2 sezon üst üste gelen lig şampiyonluklarından sonra hedefin doğal olarak 3. lig şampiyonluğu olduğu sezona galatasaray, ilk 2 sezondan daha iyi başlamış ve farkını ortaya koymuştu. takıma brezilya'nın dünya çapında kalecisi taffarel'in de katılmış olmasının özgüveni vardı kuşkusuz. avrupa'da şampiyonlar ligi'nde ilk kez gruplardan çıkmaya çok yaklaşmış ama 8 puanla ve üçlü averajla gruptan çıkamamıştı. ligin ilk yarısını ise fenerbahçe'nin 2 puan gerisinde kapatmıştı. ama önemli değildi. 97-98 sezonunda bir ara 9 puan gerideydi ve ligin ilk yarısını ise 6 puan geride kapatmıştı. yani galatasaray bizlere güven veren bir takım haline gelmişti.
ligin 2. yarısında ilk 6 maçın 5'ini kazanmış istanbulspor ile de 3-3 berabere kalmıştı. bu 6 maçın sonuncusu ise fenerbahçe maçıydı ve ali sami yen'deki karşılaşmayı galatasaray okan buruk ve hakan şükür'ün golleriyle 2-0 kazanmıştı. bu galibiyet fatih terim'in ligdeki ilk fenerbahçe galibiyetiydi.
işte bu fenerbahçe galibiyetinin ertesindeki lig maçı gençlerbirliği deplasmanıydı. saat 19:00'daki maç için yaklaşık 3 saat öncesinden stattaki yerimi almıştım. trt spikerlerinin deyimiyle "saatli kale arkası"ndaydım. maraton'a yakın olan tarafta. fenerbahçe galibiyeti ile iyice havaya girmiş olan bizler için heyecan artıyordu. saat 19:00'a 1 saat kala futbolcular ısınmaya çıkmışlardı. ve tabii ki tribünlere çağrılmaları. ısınmada arif'in bizim tribünün önünden yaptığı ortaları dikkatle seyrettim. çoğu kötü ortalardı. ama hakkını da verelim, ortalarıyla hakan'a az gol attırmadı.
maç başladı... galatasaray, klasik forması olan parçalı formayı giymişti. maça presle başlayıp, istediğini buldu. ustaların ustası gheorghe hagi kafayla golünü attı. yanılmıyorsam hagi'nin galatasaray'da attığı tek kafa golüydü. daha sonra bizim olduğumuz tribünlere koştu. kollarını açarak. . tıpkı milan'a attığı golden sonra yaptığı gibi.
gençlerbirliği, marakşi ile beraberliği sağladı kısa bir süre sonra. galatasasaray'ın cevabı da gecikmedi. okan, ceza sahası çizgisi üzerinden yerden köşeye düzgün bir vuruşla 2. golümüzü attı. maçtaki 2 golümüzde benim olduğum kale arkasına atılmıştı.
ikinci yarının başında ise futbolcular sahaya çıkarken bir kaza yaşandı. ama hasarsız. gençlerbirliği'nden tolga doğantez kafasını çıkış yerine çarpmıştı.
ikinci yarının özellikle sonlarına doğru çok zorlanmıştık. fatih terim'in kale arkasında ısınan yedeklerden vedat'ı çağırmasını da unutamam. yedek kulübesinden taffarel'e söylendi. taffarel yedeklerden tugay'a tugay ise vedat'a... skoru korumasını bilip, 2-1 galibiyetle tamamlamıştık maçı. ligin 2. yarısının 7. maçından 6. galibiyetimizi çıkarmıştık. şampiyonluğa doğru yol almaya devam ediyorduk.