o zaman futbolla çok fazla ilgim yoktu. koyu gençlerli olan abimin gün boyu süren baskısı sonucu akşam maçı izlemek üzere televizyon karşısına geçmiştim. gençlerbirliği'nin kupayı almasını çok istiyordum haliyle. maçın daha 6. dakikasında samuel johnson ile fenerbahçe öne geçince moralim bozuldu ama gençlerbirliği maçı bırakmadı ve 13'de marcel kibemba m'bayo ve 54'de ümit karan gençleri öne geçirdi. tam rahat bir nefes almışken 67'de bernt kennet andersson skoru tekrar dengelemişti. maç iyice heyecan dolu bir hal almıştı. maç 2-2 bitti. tabi bu arada sürekli abimle telefonda kritik yapıyoruz :) uzatmalarda da gol gelmeyince maç penaltılara kaldı. penaltılarda çok fazla heyecan yaşamadık çünkü fenerlilerden sadece milan rapaic gol atabilmişti...
gençlerbirliği: patrick j. hortentia nijs, maimane alfred phiri (dk. 68 mustafa gönden), ismail güldüren, tolga doğantez, mehmet şimşek (dk. 114 ismail doğan), thomas gregor zdebel, ümit karan, andre kona n'gole, beyhan sümer, marcel kibemba m'bayo (dk. 91 serkan balcı), ferdi tatlı
teknik direktör: samet aybaba
fenerbahçe: rüştü reçber, ogün temizkanoğlu, mustafa doğan, zoran mirkovic, haim michael revivo (dk. 79 milan rapajc), elvir baljic "elvir baliç" (dk. 101 niyazi serhat akın), nikola lazetic, abdullah ercan, bernt kennet andersson, samuel johnson (dk. 105 yusuf şimşek), misko mirkovic
teknik direktör : mustafa denizli
goller: dk. 6 samuel johnson, dk. 67 bernt kennet andersson (fenerbahçe), dk. 13 marcel kibemba m'bayo, dk. 54 ümit karan (gençlerbirliği) + (penaltı atışları) milan rapajc (fenerbahçe), andre kona n'gole, thomas gregor zdebel, ismail güldüren, tolga doğantez (gençlerbirliği)
sarı kartlar: dk. 36 samuel johnson (fenerbahçe), dk. 43 thomas gregor zdebel, dk. 72 beyhan sümer, dk. 103 mustafa gönden, dk. 108 ferdi tatlı (gençlerbirliği)
maçı izlemek için kayseri'ye gitmiştim. hele şu sıralar neredeyse hafta sonları bile kendime ayırabildiğim zaman kısıtlıyken o zaman, fakülte günlerimde, hafta içi kayseri'ye gitmeye fırsat bulmuştum. hoş bir anıydı benim için.
kayseri'de o gün çok yağmur yağıyordu. yanıma şemsiye ya da kapüşonlu bir mont da almamıştım. bilet kuyruğunda sırılsıklam olmuştum resmen. her yerimden şıpır şıpır sular damlıyordu. çok komik bir görüntüydü. neyse ki final de güzel geçmişti. çok zevkli bir maçtı. 2-2 olduktan sonra iki takım da biraz rölantiye almışlardı oyunu ama pozisyonu bol bir maçtı hatırladığım kadarıyla. penaltılara gelen kupa zaferi her türlü yorgunluğa ve yağmura rağmen büyük bir haz duygusu yaşatmıştı bana.
