1993-94 sezonunda galatasaray ve 1996-97 sezonunda da fenerbahçe'nin şampiyonlar ligine kalmasının ardından bu kupada türkiye'yi temsil eden 3. türk takımı beşiktaş olmuştur...
artun ünsal'ın "tribün cemaatinin öfkesi: ticarileşen türkiye futbolunda şiddet" kitabından;
milli takımlar ve avrupa kulüpleriyle maçlar babında...
(...)
avrupalı kulüp taraftarlarının kimi zaman sahalarına deplasmana gelen türk takımlarına ve taraftarlarına karşı küfür ya da saldın yerine, dolaylı ancak aşağılayıcı tribün gösterilerine giriştikleri de görülüyor. örneğin, kasım 1997'de beşiktaş'ın bayern münih'le münih'te oynadığı şampiyonlar ligi maçında "yabancı düşmanı" bir grup alman taraftarın ellerinde genelde göçmen işçilerin çok ucuz fiyatlı ürünleri nedeniyle rağbet ettikleri aldi mağaza zincirinin plastik torbalarını türkleri küçük düşürme amacıyla ellerinde sallamaları hem üzücü hem düşündürücüydü. mart 2001'de paris'de oynanan paris saint-germain-galatasaray maçı da fransız "dazlakların" sahaya yabancı madde atma ve tel örgüleri yıkma girişimleri nedeniyle bir süre duruyordu. uefa, bu olaylı maç sonrasında psg'ye iki maç evinde oynamama cezası verirken, galatasaray'a da taraftarlarının "olaylardaki davranışları nedeniyle" para cezası kesecekti. mart 2002'de roma'da roma ile galatasaray arasında oynanan ve 1-1 berabere sonuçlanan şampiyonlar ligi maçının ardından bir grup italyan polisi galatasaraylı oyuncuları hırpalamaktan çekinmiyordu. bu olaylar nedeniyle roma kulübü uefa tarafından cezalandırılacaktı.
bayern munich: oliver kahn, markus babbel, michael tarnat, thomas helmer, dietmar hamann, mario basler (dk. 87 bixente lizarazu), thomas strunz, mehmet scholl, lothar matthaus, giovane elber (dk. 81 carsten jancker), ruggiero rizzitelli (dk. 52 thorsten fink)
teknik direktör: giovanni trapattoni
beşiktaş: fevzi tuncay, alpay özalan, erkan avseren, rahim zafer, recep çetin, zlatko yankov, mehmet özdilek (dk. 72 ıordan letchkov), tayfur havutçu, oktay derelioğlu, daniel amokachi (dk. 80 mustafa öztürk), serdar topraktepe (dk. 78 emre eren)
teknik direktör: john toshack
gol: (1-0) dk. 3 thomas helmer (2-0) dk. 70 mario basler
beşiktaş, şampiyonlar ligi'ndeki ilk maçında almanya şampiyonu bayern münih'in ününden çekinince muhtemel bir beraberlik, hatta galibiyetten oldu... siyah beyazlılar, daha 5. dakikada şanssız bir gol yemelerine rağmen iyi futbol sergiledikleri, orta sahada organize olup, rakibi kontrol ettikleri maçta ikinci golü de yiyince 2-0'lık yenilgiden kurtulamadı.
bayern münih hızlı başladığı maçta golü erken bulmasına rağmen beşiktaş, oyun disiplininden kopmadan mücadele edince ilk yarının büyük bölümünde orta sahada üstünlük kurdu. ancak ileri uçta sadece amokachi ile etkili olmaya çalışan siyah beyazlılar sonuca gidemedi. ikinci gol kartal'ın puan hesaplarını bitirdi.
trapattoni: "beşiktaş iyi takım"
bayern münih teknik direktörü giovanni trapattoni, beşiktaş'ın umduğundan daha iyi bir takım olduğunu söyledi. italyan çalıştırıcı, sonuçtan memnun olduğunu belirtirken şunları söyledi: ‘‘ilk 20-25 dakika çok iyi oynadık. beşiktaş çok iyi ve teknik bir takım. özellikle orta sahada oldukça güçlüler. helmer ve basler'i sakatlıklarına rağmen oynattım. bu riski almak zorundaydım. ama sonuçta başarıya ulaştık.’’
