milli futbol takımımız bu gün prag"da strehov stadında çekoslovakya ile yapacagı dünya kupası grup eleme macını televizyon türkiye saati ile 19.00 itibariyle naklen yayınlayacaktır.televizyon yayına 18.55 de başlayacaktır.
oguz tongsir prag"dan bildiriyor.
isveçli hakem frederiksoon"un yönetecegi karşılaşma icin .özkan sümer, katı defans yapmayacagız prestij için mücadele edecegiz derken.çek milli takımının teknik direktörü,dr vengloş yenmekten başka caremiz yok seyircilerde farklı galibiyet bekliyor şeklinde konuştu.
bozgun degil...çeklere iki hata golü ile yenildik.
özkan sümer. iki hata yaptık iki gol yedik.
kötü hava koşulları ve vize engellerini aşarak prag"a ulaşan bir avuc türk 2-0 lık yenilgiye ragmen milli takımımıza sevgi gösterilerinde bulundu.
togay bayatlı- aralık ayında ceklerle oynamayı kabul eden eski yöneticilerin kulakları cınlasın.türk takımını artı 20 dereceden buz deposuna getirmek adeta intihar sayılır.
oguz tongsir prag"dan bildiriyor.
maçtan 3 saat önce duran kar yagışı bitişe 15 dakika kala bütün şiddeti ile tekrar başladı.ısı eksi 12 derece saha mac öncesi kardan temizlendi ancak buzlu zemin oyunu olumsuz yönde etkiledi. tribünlerde on bine yakın seyirci vardı.bunların arasındaavrupanın muhtelif kentlerinden gelmiş otuz türk futbol severi bulunuyordu.millerimiz sahada üşümemek için kilotlu corap giydiler. hakem fredirksoon 55 dakikada jurkemik"e 68 dakikada turgay"a 83 takikada bahtiyar"a sarı kart gösterdi çekler 4 korner 19 faul milli takımımız ise 1 korner 20 faul atışı kullandı
rahmetli dedem ile birlikte bu macı izlemiştim ve dedemin söyledigi bir cümleyi hic unutmadım....buydu(dondu) ulaaaan bizim cocuklar yani ..bu güne uyarlarsak... dondu ulan bizim cocuklar. mekenı cenlet olsun bu mactan bir yıl sonra rahmetli oldu.
not bizim memleketimizde buymak üşümek anlamında kullanılırmış
milli takım, borç alınan uçak bileti ile prağ'a gidiyor.
ankara'da kampta bulunan a milli takımımıza aspirin, çeşitli vitaminler,ağrı kesiçiler,antibiyotikleri kapsayan ilaçlar bütcede para olmadığı için bir eczaneden borç alındı...
takvimler 18 ekim 1980 tarihini gösterirken, spor basını milli takımın acınası durumunu dile getirmekteydi. sabri kiraz yönetimindeki milli takım, son 3 hafta içinde yapmış olduğu 3 müsabakada tam 9 gol yemiş, sadece 2 gol atabilmişti. libya’dan 2 gol ve izlanda’dan 3 gol yenmiş, sonrasında galler’den yenen 4 gol ise bardağı taşıran damla olmuştu.(suudi arabistan ve malezya’ya karşı alınan 3-0’lık galibiyetler pek önemsenmedi.) seyirci; cardiff’te “yeter artık” diye bağırır hale gelmişti bu manzara karşısında. federasyon, tepkilere dayanamamış ve sabri hoca’nın görevine son vermişti. artık yeni bir hoca arayışı başlamıştı. ahmet suat özyazıcı, yapılan teklifi nazik bir şekilde geri çevirince, muhtar tunçaltan’a yöneliyordu ilgililer. on, on beş günlük bir arayıştan sonra milli takımın yeni yapılanması oluşturuluyordu.
milli takımın hocalığına özkan sümer getiriliyordu, yardımcılığını ise fethi demircan yapacaktı. teknik danışmanlık görevi ise fenerbahçe’nin hocası rausch’a veriliyordu. yakın plandaki çekoslovakya maçı öncesi milli takımı bu üçlü hazırlayacaktı. her üç hoca da bu işi fahri olarak yapacaklardı. yani hâlihazırda çalıştırdıkları takımda görevlerini sürdüreceklerdi. fethi demircan, hem bursaspor’daki görevine devam edecek hem de milli takıma katkı sunacaktı.
bu üçlü yapı daha işin başında sallanmaya başlıyordu. futbol federasyonu başkan vekili doğan andaç, milli takımda özkan sümer ve fethi demircan’ın eşit şartlarda, yani eş yetkili olarak, görev yapacaklarını açıklayınca; özkan sümer; “futbol federasyonu tarafından ihdas edilen ve bana verilen görevde yetki eşitliğinin mümkün olmayacağı ortadadır. bu konuda daha işin başında tartışmalara girmek üzücüdür” beyanında bulunuyordu. federasyon bu konuda biraz bastırınca, özkan hoca; “milli takım çalışmalarını f. demircan ile birlikte yürüteceğiz. kendisi yardımcım değil, en az benim kadar yetki sahibidir” açıklamasıyla, tartışmalara son noktayı koyuyordu.