maçın ertesi günü ömer üründül'ün milliyetteki yazısı şöyleydi:
"ömer üründül
türkiye kupası finalinde heyecanlı ve zevkli bir mücadele izledik. sonuçta gençlerbirliği penaltılarla kupayı müzesine götürdü. fenerbahçe’nin dün gece en büyük hücum silahı yüksek toplar ve frikiklerdi. çünkü maç boyunca kolektif bütünlük ve organize ataklar sahaya yansımadı. önce bir ölü toptan johnson ile erken skor avantajı yakalandı. kısa süre bu golün moraliyle kontrolü elde tuttular. ancak gençlerbirliği’nin başarılı bir sol kanat bindirmesi sonucu skora denge geldi. devre sonuna kadar ataklar karşılıklıydı. ama gole yakın iki pozisyon fenerbahçe’den geldi. aslında andersson kafayla ve vücudunu kullanarak uzun toplarda rakip defansın dengesini bozup hataya zorluyordu. ogün ise alışılmış depar kulvarlarına giriş çıkışları yapamadı. balic de andersson’a yaklaşmayı bir türlü akıl edemedi. her aldığı topu bir asist dışında gereksiz şutlara dönüştürdü. ikinci yarıda gençlerbirliği öne geçti. bundan sonra fenerbahçe bütün riskleri göze aldı ve beraberliği yakaladı. ilk defa lazetiç tarafından bir sağ kanat bindirmesi şekillenince, andersson ile beraberliği buldular. 120 dakikanın sonuna kadar karşılıklı ataklarla geçti. ama tehlikeli pozisyonlar yine fenerbahçe’den geldi. hepsi de genelde yüksek toplardan oluştu. bu arada bizce fenerbahçe’nin defans bloku başarılıydı. yenen ikinci golde mirkoviç zamanlama hatası yaptı. ama bunun dışında pres rahatsızlığı olan bir takımda defans bloku ancak bu kadar görev yapabilir. fenerbahçe penaltılarda kupayı kaybetti. tabii ki iyi bir futbol oynamadı. ama maçın geneline baktığımız zaman yenen goller dışında gençlerbirliği’nin pozisyonu yok. fenerbahçe’nin hazırlanmış pozisyonları yoktu, ama ciddi beş gollük fırsatı vardı. yine de gecenin yıldızı patrick’i aşamadılar. gençlerbirliği hırslı ve disiplinli bir futbol sergiledi. son haftalardaki başarısız gidişat, tabii ki sahaya zaman zaman yansıdı. bilhassa orta sahanın hücuma desteği çok kısır kaldı. buna rağmen istediklerini elde ettiler. tabii ki, başta patrick sayesinde. bir bakıma maç içindeki mükemmel kurtarışlarına iki de penaltıyı ekleyerek kupayı aldı götürdü. kupada önce beşiktaş’ı sonra fenerbahçe’yi deviren samet aybaba’yı da kutlarız. hakem ali aydın, birkaç hatası dışında genelde başarılı bir yönetim gösterdi.
ayrıca karşılaşmaya belediyenin 1991 model körüklü ıkaruslarıyla gidilmiştir. 320 kilometre o külüstürlerle çekilmiştir. oturan 36, ayakta 144 kapasiteli araçla yolculuk ilginçtir. ama kupa her şeyi unutturmuştur.
ilk basımı 2003 yılında olan tanıl bora'nın "ankara rüzgarı: gençlerbirliği tarihi" isimli kitabından;
11 nisan 2001'de kayseri'de oynanan kupa finaline, ankara'dan kulübün kiraladığı belediye otobüsleriyle ve kendi imkânlarıyla bini aşkın gençlerbirliği taraftarı gitti. üstü açık kale arkasında yağmurdan sırılsıklam vaziyette takımlarını hiç susmadan destekleyen taraftarlar, o günü hiç unutmayacaklardır.
