rıdvan dilmen: fransa başbakanı gelmiş soyuna odanıza bir bordeaux - milan maçından sonra. doğru mu hocam?
ahmet çakar: bordeaux ile milan oynuyor. uefa kupası çeyrek final ikinci maçı. ilk maçı milan san siro'da 2-0 kazanmış. rövanşa biz gidiyoruz. bordeaux tuhaf bir yer. bizim trabzon gibi. deniz kenarı, sahil, milliyetcilik duyguları felan var. bordeaux milan'ı eledi 3-0. zidane da oynuyor. bordeaux'da şenlik var. yorulmuşuz kan ter içindeyiz. soyunma odasındayım üzerimde havlu var duşa gireceğim. kapaı açıldı birden. maçtan sonra böyle kapının açılması felan normal değil. 50lerinde saçları dökük bir adam girdi içeri. "kapat kapıyı çık" dedim. "sorry. afedersin" dedi çıktı adam. sonra bir adam geldi. "fransa başbakanı mösyö alain juppe bordeaux taraftarıdır. şu anda da maçta sizi kutlamak için buraya gelmek istiyor" dedi. "beyler üstünüzü başnızı toplayın" dedim. kapı açıldı az önce kovduğum adam! "teşekkürler, tebrikler" felan dedi çıktı gitti. ertesi gün paris narkotik polisi beni muayene etti!!! hanımım istanbuldan atladı parise geliyor. birkaç yıllık evliyiz. pariste birkaç gün tatil yapacağız. ben bordeaux'dan paris yaptım onun gelmesini bekliyorum. kafeteryadayım. bir saat sonra felan gelecek eşim. bir çocuk yaklaştı 30 yaşlarında felan çakal tipli. "vay ahmet abi süperdin dün akşam. iftihar ettik" felan diye yaklaştı yanıma. eşimin geleceğini öğrendi. "abi benimde kız arkadaşım gelecek istersen onların bavulalrını taşımak için bir araba bulalım" dedi. gittik bulduk felan. neyse eşim geldi, kız arkadaşım geldi. "abi sen dur ben ayarlarım" felan dedi. bavulları koydu. arabayı iterken biri kadın 3 sivil geldi "stop" dedi. paris narkotik polisi. "buyurun" dedi. götürdüler bizi büroya.
rıdvan dilmen: sen başbakanı kovarsan! (gülüyor)
ahmet çakar: ondan değil. meğerse adamı takip ediyorlarmış. bavullara felan baktılar. "ne iş yaparsın" dediler bana. "dün gece bordeaux maçını yönettim" dedim. "bırak bunları. ben futboldan anlamam" dedi. inanmıyor. yalnız yeşil pasaportu görünce adam huylandı biraz. "siz muayene odasına geçin" dedi. "anlayamadım" dedim. "masaya geçin" dedi. jinekolojik masanın ne olduğunu bilirsiniz! "soyun" dedi. ceket, pantolon, gömlek... "bir dakika alain juppe'yi aramak istiyorum" dedim. "dün maçtan sonra beraberdik" dedim. "ne demek istiyorsun soyun" dedi. "soyunmam" dedim. soyunsak ne yapacağını biliyorum. eldiveni geçeirecek çocuk.
erman toroğlu: hakemsin ne olacak!!!
(gülüşmeler)
fuat akdağ: ne yapıyorsun erman abi.
ahmet çakar: gülmeyin beyler. başa gelmeyen bilmez. hala o günü yaşıyorum! adam giyecekti ya eldiveni! düşünsenize bir gün sonra çıkacak haberlerde "ahmet çakar narkotik şubeye takıldı" felan...
bordeaux: gaetan huard, geoffroy toyes, jean-luc dogon, bixente lizarazu, jacob friis-hansen, zinedine zidane, philippe lucas, richard witschge, daniel dutuel (dk. 60 françois grenet), christophe dugarry, didier tholot (dk. 85 joachim fernandez)
teknik direktör: gernot rohr
milan: mario ıelpo, marcel desailly, christian panucci, franco baresi, alessandro costacurta, paolo maldini, stefano eranio (dk. 25 demetrio albertini), roberto donadoni, patrick vieira (dk. 71 tomas locatelli), george weah, roberto baggio (dk. 46 paolo di canio)