sivas kazanmasını bildi sivasspor ile oftaş arasındaki büyük fark; birinde mehmet yıldız vardı, diğerinde yoktu.
bu hafta yazımı hem oftaş-sivas, hem de ankaragücü'ne ayırdım. cumartesi günü, turkcell süper lig'in en güzel futbol oynayan takımlarından ikisi 19 mayıs'ta karşı karşıya idi. saha her zamanki gibiydi. 19 mayıs'ın dış sahalarından bazıları bile bu sahadan daha iyi! takımların antrenman sahalarının, maçın oynandığı yerden, stadyumdan daha iyi olduğu bir başka ülke var mıdır acaba? bu soru takıldı aklıma. oftaş tarafında tribünler eh işte denecek kadar doluydu. yine de sene başına göre gelen seyirci sayısının iyi olduğu söylenebilir. sivas için sol kapalı açılmıştı. yan taraftan görebildiğim kadarıyla sivas'a orası yetmedi! sivaslılar da maç boyu, taraftar dışarıda diye bağırdılar. çok merak ettim koskoca bir saatli kale arkası ve maratonun o ufak bölümü neden sivaslı futbolseverlere açılmamıştı?. birkaç puan geride şampiyonluğu kovalayan sivas'ın seyircilerine kapıları olabildiğince açmak gerekmez miydi?..tuhaf buldum bu uygulamayı kimse kusura bakmasın.
sivas karşılaşmaya, kalede akın, defansta abdurrahman, murat sözgermez, saidi, hayrettin, orta sahada musa, sezer, ilhan, sylla, forvette cvetkov, mehmet yıldız on biriyle çıkarken, oftaş ise kalede recep, defansta ufuk, orhan, giray, murat kalkan, orta sahada kadir, olgay, sandro, bülent, serkan, forvette ise ibrahim şahin dizilişinde sahaya çıktı.
sivas golü erkenden bulunca, maçın gidişatı da ona göre şekillendi. dört defans oyuncusunun yanı sıra bir de önlerinde sylla ile çıkmıştı. ilhan da hocasından talimat aldığı belli olur şekilde çok ileri gitmiyordu, sivas'ın taktiği golden sonra kontralarla çıkmaktı. oftaş ise atak düşüncede oynuyordu fakat atakları olgunlaşamıyordu. bülent, sol kanatta alıştığımız yıpratıcı, rakibi kızdıran bülent olmayınca, ataklar genelde sağ kanattan gelişti. fakat ne hikmetse ne atılan şutlar, ne de yapılan ortalar etkili olamamıştı. ilk yarıda kadir, bülent ve ibrahim şahin son derece etkisizdi. tozo'nun eksikliği hissedildi. bu arada oftaş, ilk yarıda 4 isabetsiz, 1 isabetli şut atmış, sivas da 2 isabetsiz, 2 isabetli şut kaydetmişti.
ikinci yarıya başlarken osman özdemir, çok doğru bir hamle yaptı ve etkisiz bülent'i oyundan alıp yerine savaş'ı alarak forveti ikiledi. bu değişiklikten sonra maç tamamen oftaş ile mehmet yıldız arasında geçti. yani, oftaş saldırıyordu, dönen toplarda ise sivaslılar, topu uygun bir yerde bekleyen mehmet yıldız'a atıyorlardı, o da topu alıyor, bir güzel saklıyor, fırsat bulursa atak geliştiriyordu. osman özdemir, kilidi bir türlü açamayan takımında defanstaki ufuk'un yerine oftaş'ın yeni transferi james boudaou'yu da alarak forveti üçledi, serkan'ı geriye çekti. son dakikada kadir'in vuruşunda ankaralı futbol severler, yerlerinden şöyle bir zıpladılar ama nafile, gol gelmedi. oftaş, ikinci yarıda 8 isabetsiz şut, 1 isabetli şut atmıştı. sivassporlu futbolcular ise 4 isabetsiz, 1 isabetli şut kaydettiler. maçın en renkli anlarından biri kapalının önündeki yan hakemin kayıp, korner direğini yerinden çıkardığı an oldu. sivaslı futbolseverlerin takımlarına desteği ise maç boyu hiç kesilmedi.
