üniversite birinci sınıfta idim. maçı izlemek için dersi asmıştık. fakültenin hemen karşısındaki bir kahvehanede, ayakta seyretmiştik maçı samsunsporlu celil'in de oynuyor olması ayrı bir gururdu bizler için. ilker yağcıoğlu'nun ortasına hakan şükür kafayı vurmuştu. ilker'in futbol hayatı boyunca yaptığı nadir güzel ortalardan birisiydi. maçtan sonra ilker, 'aslında ben bu ortaları hep yapıyorum ama bizim takımda hakan şükür gibi bir forvet yok' demişti. bursa'daki bu galibiyetin dört gün sonrasında istanbul'da belçika'ya kaybetmiş ve 1998 hayallerimizi karartmıştık.
ilk basımı 2004 yılında olan halit kıvanç'ın "futbol! bir aşk..." kitabından;
1998 dünya kupası öncesinde ay-yıldızlı takım hesabına epey ümitliydik. nasılsa finallere giderdik de... ilk turda elenirsek, orada oynama şerefiyle yetinip dönebilirdik. fakat o şansa da erişemeyecek, eyfel kulesi önünde fotoğraf bile çektiremeyecektik. brüksel'de belçika'ya boyun eğiyor, ama ardından "yemlik" san marino'yu gol yağmuruna tutuyorduk. 7-0 kazandığımız maçın, unutulmayacak ismi, "bir milli maçta dört gol atma" onuruna erişen oktay derelioğlu (bjk) idi. oktay, 1924'te finlandiya'yı 4-2 yenerken dört golü de atan zeki rıza sporel (fb)'den tam 72 yıl sonra, bu rekoru egale etme mutluluğuna erişiyordu. elemelerde galler'le 0-0 beraberlik, biraz yüzümüzü buruşturacak, ama ardından bursa'da hollanda'yı yenerek zafer nidaları atacaktık. bunca yıl maç seyrederim daracık bir tribün köşesinde birbirimizin neredeyse sırtına bakarak seyrettiğimiz maçta, hakan şükür'ün ikinci yarı başındaki o nefis golünde nasıl öyle havaya sıçradığıma kendim bile inanamamıştım. ne var ki "bir iyi-bir kötü" gidişe dur diyemiyor, ardından belçika'ya, hem de kendi evimizde 3-1 yeniliyorduk. sonra yine bir zafer: ali sami yen'de on gollü maçta fazlasını atan biz olacak ve galler'i 6-4 gibi basketbola selam gönderen bir sonuçla altedecektik. neyse sırada san marino vardı, böylece peşpeşe iki maç kazanmış olacaktık. bu seferki san marino tarifemiz, 5-0'dı. ancak hollanda ile olan son maçımızı, oyuna başladığımız gibi 0-0 bitirince... paris sefamız da başlamadan bitiyordu. oysa pekâlâ başarılı rakamlar vardı bizim hanemizde... sekiz maçtan dördünü kazanmış, ikisinde de yenişememiştik. öte yandan kalemize giren yedi gole karşılık tam yirmi bir gol atmıştık. eski dünya kupası elemelerin oranla güzel bir averajdı bu... kaybettiğimiz iki maçtan birini galip bitirebilseydik...
hakan şükür: "en güzel gollerimden biri bursa'da hollanda'ya attığım goldü. ilker çok güzel kesmişti. zaten maç sonrası 'ilk ve son güzel ortam' şeklinde açıklama yapmıştı. orta sahada çok sayıda pas yapmıştık. güzel paslardı. galibiyet sonrası bursa'dan çıkmamız üç saat sürmüştü. sonrasında da bursa'dan çok sayıda mektup almıştım. maçın en ilginç sahnesi ise seedorf un bülent'e şeref tribünü önünde attığı çalımdır. bunu hâlâ konuşuruz. seedorf öyle bir hareket yaptı ki bülent yere oturdu. kulübedeki arkadaşlar eşofmanları ağızlarına sokmuşlar gülmemek için..."
milli takımımız, 2 nisan 1997'de hollanda'yı 1-0 yenmiş ve tarihi bir galibiyet almıştı. o maçta hakan şükür ile bulduğumuz tek golün asistini yapan ilker yağcıoğlu, anısı
o dönem, hollanda maçı öncesi rakipten çekindiklerini hatta maçın da rakibin üstünlüğgü altında başladığını açık yüreklilikle dile getiren ilker yağcıoğlu, "önce direnmeye çalıştık. oyun ilerledikçe de dengeyi kurduk" dedi.
gol anını da anlatan yağcıoğlu, "çok güzel bir pas geldi, sağ kanat boştu. top önümde sekti ve ortaladım. o dönemde öyle bir orta yaptığınızda bilirdiniz ki içeride hakan şükür var ve o da bir şekilde golü atar. hakan da müthiş bir kafa vuruşu ile golü attı" die konuştu.
hollanda: edwin van der sar, michael reiziger, jaap stam, frank de boer, arthur numan, wim jonk, aron winter (dk. 66 marc overmars), ronald de boer, patrick kluivert, clarence seedorf (dk. 79 peter van hooijdong), phillip cocu
yedekler: johan dekock, g.van bronckhost, richard witschge, ed de goey, ferdi vierklau
netherlands: edwin van der sar, /right backmichael reiziger, arthur numan, jaap stam, frank de boer, wim jonk, aron winter(dk. 66 pierre van hooijdonk), ronald de boer, phillip cocu, clarence seedorf, patrick kluivert