bizim kuşağın gördüğü yerli golcüler içinde tanju'dan sonra ikinci en yetenekli golcü oktay'dır herhalde.çok genç yaşta zirveye çıktı ama tutunmayı beceremedi, kendine çok yazık etti.bu maçta onun attığı golü atmak her babayiğidin harcı değildir.bu gol dünya kupası-avrupa kupası gibi kupaların finallerinde atılsa, dünya futbol tarihinin gelmiş geçmiş en güzel birkaç golü arasında gösterilirdi.
1998 dünya kupası elemelerinde belçika'ya 7 kişiyi çalımlayarak attığı golle hafızalara kazınan oktay derelioğlu, yarınki karşılaşmada sahada o golü atacak futbolcu olmadığını söyledi.
geçtiğimiz ay jübile yaparak futbola veda eden derelioğlu, 2010 dünya kupası avrupa elemelerinde 5. grup'ta yeniden karşılaşacağımız belçika hakkında zaman gazetesi'ne ilginç açıklamalar yaptı.
şimdiki belçika ile 11 yıl önceki belçika arasında dağlar kadar fark olduğunu belirten oktay derelioğlu, avrupa'nın en dişli ekiplerine karşı mücadele ettiklerini ifade ederek, "o dönem biz de iyiydik, belçika da iyiydi. o maçta bize en kötü ihtimalle beraberlik yetiyordu. ali sami yen'de çok kötü oynadık ve 3-1 mağlup olduk. elemelerde iki maçta yenildiğimiz bu rakibe bir diş geçirebilseydik, belki de belçika'nın yerine biz fransa 98'de olacaktık. belçika, fransa hayallerimizi alıp götürmüştü." yorumunu yapıyor.
belçika futbolunun euro 2000'den sonra büyük bir inişe geçtiğini belirten eski milli futbolcu, rakibimiz için şu değerlendirmeleri yaptı: !bizimle oynadıkları dönemde çok güçlüydüler. şifo, mpenza kardeşler, musampa ve pek tabii ki de üç gol birden atan oliviera süper bir ekip portresi çiziyordu. belçika defansının tamamına yakını italya seri a'da mücadele ediyordu. oradan büyük bir tecrübe kazanmışlardı. kalelerinde çok az gol görüyorlardı. teknik direktör leekens de, o maç öncesinde bizim takımı çok iyi analiz etmiş, türkiye'yi olağanüstü fizik gücüyle aşabileceğinin hesaplarını yaparak kafasındaki 11'i sahaya sürmüştü. o taktiğinde başarılı oldu. karşılaşmada, türkiye adına bir tek olumlu şey attığım o gol olmuştu. kariyerimdeki en güzel golü atmıştım. eurosport'ta günlerdir jenerik olarak gösterildi. şimdi, kadıköy'de o golü atacak futbolcuyu göremiyorum."
türkiye'nin iki yıldır gerçek oyunundan uzak olduğunu ifade eden emektar yıldız, "iki sene önceki milli takım'ı daha çok beğeniyordum. milli maçları izlerken, o keyfi alamıyorum. bence milli takım çok iyi oynamıyor ama gol atıyor." diye konuşuyor.
yukarıda "yarınki karşılaşma" olarak bahsedilen maç:
bu maçın ardından beşiktaş amigosu orhan'ın üzerinde kırmızı beyaz ay yıldızlı takım elbise ile merdivenden çıkmakta olan milli takım teknik direktörü mustafa denizliye uçarak kafa atması büyük olay olmuştu.
bu arada bu olayı yapan kişinin kullandığı ad/lakapın "amigo orhan" olması insanları çok büyük yanılgıya itiyor. çoğu kişi bu adamın efsanevi eskişehirspor amigosu orhan olduğunu sanıyor. oysa mustafa denizli'ye kafa atan şahış bjk amigosu orhan'dır. kendisi efsanevi eskişehir amigosu orhan'ın adını almaya kalkmış, paralı, küfürbaz, kendini bilmez bir amigodur.
milli takımın euro 96'da boy göstererek 42 yıl araadan sonra büyük bir turnuvaya katılmış olması, fransa 98 elemeleri başlarken dünya kupası heveslerinn de tavan yapmasını sağlamıştı. elemelerde ilk maç belçika'ylaydı. ay-yıldızlı oyuncularımız bu karşılaşmayı 2-1 kaybederken gollerden biri oliveira'dan gelir. sonrasında takımımız üç maçtan yedi puan çıkarır ki bunlaın son 3 tanesi, grubun favorisi hollanda'ya karşı bursa'da alınan galibiyetle elde edilmiştir. dokuz puanlı belçika istanbul'da mağlup edilmesi durumunda geride bırakılacaktır. hollanda zafernden dört hafta sonra çıkılan bu maçta daha ilk yarım saat içinde oliveira iki kere ziyaret eder kalemizi ve maalesef ikisinde de eli boş dönmez. derken oktay'ın omuhtşem golü umutları yeniden yeşertir ama sadece on dakikalığına. zira devre biterken oliveira rüştü'yü üçüncü defa mağlup etmiştir. bu son golle ilgili akıllarda en çok kalan detaylardan biri de maçı anlatan ilker yasin'in "evet sayın seyirciler, elin zencisi, elin arabı hat-trick yapıyor bizim hakan'ımız, bizim oktay'ımız uyuyor" demesidir.
