ingiliz ve rum gençleriyle birlikte kurdukları “cadi-keu football clup (kadıköy futbol kulübü)” istanbul’un ilk kulübü olma özelliğini taşır. 1903 yılında üyeler arasında baş gösteren anlaşmazlık nedeniyle ingilizler bu kulüpten ayrılmışlar ve “moda football clup (moda futbol kulübü)”u kurmuşlardır. 1904 yılında kadıköylü rumlar tarafından “elpis” adı altında yeni bir takım ortaya çıkarılmış, bunu da ingiltere sefarethanesi’nin gemisi “ımogene”in, aynı adı taşıyan futbol takımının ortaya çıkışı izlemişti.
not: cadikeuy'un siteye kayıtlı en eski maçına yazdım.
türkiye futbol federasyonu ''türk futbol tarihi 1904-1991 (cilt 1)''
kadıköy futbol kulübü
istanbul’un ilk futbol kulübü olarak 1902 yılında james lafontaine ve arkadaşları tarafından kuruldu. kadrosunda ingiliz ve rum futbolcular bulunuyordu. forma rengi düz beyaz olup, göğsünün sol yanında kırmızı bir kalp şekli üzerinde beyaz renkte latin harfleriyle “c” bulunuyordu. kulüp, bir ingiliz adı altında kurulmuş bulunduğundan “cadi-keu football clup” adını taşıyordu.
ilk türk futbolcusu fuad hüsnü (kayacan) bey de bu takımda bobby takma adıyla oynamış, daha sonra da büyük hasan ve dalaklı hüseyin gibi türk futbolcularının bu takımda yer aldıkları görülmüştür. kadıköy futbol takımı, 1905-1906 ve 1906-1907 sezonlarında arka arkaya iki kez istanbul futbol ligi şampiyonu olmuştu.