final maçında gençlerbirliği'nin kadrosu şöyleydi: patrick - tolga, beyhan, ismail güldüren - m'bayo (serkan), ferdi, thomas, phiri (mustafa), mehmet (ismail doğan) - ümit karan, kona. maça kötü girildi. 6. dakikada johnson'un kafa golüyle 1-0 mağlup duruma düşüldü, hemen arkasından iki net pozisyonu patrick kanatlanarak engelledi. derken, 13. dakikada ilk organize atakta, soldan akan mehmet şimşek'in ortasını ön direkte "tipleyen" m'bayo'nun beraberlik golü çevirdi maçı. ilk yarının son yarım saatini gençlerbirliği domine etti. ve ikinci yarının onuncu dakikasında, kona'nın sağdan ortası fenerbahçe defansından aşınca arka direkte topu kontrol eden ümit karan kaleci rüştü'nün altından yuvarladı: 2-1! ama gençlerbirliği, fenerbahçe'nin yüklenişi karşısında oyunu kontrol edemedi ve 67. dakikada anderson'un golüyle maç 2-2'ye geldi. gerisi, yarı final maçındaki gibiydi. iki takım da bir hamle yapmadan, yapamadan geçirdiler kalan vakti ve uzatmaları. penaltılar yaklaşırken, gençlerbirliği'nde, "sorular bildiği yerden gelen" bir öğrencinin güveni vardı sanki... taraftarlar artık sadece "kupa bizim olacak!" diye bağırıyorlardı...
kona, thomas, ismail güldüren, yine tereddütsüz attılar penaltıları. maçtaki kritik kurtarışlarıyla takımın direncini yükselten patrick nijs, önce ogün'ün köşeye giden sert penaltısını yaylanarak kurtardı, sonra da serhat'ın zayıf vuruşunu... ertesi günkü gazetelerde adı, "kayseri patriği" olacaktı! gençlerbirliği'nin dördüncü penaltısına sıra gelmişti ve bunun gol olması halinde beşinci penaltıya gerek olmayacaktı. tıpkı yarı finaldeki gibi. ve tıpkı yarı finaldeki gibi yine tolga geldi topun başına. bu kez "fantezisiz", dümdüz, sert bir şutla ilan etti: gençlerbirliği şampiyon! kupa-bizim-ol-muştu...!
bu kupa, 14 sene önce, 1986/87'de kazanılan türkiye kupası'ndan daha "ağır" bir kupaydı sanki... 1986/87'de gençlerbirliği biraz "aradan" sıyrılmıştı; görece kolay rakiplerle oynamış, büyüklerden" sadece trabzonspor'u elemişti. bu seferki kupa ise hem beşiktaş hem fenerbahçe safdışı bırakılarak kazanılmıştı. üstelik, futbolun endüstrileşme düzeyinin, takımlar arasındaki dengesizliğin çok daha fazla arttığı bir zamanda... 2000/2001 kupası, gençlerbirliği'nin yüksek hedeflere yönelmesinin bir işaret fişeği sayılmalıydı...
marcel kibemba m'bayo... fener'i penaltılarla yendiğimiz türkiye kupası finalinde ilk gölümüzü atmıştı. hızlı, ufak tefek bir kanat oyuncusu. iyi niyetliydi. ersun yanal döneminin (2002-04) kıdemli yedeğiydi.
gençlerbirliği teknik direktörü samet aybaba, 08.01.2000 - 11.04.2001 tarihleri arasında toplam 52 maçta -5 tanesi türkiye kupası- görev aldı ve bu maçlarda 27g, 8b, 17m aldı. başarı oranı % 57.05 idi.
müthiş final nefesleri kesti.g birligi 2 yarı öne gecti.sarı lacivertli takım pes etmedi.penaltılarda patriçk devleşti.başkent ekibi müzesini süsledi.
gençlerbirligi teknik direktörü samet aybaba istifa ettigini acıkladı.
1,5 yıldır başkent ekibinde cok iyi işler yaptıklarını belirten aybaba,futbolcularla aile gibiydik.tek amacımız kupayı almaktı. ancak 2,5 ay önce yeni bir teknik adamla anlaşmaları beni üzdü.umarım bu yaptıklarımız yönetimi,de düzgün olmaya yönlendirir.tommixs ve teksas,ta bile hep iyiler kazanıyor burada,da öyle oldu adalet yerini buldu dedi. aybaba gençlerbirligin,de olumlu her şey var tek sorun bendim.bende gidiyorum ifadedelerini kullandı.
gençlerbirligi yönetimi maç primini 15er bin mark olarak belirledi.primin kulüp şöföründen futbolcularına kadar dagıtılacagı kaydedildi.
