12 saat kuyruktan bekledikten sonra alabildiğim maç biletine rağmen maç bittikten sonra bir 12 saat daha beklerdim dediğim muhteşem maç... o güne dair en ilginç şey viyana sokaklarının tam bir hırvat işgaline uğramasıydı. viyana'nın şehir merkezine galatasaray formamla gittiğimde bir çok tacize uğradımı ve arkamdan bira şişesi fırlatıldığını hatırlıyorum. ernst happel stadyumunun yarı yarıya biletler satılmasına rağmen yüzde 80 ni hırvattı. hatta bir çok türk seyirci biletlerini karaborsada hırvatlara sattığı için maçı hırvatlarla yanyana izledik. maçla ilgili tek hatırladığım 118. dakikada yediğimiz golden sonra kız arkadasıma çok cool bir şekilde " futbol, yenmek te var yenilmekte dedikten sonra 120 dakikada semih'in golünden sonra üstümdeki formayı çıkartıp yarı çıplak bir halde formayı sallamamdı. gerçekten muhteşem bir maçtı. maçtan sonra bütün hırvatlar eve dönerken viyana caddeleri türklere kalmıştı.