herkes paydos etmişti calıştıgım konfeksiyon atölysinde kimse kalmamıştı ve patronum musa abi aynı zamanda süryani,idi odasında oturuyordu bende etrafı süpürmüş patronumun bana seslenmesini bekliyordum.
haftalıgımı versede gitsem diye sabırsızlıkla bekliyordum cünkü inönü stadında oynanacak beşiktaş galatasaray macına gidecektim. musa abi odadan cıktı ben kapının sesini duydum oturdugum yerden fırladım ve musa abinin tuvalete dogru gittigini gördüm musa abi de benim o yerimden hareketlenme ayak sesimi duydu ve arkasına baktıgında beni gördü ve oo sen burdamısın oglum hala ben seni gitti zannetim demişti. musa abi tuvalletten döndükten sonra odasına girerken bana seslendi ve yanına cagırdı oglum neden ben burdayım demiyorsun bana haber vermiyorsun 2 saattir boşuna neden bekliyorsun dedi bende abi işin vardır diye rahatsız etmedim demiştim.
musa abi 1000 tl olan haftalıgımı verdi ve sonra verdigi bu parayı babana ver dedi ve ekledi dogru eve git bir yere takılma dedi.
bende inönü stadına beşiktaş galatasaray macınıa gidedcegim dedim yüzüme bir baktıktan sonra parayı geri vermemi istedi ben parayı kendisine geri verdim ve cekmecesinden bir zarf cıkardı ve parayı zarfın icine koydu bana geri verdi iyice cebime yerleştirmemi ve kalabalıkta parama dikkat etmemi ve bu zarfı cebimden hic cıkarmamamı söyledi ve ayrıca bana mac paramı verdi madem maca gideceksin dedi ve macta harcamak üzere bana ayrıca para verdi bu babanın parası buda senin paran demişti.
o günden sonra 1000tl haftalıgım haricinde hafta sonu haşlıgımı ayrıca veriyordu sevgili patronum....parayı verirkende her seferinde.....bu senin paran buda babanın parası diyerek ödeme yapıyordu.
maca gittigmde inönü stadının yeni acık trübünün oradan inerken bile elimle cebimdeki parayı ufak ufak yokluyordum galatasaray trübünlerinin orada kuyruga girdim fakat o zamanlar herkes karışık karışık kuyruklara bile giriyordu bizim kuyrukta beşiktaşlılarda vardı muhtemelen beşiktaş kuyrugunda galatasaraylılar vardı.
o yıllarda dışarılarda herkes karışık bir şekilde gezebiliyordu ancak iceri girildiginde ayrılıyordu trübünler.stada girdigimde baygınlık geciren bir beşiktaş taraftarını sahanın icine almışlardı ve karga tulumba ambulansa götürüyorlardı..benim elim sag cebimde ve durmadan cebimdeki zarfı elimle caktırmadan yoklamaya calışıyordum.
mac başladıgında numaraı trübünün tel örgüleri yüzünden karşı kalenin orayı tam göremiyordum ve sag elimle sag cebimi caktırmadan yoklaya yoklaya o kalabalıkta sahayı daha iyi görebilecegim bir yer arıyordum
yeni acık trübünün sol tarafına dogru gittim ve kendime iyi bir yer buldum fakat burası cok kalabalıktı elimi cebimden hic cekmeden maçı izliyordum. sinan golü attı ve galatasaray öne gecmişti sevinirken bile elim sag cebimde seviniyordum parayı caldıracagımdan korkuyordum. tam önümüzdeki kale önüne beşiktaş bir atak yaptı galatasaray defansından biri kafayla topu ceza sahasının dışına cıkardı beşiktaş,ın sag tarafında oynayan süleyman diye bir oyuncu vardı ve galatasaray defansının kafayla uzaklaştırdıgı topa gelişine öyle bir vuruş yapmıştıki topu 30 veya 35 metreden vurdu ve o ana kadar gördügüm en güzel golü görmüştüm müthiş bir goldü kaleci haydar neye ugradıgını şaşırmıştı.
ben inönü stadına beşiktaş galatasaray macına ogünden sonra ne zaman gitsem o gol aklıma mutlaka gelirdi ve beşiktaşın bize attıgı o gol hala saniye saniye aklımdadır hic unutman sarı süleymanın golünü ve patronum musa abinin haftalıgımı verirken bana söyledigi....bu senin paran buda babanın parası sözünü
not yukarıdaki anı 1981 yılına aittir bu anı 2011 yılında yazılmıştır 1000 tl şuanki bir cıragın haftlıgı 150 tl gibi oldugunu hesab edin ..o kadar haftalık alıyordum aldıgım haftalıgın 1000 tl oldugunu net hatırlıyorum
not bu maçta galatasaray golü deniz tarafındaki kaleye atmıştır beşiktaş ise gazhane tarafı diye tabir edilen yeni acık tribün taraftaki kaleye atmıştır.
not: puan cetvelinde sıralama puan, gol averajı, attığı gole göredir... not-2: 3. haftada ertelenen diyarbakırspor 1-1 ankaragücü ve sakaryaspor 0-0 trabzonspor maçları puanlamaya dahil edilmemiştir.