başkan ilhan cavcav ise sezon başında hedeflerimizden biride kupaydı. bu hak edilmiş bir başarı emegi gecen herkesi kutluyorum dedi.
mustafa denizli, f.bahçe'yi kupa finaline denizlispor maçındaki hatalardan dersler çıkartarak hazırladı. öncelikle, orta sahanın pres gücünü artıracak önlemler aldı. denizli'ye göre, bu bölgeye egemen olan, bu maça ağırlığını koyar. bu arada denizli, sağ ve sol kanatlardaki sorunları, cezası biten abdullah ve sakatlığı atlatan ogün ile kapatacak.
vurucu ikili
f.bahçe'nin 6 yabancısından biri olan rapaiç, yedek soyunacak. ligin ilk yarısında birlikte başarılı bir ikili oluşturan baliç ile andersson bu maçta büyük bir olasılıkla yanyana oynayacak. revivo ise, bu ikilinin arkasında yer alacak. ve oyunun organizasyonunu üstlendiği gibi, sürpriz golcü görevi yapacak
moral seansları
bu arada denizlispor yenilgisinden sonra futbolcuları ile sık sık konuşan teknik direktör denizli, onları kupa finaline motive etmek için özel seanslar yapıyor. öncelikle, denizli yenilgisini unutturmaya çalışan deneyimli hoca, futbolcularına 18 yıl sonra gelen bu şansı iyiye kullanmaları için moral yüklü uyarılarda bulunuyor.
futbol federasyonu başkanı haluk ulusoy, türkiye kupası finalinde f.bahçe ve g.birliği'nin şanslarının eşit olduğunu belirterek, ‘‘iyi oynayan, hak eden kazansın’’ dedi. kupa finalinin üç büyük il dışında diyarbakır'a, ardından da kayseri'ye alındığını belirten ulusoy, kupa finallerinin bundan sonra da anadolu'daki illerde oynanması için çalışma yapacaklarını açıkladı.
39. türkiye kupası'nı fenerbahçe'yi penaltı atışları sonucunda 6-3 yenen gençlerbirliği kazandı. karşılaşmanın normal süresi, gençlerbirliği'nden m'boya ve ümit, fenerbahçe'den johnson ve andersson'un golleriyle 2-2 sona erdi. uzatma dakikalarında da eşitlik bozulmayınca seri penaltı atışlarına geçildi. penaltı atışlarında rakibine 6-3 üstünlük sağlayan gençlerbirliği, 13 yıl aradan sonra kupayı 2. kez müzesine götürdü.
sarı lacivertli ekip ogün ve saffet'le penaltı atışlarından yararlanamazken gençlerbirliği kullandığı 4 penaltı atışını da gole çevirmeyi başardı.
ilk yarı
4. dakikada ümit karan’ın ortasında topla buluşan kona’nın şutunda, kaleci rüştü meşin yuvarlağı güçlükle kornere çeldi.
5. dakikada gençlerbirliği’nin sağdan kullandığı köşe atışında, kona’nın şık rövaşatasında, topu rüştü kontrol etti.
6. dakikada fenerbahçe öne geçti. bu dakikada soldan revivo ile kullanılan serbest vuruşta johnson, kafayla topu yere sektirerek kaleci patrick’in solundan filelerle buluşturdu: 1-0.
9. dakikada baliç’in mükemmel ortasında anderson, uygun pozisyonda olmasına karşın topla buluşamayınca, fenerbahçe bir golden oldu.
13. dakikada gençlerbirliği beraberliği yakaladı. bu dakikada ferdi-ümit karan paslaşmasında, ferdi topu m’bayo’ya çıkardı. m’bayo, plase bir vuruşla topu rüştü’nün altından filelere gönderdi: 1-1.
26. dakikada thomas’ın, yaklaşık 35 metreden kullandığı serbest vuruşta, rüştü topu son anda kornere çeldi.