maçın adamı, açık ara mehmet yıldız oldu. oftaş'ta ise en beğendiğim futbolcu ise ilk yarıdaki kötü futbolunu ikinci yarıda düzelten kadir oldu. oftaş'ta maç boyu birçok eksiklik göze çarptı. ilk olarak, ilhan ve tozo'nun yokluğu kendini gösterdi. olgay, topu oyuna sokmakta çok yavaş kaldı, birçok topu da bu yavaşlığından kaybetti. giray da keza olgay gibi ilk müdahelelerinde başarısızdı. ilhan'ın olmaması nedeniyle defanstan topla çıkacak oyuncu yoktu belki ama sivas, pres yapmadığı için bu sorun kendini göstermedi. murat kalkan ve serkan'ın ortaları, turkcell süper lig oyuncusuna yakışmayacak kadar kötüydü. serkan'da belirgin bir düşüş var. savaş ve ibrahim şahin, birlikte oynamadıkları için ahenk sağlayamadılar. birçok pozisyonda yan yana durarak atakları öldürdüler. sandro yıldızlaştığı maçlardaki performasından uzak olunca oftaş'ın yapacak bir şeyi kalmadı. sivas'ın golden sonra bu kadar defansif oynamasına karşın oftaş'ın bir gol atamaması dikkate değer bence. sol kanattaki alternatifsizlikler, murat kalkan ve bülent'ten birinin ceza alması, sakatlanması ile kendini gösterecek.
sivas'ta defansta murat sözgermez sigorta görevini sürdürdü. abdurrahman, özellikle ilk yarıda kademelere girmede mükemmeldi. bülent uygun, onur, emre, aytaç gibi genç oyuncularını da sahaya sürerek onlara görev verdi. sivas'a ve hocaları bülent uygun'a yolun açık olsun diyorum.
ankaragücü ve başkanlık yazımı, ankaragücü-trabzon maçının olduğu saatlerde tamamlıyorum. ankaragücü'nde malum cemal aydın aday olmayacağını açıkladı. bu açıklama, ankaragüçlülerin kendi aralarında sevinç yarattı. fakat, hepsinin de aklında olan bir soru var şimdi: kim başkan olacak?...bu konudaki çekincelerini anlamak mümkün. zira daha önce de sayın cemal aydın, aday olmayacağını söylemiş fakat tekrar aday olmuştu. umarım, bir kez daha aynı olay ceryan etmez. zira bu gerilimin kulübe bir faydası olmuyor, aksine zararı var.
ankaragücü, cemal aydın'dan başka aday çıkaramayan, kimsenin öne çıkmak istemediği bir camia olmamalı! birçok firmada yöneticilik yapan, değerli görevlerde bulunan ankaragüçlüler var. aslında olması gereken de artık öne çıkmış bir başkan yerine, ekibiyle görevi idare eden, geçen senenin son yazısında belirttiğim gibi kurumsallaşmaya önem verecek, mke adından ayrılıp artık bir a.ş. gibi yönetilecek, mağazasıyla, resmi ürünleriyle her şeyiyle imaj yaratacak, ankaragücü'nü tutmayanların bile stada gitmek için can atacağı bir ortam kuran bir başkan gelmelidir. yeni gelecek başkan, en azından bu ortamı sağlayamasa da, bir geçiş dönemini yaratmalıdır.
haftaiçi bana iletilerini gönderen birçok ankaragüçlü ise, tribünlerde yaşanan kavgalardan bıktıklarını belirttiler. kamuoyunda ankaragüçlü diyince kötü algılandıklarını, bunun halbuki sadece belli bir kesimin işi olduğunu, kendilerinin arada kaynadığını dile getirdiler. hatta maça oğlu ile giden bir ankaragüçlü taraftar, gençlerbirliği maçında çıkan kavgada bu koltukları fırlatanlara “ne yapıyorsunuz” diye sorduğunu ve “sana ne biz ankaragüçlüyüz” tepkisini aldığını belirtti. ankaragücü, bu görüntülere layık değil. otokontrolün sürekli olarak sağlanması ve sorun yaratan kişilerin ayıklanması gerekmektedir.
yazımı bitirdiğim sırada maç devam ediyor, dakikalar 81 i gösteriyor. skor 2-0. futbol hiç umut vermiyor. taraftar da stadı erkenden terk etmeye başlıyor. ne yapsınlar! hakem de bir penaltıyı vermeyince, her şey dört dörtlük oluyor(!). geri kalan dakikalara bakmaya gerek duymuyorum. bu gidişle, hakan kutlu'nun da görevde fazla kalacağına ne yazık ki inanmıyorum.