toschak: "biz iyi oynadık"
beşiktaş teknik direktörü john toshack, bayern münih karşısında iyi oynadıklarını söyledi. almanya şampiyonu ekip karşısında oyunun büyük bölümünde üstünlüğün kendilerinde olduğunu belirten toshack ‘‘futbolcularım rakibi olduğundan büyük gördüler. bayern münih'ten hiç de kötü değildik. tek sorunumuz ileri uçtaydı. yakaladığımız fırsatları değerlendiremedik. şampiyonlar ligi'ndeki diğer maçlarda başarılı olacağız’’ dedi.
seba çok üzüldü
bayern münih maçı için istanbul'dan otomobille yola çıkan, 2 bin 500 kilometrelik uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra almanya'ya ulaşan beşiktaş başkanı süleyman seba, talihsiz yenilgiye en çok üzülen isimlerdendi. maç öncesinde çok umutlu olduğunu belirten seba'nın, karşılaşma sonrasında ağzını bıçak açmadı.
5. dakikada b.münih golü buldu. beşiktaş ceza alanı içindeki karambolde helmer'in sert şutu direkten döndü. topu takip eden helmer'in şutunda kaleci fevzi topu ağlardan çıkardı: 1-0.
16. dakikada alpay, ceza alanı içinde kaleci fevzi'ye kafayla geri pas çıkardı. ancak top, açılan fevzi'nin üstünden kaleye gitti. alpay süratle kale önüne gelerek topu çizgiden çıkardı.
32. dakikada mehmet'ten aldığı pasla ceza alanına giren amokachi, matthaeus tarafından düşürüldü. beşiktaşlı futbolcular penaltı beklerken hakem pozisyonun ceza alanı dışında olduğunu belirtti ve serbest vuruş kararı verdi.
ilk yarı 1-0 bayern münih'in üstünlüğü ile kapandı. 58. dakikada sol kanatta serdar'ın pasıyla topu kontrol eden amokachi ceza alanına girmeden düşürüldü. hakem devam dedi.
69. dakikada b.münih'in ani kontratağında strunz'un sağdan gönderdiği topla buluşan basler, topu gelişine kaleye gönderdi. kaleci fevzi'nin altından giden top filelerle buluştu: 2-0.
86. dakikada hamann'ın pasıyla buluşan fink'in ceza alanı içinden vurduğu sert şut üst direkten döndü. ve maç 2-0 bayern münih'in üstünlüğü ile sona erdi.
stat: münih olimpiyat
hakemler: kim milston nielsen (*), john carl kristensen (*), allan nielsen (*) (danimarka)
korku, korku, korku... işte biz bu kahrolası kompleksin kurbanı olduk. ilk 5 dakikada inanılmaz bir panik, akılalmaz bir telaş ve maç işte o dakikada bitti. biz, bayern münih'in ismine yenildik, gerçek bu.
‘‘inanç, yürek, özgüven, kararlılık, sakinlik’’ bunlar maçtan önceki resepsiyonda beckenbauer'in alman futbolunun başarısında sıraladığı belli başlı faktörlerdi.
biz işte bu faktörlerden yoksunduk. o nedenle de maçı 5. dakikada bayern'e hediye ettik.
o dakikadan sonra oyunun kontrolünü genellikle elimizde tuttuk. ama adamları ısırmadık, ısırmaktan çekindik. gol atmayı düşünmedik, daha doğrusu gol atacağımıza gönülden inanmadık.
daha da ileriye gideyim, sanki tek gollü bir yenilgiye bile razı olduk. oysa bu bir puan maçıydı. puan almamız için de gol atmamız gerekiyordu. ne yazık ki, bunu gerçekleştirmek için yeterli çabayı göstermedik. çok pas yapan, topla daha fazla oynayan takıma puan verilmiyor. bu gerçeği artık öğrenmeliyiz.
sahanın yıldızı amokachi'ydi. ne var ki, kendisine gereken yardım gelmedi. amokachi tek başına tabelayı değiştiremezdi.
beğendiğim oyunculardan biri de mehmet'ti. gelgelelim toshack, hem mehmet'i, hem de amokachi'yi kulübeye aldı. ben anlamadım, anlayan varsa lütfen anlatsın.