28. dakikada soldan gelişen fenerbahçe atağında johnson, topu ceza alanı önünde boşta kalan baliç’e aktardı. baliç’in yerden düzgün ve sert vuruşunda, topu patrick uzanarak güçlükle önledi.
32. dakikada baliç’in kale çizgisine yakın bir noktadan uzunlama pasında anderson, kaleci patrick’in hemen yanından topa kafayla sert vurdu. patrick, güzel bir refleksle gole izin vermedi.
41. dakikada gençlerbirliği’nin kullandığı serbest vuruşta mehmet şimşek topa sert vurdu. meşin yuvarlak, direğin hemen dibinden auta gitti.
44. dakikada köşe vuruşundan gelen topa ceza alanı yayı önünden oldukça sert vuran ogün’ün şutunda, kaleci patrick gole izin vermedi ve karşılaşmanın ilk yarısı 1-1’lik eşitlikle kapandı.
ikinci yarı
49. dakikada baliç’in ara pasında topla buluşan revivo, elverişli durumda olmasına karşın topa istediği gibi vuramayınca, fenerbahçe mutlak bir gol kaçırdı.
54. dakikada gençlerbirliği öne geçti. bu dakikada sağdan kona ile gelişen gençlerbirliği atağında, fenerbahçe savunmasının hatasını iyi değerlendiren ümit karan, topu önce kontrol etti, ardından da filelere göndererek, takımını 2-1 öne geçirdi.
59. dakikada cezaalanının 4-5 metre önünden kullanılan serbest vuruşta revivo, topa sert vurdu. top önce üst direğe, ardından kale çizgisinin hemen önüne, son olarak da kaleci patrick’e çarpınca, fenerbahçe beraberliğe ulaşma şansını yitirdi.
63. dakikada kafalardan seken topa, sol çaprazdan vuran baliç’in şutunda meşin yuvarlak, yan direğin hemen yanından auta gitti.
64. dakikada bu kez revivo, cezaalanının hemen içinden topa sert vurdu. kaleci patrick meşin yuvarlağı son anda önledi.
68. dakikada fenerbahçe beraberliği sağladı. bu dakika lazetiç, topu gençlerbirliği savunmasının arkasına iyi sarkan anderson’a verdi. anderson güzel bir vuruşla topu filelere göndererek, skoru 2-2 yaptı.
69. dakikada gençlerbirliği’nde phiri’nin yerine mustafa (x) oyuna girdi.
71. dakikada gençlerbirliği’nde beyhan sarı kart gördü.
72. dakikada ogün’ün kullandığı serbest vuruşta, topu kaleci patrick kornere çeldi.
79. dakikada fenerbahçe’de revivo’nun yerine rapaiç (x) oyuna dahil oldu.
84. dakikada rapaiç’in 35 metreden kullandığı serbest vuruşta, top direğin hemen yanından auta çıktı.
ve karşılaşmanın normal süresi 2-2 eşitlikle sona erdi.
uzatma dakikaları...
gençlerbirliği uzatma dakikalarına beyhan’ın yerine serkan’ı (x) oyuna alarak başladı.
91. dakikada ümit karan’ın yerden şutunda, topu kaleci rüştü uzanarak kontrol etti.
101. dakikada fenerbahçe’de baliç’in yerine serhat (x) oyuna girdi.
103. dakikada fenerbahçe’nin sol kanattan geliştirdiği atakta anderson topa cezaalanı içinden sert vurdu. kaleci patrick’ten dönen topu defans uzaklaştırarak tehlikeyi önledi.
104. dakikada gençlerbirliği’nden mustafa sarı kart gördü.
105. dakikada fenerbahçe’de johnson’un yerine yusuf (x) oyuna dahil oldu.
uzatma dakikalarının ilk yarısı da 2-2 eşitlikle tamamlandı.
106. dakikada sağdan kendi gayretleriyle fenerbahçe cezaalanına giren kona, topa yerden sert vurdu. rüştü topu ayaklarıyla çelerek gole izin vermedi.