kimi zaman sürpriz bekledik, çarpıldık. bazen şekerli kuralan acıyla sonlandırdık, bazen de zoru başardık. son 20 yılda milli takımımız avrupa şampiyonası ve dünya kupası elemeleri'nde hangi rakiplerle eşleşti, ne umdu ne buldu...
1998 dünya kupası elemeleri hollanda, belçika, goller, san marino
1996'ya katılmanın gururuyla fransa'ya doğru yola çıkılır. standart pozlar verilir. bu kez fatih terim, eyfel kulesi önünde, "paris'te buluşalım" şeklinde mesajlar gönderir. louvre müzesi'nde kuralar çekilir. just fontaine ve george weah'ın ellerinden hollanda, belçika, galler ve san marino çıkar. terim "bundan daha iyisi mümkün değildi" diyerek değerlendirir kurayı.
1996'ya doğrudan gidiliyor ya hava binbeşyüzdür. tepkiler aynıdır: grubun en iyi takımı hakkında bile "hollanda iyi bir takım olsa 1996'ya baraj maçı oynayarak gitmezdi" denir.
terim'in gidişinin ardından yıllar sonra görev kocaelispor'u çalıştıran mustafa denizli'nindir. 2-0'lık moldova maçı ile sahne alır milliler. gruptaki ilk maç belçika'dadır. 2-0 yenik durumda iken sergen oyuna girer, golünü atar ama gördüğü kırmızı kartla planları altüst eder. tugay'ın da kadro dışı kalması mustafa denizli hakkında "terim'in ekibini eritiyor" dedikodularına neden olur.
hollanda'ya karşı bursa'da alınan galibiyet ise yarardan çok zarar getirir. kötü oyuna rağmen alınan üç puan rehavete iter. oktay'ın smidts, scifo, van meir, bir kez daha smidts, de rover ve crasson'u çalımlayarak attığı gole rağmen ali sami yen'de alman belçika yenilgisi paris'teki buluşmayı 2000 yılına hollanda ve belçika'ya erteler.
oktay derelioğlu türkiye-belçika maçında topu ayağına aldığında kuşkusuz futbol tarihimizin en görkemli gollerinden birine imza atacağını bilmiyordu. orta çizginin biraz önünde ilk rakibini ekarte etti. baktı belçikalılar fazla sorun çıkarmıyor yoluna devam etti. topu ağlara yolladığında birini iki kez olmak üzere toplam 6 belçikalıyı ipe dizmişti. üstelik çalımlarının hepsi birbirinden güzeldi. türkiye milli takımı, ali sami yen'deki o maçı 3-1 kaybedip 1998 dünya kupası yolunda önemli bir yara almış olsa da bu müthiş gol acımızı biraz olsun hafifletti. oktay derelioğlu bugün futbol yaşantısını lig a takımlarından istanbulspor'da sürdürüyor.
yedekler: kerim volkan kilimci (galatasaray), ali günçar (beşiktaş), ahmet oğuz çetin (istanbulspor a.ş), mehmet özdilek (beşiktaş)
teknik direktör: mustafa denizli
belçika: filip de vilde, bertrand crasson, albert de rover, eric van meir, rudi smidts (dk. 56 dominique lemoine), franky van der elst, lorenzo staelens, luis oliveira, lokonda m'penza (dk. 69 oliver doll), vincenzo scifo (dk. 87 geoffrey claeys), nicov kerckhoven
yedekler: philippe van walle, filip haagdoren, bop peeters, vital borkelmans
teknik direktör: ?
goller: (0-1) dk. 13 luis oliveira (ayakla) (0-2) dk. 31 luis oliveira (ayakla) (1-2) dk. 35 oktay derelioğlu (ayakla) (1-3) dk. 44 luis oliveira (ayakla)
sarı kartlar: dk. 61 franky van der elst (belçika)
belgium: filip de wilde, lorenzo staelens, bertrand crasson, rudy smidts(dk. 58 olivier doll), eric van meir, nico van kerckhoven, franky van der elst, enzo scifo(dk. 88 geoffrey claeys), emile mpenza, luis oliveira, bart de roover