bilemiyorum, belki de g.saray maçını düşündü. eğer böyleyse büyük saçmalık. ilk maçı kaybettik, dileğim bu maçın bize ders olması.
beşiktaş, oyunun hemen başında dabeşiktaş, oyunun hemen başında dakika olarak da, pozisyon hatası olarak da kötü bir gol yedi. oyunun ilerleyen döneminde topla da daha fazla oynayan beşiktaş'tı. ama ilerideki zaaf, gol yerinde çoğalamama beşiktaş'ın muhtemel kazanacağı bir puanını engelledi. burada kaleci fevzi'ye söyleyeceklerim var. fevzi, iki metre boyun var. el avantajını da düşünürsek, altıpasın içinde senden başka kimse topa vurmamalı. iki dakika içinde iki tane top senin arkandaki direklere vurdu, sonrasında da gol oldu. yediğin bir ikinci gol var, top iç organlarından geçti. beş dakika da yere yattın. daha çok gençsin, iyi kaleci olmak istiyorsan, herkes bir çalışırken sen 15 çalışmalısın.
ben şifo mehmet'i ve amokachi'yi dün akşamki oyunda çok beğendim. ama toshack herhalde başka maçı seyrediyordu, ikisini de oyundan aldı. amokachi de çok iyiydi, ama liste başı rahim. her geçen gün, çok daha iyiye gidiyor. bu, beşiktaş adına sevindirici.
beşiktaş şampiyonlar ligi'nde turnuva oynuyor. karşılığı hem para, hem prestij. dün akşam güçlü bir rakiple oynadı. zaten grupta güçsüz olan yok. her oynanacak deplasman maçı daha farklı olmayacak. o dediğim parayla prestij, istanbul maçlarında yakalanır inşallah. maçın bir hakemi vardı, hayret etmemek elde değil. bayern forması giyse, bayern'e o kadar faydalı olamazdı. bütün tercihlerini rakipten yana kullandı.
almanya’da ucuz mal satan aldi mağazaları torbalarını tribünlerden türk seyircilere sallayarak,’bizimle boy ölçüşemezsiniz, aldi’ye gidin’diye bağıran almanlar protesto edildi.
beşiktaş'ın 2-0 yenildiği bayern münih maçında ırkçılık tribüne çıktı. kendini bilmez bazı bayern taraftarları, almanya'da ucuz mal satan aldi mağazası torbalarını sallayıp türklere ‘‘bizimle boy ölçüşemezsiniz. siz aldi'ye gidin’’ diye bağırdılar.
b. münih basın sözcüsü markus hörwick, ‘‘stadımızda türk dostlarımıza dönük bu terbiyesizliğe seyirci kalmayacağız’’ dedi. aldi firması yetkilisi katrin seher ise, ‘‘çok üzgünüz biz, her türlü ırkçılığa karşıyız’dedi.
ırkçı eğilimleri olimpiyat stadı'na taşıyan bir kısım taraftarlar, aldi mağazası'na ait plastik alışveriş torbasını hep birlikte ellerinde sallarken, bir yandan da ''geht zu aldi'' (aldi'ye gidin) diye sloganlar attılar.
stadın ''südkurve'' diye adlandırılan bölümünde meydana gelen çirkin olay maçı naklen yayınlayan rtl televizyonunun kameraları tarafından tüm avrupa'ya yansıtıldı. türk izleyiciler büyük bir şoku yaşarken, sağduyu sahibi almanlar da ırkçılık kokan görüntülerden rahatsız oldu.
bayern münih kulübü basın sözcüsü markus hörwick ise olayla ilgili olarak hürriyet'e şu açıklamayı yaptı: ''olayı öğrenince tüm yönetim olarak çok şaşırdık ve şok olduk. kökenini araştıracak ve gerekli tepkiyi mutlaka göstereceğiz. biz beşiktaş ile çok iyi dostluklar kurduk. bizim stadımızda türk dostlarımıza dönük bu terbiyesizliğe seyirci kalmayacağız.
aldi firması yetkilisi katrin seher ise'' çok üzgünüz. biz, her türlü ırkçılığa karşıyız. bu taraftarların yaptığı terbiyesizlik de ırkçılıktan pek uzak değil. biz, türk müşterilerimizle gurur duyuyoruz. süpermarketimizin torbalarını böyle bir gösteriye alet eden kişileri ise şiddetle kınıyoruz.'' açıklamasını yaptı.