109. dakikada gençlerbirliği’nde ferdi sarı kart gördü.
114. dakikada gençlerbirliği’nde mehmet şimşek yerini ismail doğan’a (?) bıraktı.
karşılaşmanın uzatma dakikalarında da gol olmayınca seri penaltı atışlarına geçildi.
penaltı atışlarında gençlerbirliği’nden kona, thomas, ismail güldüren, tolga penaltı atışlarını gole çevirirken, fenerbahçe’de sadece rapaiç penaltı vuruşunu golle değerlendirdi. ogün ve serhat’ın penaltı vuruşunu kaleci patrick kurtarınca, gençlerbirliği 39. türkiye kupası’nı kazanan takım oldu.
f.bahçe teknik direktörü mustafa denizli, ‘‘kupayı kazanmak için 120 dakika herşeyi denedik. maalesef futbolun enteresanlığı burada. bir final maçında yenilmemesi gereken iki gol yedik. maçın ikinci yarısından itibaren hakimiyet bizdeydi. bazen herşeyi yaparsın ama kazanamazsın. maç uzatmaya gidince, talihsizliğimizi hisseder gibi oldum. fenerbahçe kendine yakışan mücadeleyi ortaya koydu. rüştü'ye teşekkür göndermek gerekir' dedi
g.birliği'ni kupaya taşıyan teknik direktör samet aybaba, görevinden istifa etti. başkan ilhan cavcav'ın 8 hafta önce belçikalı walter meevs'la anlaşması üzerine görevde kalamayacağını bildirdi. aybaba, ‘‘zaten takımın kötü gittiği günlerde de bunu çok istemişlerdi. ancak ben ve futbolcularım bu muhteşem sezonu kupayla kapatmak için ant içmiştik. sözümüzü yerine getirdik. görevimi böylece mutlu bir şekilde nokta koymuş oldu’’ dedi.
önce gecenin kralı patrick'i, sonra tüm gençlerbirliğili futbolcuları ayağa kalkın ve alkışlayın. fenerbahçe oyunun başında johnson ile golü kazandı. ne beklersiniz? sarı lacivertli takım oyuna ağırlığını koyacak, rakibi g.birliği'ni kendi yarı sahasına hapsedecek ve türkiye kupası'nı alabilecek sonucu yakalayacak. ama nerede? f.bahçe takımı ne soldan, ne sağdan rakibin üstüne gitmedi. bir tek ikinci yarıda nasıl olduysa oldu, o da g.birliğili futbolcunun bir geri pasını yakalayan lazetiç, andersson'a beraberlik golünü attırdı o kadar. f.bahçe orta sahasında bir tek johnson yüreği ile oynadı. sağ kanatta lazetiç, defansta iki mirkoviç, mustafa doğan ve sol kanattaki abdullah inanılmayacak, daha şimdiye kadar görülmemiş hatalar yaptılar. g.birliği'nin beraberlik golünü atan m'bayo rakip ceza sahasının içine girdi, rüştü'nün yanından şimşek gibi vurdu, yapılacak bir şey yok. tabii 1-1... arkadan zoran mirkoviç'in, hani o juventus'tan gelen mirkoviç'in bir yan ortayı kafadan ıskalamasıyla ümit karan ikinci golü attı.
bir tek andersson
fener defansı ne birinci golü yer, ne de ikinciyi. ama bunu hepimiz yazdık. ben de üstüne basa basa, hem tv kanallarında söyledim, hem de yazılarımda yazdım; ‘‘mustafa, f.bahçe defansı bu takıma yakışmıyor’’ dedim. yozgat maçından beri rakipler inanılmaz pozisyonlara girdiler, rüştü çok formdaydı ve f.bahçe hep maçı kurtardı. ama dün akşam f.bahçe'nin defansında rüştü'nün de yapacağı bir şey yoktu. sarı lacivertli takımda bir tek andersson'u kutlarım, ölesiye mücadele etti. her kafa topunu aldı, ama yanına gelen bir arkadaşı yoktu ki, kaleciden dönen topu yakalasın yahut da yana düşürdüğü topları gole çevirsin. garibim andersson tek başına bir sola zıpladı, bir sağa. ama o kadar...
