denizlispor bir önceki turda lyon'u elemişti.lyon, denizli'den bir yıl önce ve iki yıl sonra fenerbahçe ile iki kez eşleşmiş ve fener'i dört maçta da yenmişti.o yılki uefa kupası sezonunda da porto'dan daha favori bir takımdı.zira, porto yıllardır eski havasında değildi.bence denizlisporlu futbolcularda bir rehavet havası vardı.kimse porto'nun bu kadar güçlü bir takım olabileceğini beklemiyordu ve denizlispor gibi bir takımın lyon gibi bir takımı devirmesi, futbolcuları rehavet havasına sokmuştu.ilk yarıda denizlispor çok şanslıydı.porto inanılmaz pozisyonlar kaçırdı ve mourinho çılgına döndü.porto'nun futbolunu görünce ben de neye uğradığımı şaşırmıştım.ilk yarının 0-0 değil en az farkla bitmesi için dua ediyordum, zira ilk yarının 0-0 biteceğine inanmıyordum.özellikle serbest vuruşlardan ve köşe vuruşlarından porto çok büyük tehlikeler yaratıyordu.denizli'nin ilk yarıdaki şansı ikinci yarıda tutmadı.denizli'nin ikinci yarıya toparlanıp çıkacağını ümit etmiştim ama denizli yine aynı denizli idi.porto bu sefer affetmedi.deco'yu, mourinho'yu bize ilk defa yakından tanıtan maçtır.