olay sırasında stadyumda bulunan basın mensuplarından alman haberler ajansı dpa'nın bir fotoğrafçısı, tepkisini şöyle dile getirdi: ''büyük utanç duydum. bence ırkçı bir tavır. spora ve centilmenliğe asla sığmıyor. çirkin görüntüler bayern münih'e de yakışmadı.''
bir spor karşılaşmasından dünyaya yansıyan bu görüntüler almanya'da yaşayan yurttaşlarımızı canevlerinden vurdu. ucuz mal satmakla tanınan aldi mağazasının torbalarını beşiktaş'a sallayan fanatik taraftarlar, bütün yabancılara ‘‘siz bizim dengimiz değilsiniz... siz, bayern münih kalitesinde almanlar'a muhatap olamazsınız... sizin yeriniz, ucuzcu aldi mağazasıdır... siz gidip orada alışverişle meşgul olun’’ mesajını veriyordu. bu görüntüleri izleyen çok sayıda yurttaşımız hürriyet'e telefon yağdırarak tepkilerini dile getirdi.
yardımcı hakemler: carl-johan christensen meyer (den), allen dam nielsen (den)
4. hakem: lars gerner (den)
bayern: oliver kahn, markus babbel, thomas helmer (c), mehmet scholl, thomas strunz, giovane elber (dk. 82 carsten jancker), lothar matthäus, mario basler (dk. 88 bixente lizarazu), dietmar hamann, michael tarnat, ruggiero rizzitelli (dk. 52 thorsten fink)
yedekler: bernd dreher, samuel kuffour, dennis grassow, frank gerster
teknik direktör: giovanni trapattoni (ita)
beşiktaş: fevzi tuncay (gk), erkan avseren, topraktepe serdar (dk. 78 emre eren), alpay özalan, rahim zafer, zlatko yankov, tayfur havutçu, mehmet özdilek (dk. 72 yordan letchkov), daniel amokachi (dk. 80 mustafa öztürk), recep çetin (c), oktay derelioğlu
yedekler: hakan caliskan, ertuğrul sağlam, osman üstünel, yusuf tokaç
teknik direktör: john toshack (wal)
goller: (1-0) dk. 3 thomas helmer (c) (2-0) dk. 70 mario basler
sarı kartlar: dk. 16 daniel amokachi, dk. 84 oktay derelioğlu (beşiktaş)
almanya'da poşet polemiği 24.01.2014 - 23:28 | hurriyet.com.tr
thy euroleague'de galatasaray liv hospital'in 72-66 zaferiyle tamamlanan bayern münih maçında tribünlerde yer alan poşetler sosyal medyada geceye damga vurdu.
ünlü basketbol yorumcusu kaan kural'ın maç sırasında paylaştığı bir karenin ardından herkes fotoğraftaki alışveriş poşetlerini koltuklara kimin koyduğu tartışmasını başlattı.
kaan kural: "bayern münih çirkinleşmiş. bu ırkçı yaklaşıma ne ceza verilecek acaba?"
çünkü fotoğrafta koltuklara konan poşetler bir dönem almanların almanya'da yaşayan türkleri aşağılamak için simgesel olarak kullandığı 'aldi' poşetleriydi. kural, daha sonra bu poşetleri almanların yerleştirmediğini ve bir yanlış anlaşılma olduğunu bu poşetleri oraya türk taraftarların almanlara gönderme yapmak için koyduğunu belirtti ve ilk tweet'indeki yanlış yönlendirmeden dolayı özür diledi.
fakat o poşetleri kimin koyduğu kesin olarak öğrenilemedi. almanya'da bulunan galatasaray kafileside olaydan haberdar olmadıklarını ve dolayısıyla bir bilgileri olmadığını belirttiler.
aldi torbaları ne anlama geliyor?
poşetlerin ne anlama geldiğine gelince,1997'de almanya'da oynanan bayern münih - beşiktaş karşılaşmasında bayern taraftarları aynı torbaları türk taraftarlara göstererek 'sizin yeriniz burası' şeklinde tezahürat yapmıştı.