gelelim g.birliği'ne. süper mücadele ettiler. kaleci patrick'e benden dört yıldız. f.bahçe takımı çok kötü oynadı, ama gol pozisyonları yakaladı. patrick 120 dakika içerisinde fevkalede kurtarışlar yaptı. bir de üstelik iki penaltı kurtardı ki, bunlar da bayağı iyi kurtarışlardı. kaçırılan penaltılar değil, kurtarılan penaltılardı.
şimdi konuş bakalım mustafa. basın toplantısında ne diyeceksin merak ediyorum. sana doğru yolu gösterenlere sen bıyık altından güldün, ama bugün de herkesi kendine güldürdün mustafa. hakem ali aydın ve yardımcıları çok iyi maç yönettiler. ali aydın'ı ilk kez böyle dikkatli ve adilane düdük çalarken gördüm, onu da kutluyorum.
türkiye kupası'nı g.birliği'ne kazandıran samet aybaba, ‘‘mustafa'nın kadrosunu gördüğümde kafamda şimşekler attı. çocukları 4-4-2'ye göre hazırlamıştım. bir anda 3-5-2'ye döndüm. penaltı atışlarında sahadan koptum. allah'a dua ettim’’ dedi.
üstünden sanki tonlarca ağırlık kalkmışcasına huzurluydu. yüzünden müthiş yorgun olduğu hemen anlaşılıyordu ama gözlerinin içi herşeyi inkar edercesine gururla etrafı süzüp, gülücükler dağıtıyordu. ‘‘emekli olmuş bir mareşal gibi hissediyorum kendimi. türkiye kupası'nı kazanıp g.birliği'nden ayrıldığımı açıklarken, sanki yeniden doğdum’’ diyordu samet aybaba..
o müthiş günü, kayseri atatürk stadı'na girişinden itibaren anlatmasını istediğimizde derin bir nefes aldı ve önce ‘‘uğurum’’ dediği kızı gülşen'e ardından da eşi şeniz'e sımsıkı sarıldı. hala duygularını dizginliyemiyordu. gözleri, dolu dolu oldu. buna rağmen başladı konuşmaya:
‘‘gülşen benimle nezaman birlikte bir stada girse, o maçtan hep yüzümün akıyla ayrıldım. soyunma odasına doğru yürürken aklımdan bunlar geçiyordu. zeki ağabey (ünaldı) mustafa'nın kadrosunu getirdiğinde kafamda şimşekler attı. çocukları 4-4-2'ye göre hazırlamıştım. fakat bir anda değiştirip 3-5-2'ye dönmem gerektiğini düşündüm. hepsine teker teker ne yapmaları gerektiğini yeniden anlattım. gözüm bir ara serkan'a takıldı. abdullah, onu geçen maç oyundan attırdığı için onbirde düşünmemiştim. çünkü apo yine aynı şeyi yapabilirdi. yanına gidip teselli ettim ve çocukları sahaya yolladım. daha 'maç başladı mı' derken golü yedik.
kulübede herkes oturduğu yere çöküp kalmıştı.. ben 'işi zora soktuk' deyince, hepsi yeniden canlandı. 1-1'de rahatladım. 2-1 öne geçmeyi zaten bekliyordum. 2-2 olduğunda ise korktum. çocuklar bir anda ruh gibi oldular sahada. onları toparlamam inanın çok zor oldu. hele o ikinci uzatma dönemi yok mu; sanki dakikalar asır gibi geçiyordu. mehmet gibi bir penaltıcıyı oyundan alıp ismail doğan'ı sahaya sürmem, maçın uzatmaya gitmeyeceğimden korttuğum için oldu. penaltılar başladığında ise...’’
işte burada derin bir nefes aldı samet hoca.. yutkundu ve eşinin elini tutup, ‘‘o an arkamı döndüm. sahadan, stattan tamamen koptum. allah ile başbaşa kaldım. 'tanrım, ben dürüst ve doğru adamım. yalvarıyorum sana yüzümü güldür, hakkımı ver bana. çünkü bunu hakettim' dedim.. beni duydu ve dualarımı kabul etti’’ diyerek sözlerini tamamladı.
sanki yeniden o anı yaşıyor gibiydi. çığlıklarla kendine geldiğini, sporcularıyla sevinç yumağı olduğunu, kupayı kaldırışını sanki es geçmek istercesine anlatıverdi.
onun için, asıl dile getirmek istediği noktaya gelmek istediği anlaşılıyordu. ‘‘istifamın sırası gelmişti’’ diye söze başladı ve başkan ilhan cavcav'ın geçen sezon 56 puana ulaşıp 5. olurken gençlerbirliği tarihinde bir ilke imza attığını vurguladı. bu sezon ise 8 genç adamla mücadele ettiğini ve takım iyi giderken cavcav'ın zamanlama hatası yaptığını ifade etti. ‘‘başkanın bir başka hocayla çalışmak istemesi çok doğal ama bu benim işime sekte vuracak şekilde olmamalıydı. bu yüzden kırgımın. benim gibi doğru bir adama bu yapılmamalıydı’’ diyerek duygularını ifade etmeye çalıştı.
beşiktaş'ı sorduğumuzda ise bu konunun kendisine hep zarar verdiğini, beşiktaş'ın peşinden çok koştuğunu, hep zarar gördüğünü söyledi. kupalı teknik direktör, bundan sonra kara kartallar'ın kendisinin peşinden koşması gerektiğini sözlerine ekledi ve görevini yapmış insanların huzuru içinde derin bir ‘‘oh’’ çekti.
sevinmek hakları
14 yıl aradan sonra türkiye kupası’nı ikinci kez müzesine götürme başarısını gösteren gençlerbirliği futbolcuları sabaha kadar eğlenerek zaferin tadını çıkardılar.
fenerbahçe a.ş.: rüştü reçber, ogün temizkanoğlu, mustafa doğan, zoran mirkovic, haim michael revivo (dk. 79 milan rapaic), elvir baliç (dk. 90+9 niyazi serhat akın), nicola lazetic, abdullah ercan, bernt kennet andersson, samuel johnson (dk. 90+15 yusuf şimşek), mert meriç
yedekler: oğuz dağlaroğlu, deniz uygar, orhan kalafat, erhan uyaroğlu
teknik direktör: ?
gençlerbirliği: patrick j.hortentia nys, phiri maimane alfred (dk. 65 mustafa gönden), ismail güldüren, tolga doğantez, mehmet şimşek (dk. 90+23 ismail doğan), thomas gregor zdebel, ümit karan, andre kona ngole, beyhan sümer, marcel mbayo kibemba (dk. 88 serkan balcı), ferdi tatlı
yedekler: hasan sönmez, nihat baştürk, ömer topraktepe, idris gümüşdere
teknik direktör: ?
goller: (1-0) dk. 6 samuel johnson (ayakla) (1-1) dk. 13 marcel mbayo kibemba (ayakla) (1-2) dk. 54 ümit karan (ayakla) (2-2) dk. 65 bernt kennet andersson (ayakla) (2-3) dk. 90+30 [penaltıdan] andre kona ngole (2-4) dk. 90+30 [penaltıdan] ismail güldüren (3-4) dk. 90+30 [penaltıdan] milan rapaic (3-5) dk. 90+30 [penaltıdan] thomas gregor zdebel (3-6) dk. 90+30 [penaltıdan] tolga doğantez
sarı kartlar: dk. 36 samuel johnson (fenerbahçe a.ş.) dk. 43 thomas gregor zdebel, dk. 72 beyhan sümer, dk. 90+13 mustafa gönden, dk. 90+18 ferdi tatlı (gençlerbirliği)