1931 aralık'ında dördüncü kez istanbul'a gelen slavia prag, 25 aralık'ta fenerbahçe-galatasaray karmasıyla yaptığı maçı 2-0 kazanırken, 27 aralık'taki maçtan 0-0'lık beraberlikle ayrıldı.
3 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
slâvya takımı şehrimize geliyor
g. s. - f. b. muhteliti ile 25 ve 27 de iki maç yapacak
çekoslovakya'nın meşhur profesyonel takımlarından slâvya, önümüzdeki haftalar içinde şehrimize gelmiş bulunacaktır. slâvya takımını ve onun oyununu istanbul'da tanımıyan sporcu ve spor meraklısı yoktur. slâvya takımı futbolda bizim nev'ama hocamızdır.
futbolcularımız, fennî futbolun ilk dersini slâvya’dan almışlardır. bu itibarla bu meşhur takımı tekrar şehrimizde görmek sporcular için bir bahtiyarlıktır.
«olimpiyat» mecmuasının teşebbüsü üzerine slâvya takımile cereyan eden muhaberat neticelenmiştir. slâvya, kânunuevvelin 24 ünde şehrimize gelecek, 25 kânunuevvel cuma ve 27 kânunuevvel pazar günleri galatasaray - fenerbahçe muhtelifleri ile iki maç yapacaktır.
slâvya takımı en kuvvetli şekli ile gelecektir. çek millî takımının kalecisi planiçka ve merkez muhacimi sovboda da bu takıma dahildir.
galatasaray - fenerbahçe muhtelitinin, atina seyahatinin arifesinde slâvya gibi kuvvetli bir takımla karşılaşması çok müsbet bir netice verecektir. bu iki müsabaka, atina’ya gidecek muhtelit için mükemmel bir antrenman olacaktır.
futboldaki hocalarımızla burada tekrar karşılaşmak spor noktai nazarından çok zevkli bir şey olacaktır. galatasaray - fener muhteliti slâvya ile ikinci maçı yaptıktan bir gün sonra da atina'ya hareket edecektir.
16 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
slâvya geliyor
g. s. ve fener muhtelitinin hakikî kıymetini bu maçlarla öğreneceğiz
galatasaray - fenerbahçe muhteliti, bu ayın 25 ve 27 sinde meşhur çek takımı slâvya ile karşılaştıktan sonra ayın 31 inde atina'da yapacağı maçlar için yunanistan’a hareket edecektir.
çek takımları her sene turneye çıkarlar ve her gittikleri yerde büyük bir alâka uyandırırlar. çünkü mali buhrana, arasıra hafif sarsıntılar geçirmelerine rağmen çek takımları, merkezi avrupa futbolunda hâlâ en mühim mevkii işgal etmektedirler.
bu sene de en kuvvetli profesyonel çek takımları bir takım seyahatler hazırlamışlardır, yahut ta hazırlamakla meşguldürler.
sparta seyahate çıkmak için muhtelif memleketlerin kulüplerile hali müzakerededir. d. f. c. isviçre'ye gidecektir. bir aralık istanbul'a gelmesi mevzuu bahsolan nahot ile lieben fransa ve belçika'yı tercih etmişlerdir. kosire berlin’e gitmeği muvafık bulduğu gibi viktoria zizkow da belçika’dan başlıyarak fransa’dan geçecek ve cezayir’de nihayet bulacak bir turne hazırlamaktadır.
bu meyanda sbavia da balkan’lardan geçerek istanbul’da iki maç yapmağı kabul etmiştir.
slâvya’nın bu sıralarda memleketimize gelmesini futbolumuz için çok hayırlı telâkki edebiliriz. zira galatasaray ve fenerbahçe muhtelitimizin atina maçlarından evvel üstat bir takımla ciddî maçlar yapmağa ihtiyacı vardır. bu suretle hem muhtelitin hakiki kıymetini anlamak, kuvvetli ve zayıf taraflarını görerek ona göre tedbir almak, hem de yunan’lılara karşı muhtelitin nasıl teşkil edilmesi hakkında bir fikir edinmek kabil olacaktır.
slâvya’nın gelişindeki galatasaray - fenerbahçe muhteliti hesabına bu faydalı noktalardan başka, futbolumuz için de hayırlı görülmesi lâzım gelen cihetler vardır.
maruf cek takımı, hüdayi nabit denebilecek bir şekilde yetişen bir çok gençlerimize yeni bir ders vermiş olacaktır, filhakika slâvya’yı yendiğimiz zamanlarda bile, merkezî avrupa’nın bu meşhur oyuncularından ettiğimiz istifadeyi ve onlardan aldığımız dersi inkâr edemeyiz. iyi futbolcu sınıfına kadar yükselen bir gençlerimizde temasların, temasları ve bilhassa slâvya ile olan maçları seyretmenin büyük bir tesiri vardır.
slâvya maçlarında gördüğümüz ikinci iyi nokta da, sönük bir vaziyete düşen istanbul futboluna yeni bir hayatiyet vereceği düşüncesidir. hulâsa etmek lâzım gelirse, slâvya ile dördüncü temasımızı her noktadan faydalı bulmaktayız.
22 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
meşhur slavya takımı perşembeye geliyor
ilk maç cuma gününe..
cuma günü taksim stadyomunda fenerbahçe - galatasaray muhtelitile ilk maçını yapacak olan meşhur slavya futbolcuları 24 kânunuevvel perşembe günü öğleden evvel sirkeci istasyonuna geleceklerdir. slavya'nın son şekli hakkında karilerimize malûmat vermeği faydalı buluyoruz.
kaleci planiçka hali hazırda avrupa’nın en iyi kalecisidir. senelerdenberi de çek millî takımının her maçında muvaffakiyetle oynamaktadır. istanbul planiçka’yı çok iyi tanır.
sağ müdafi zenişek şikago’dan bir müddet evvel gelerek slavya’ya intisap etmiştir. millî takımın her maçında oynamaktadır.
sol müdafi fiala genç bir oyuncudur. çek’ler bu genci, futbolları için çok ümit veren bir unsur saymaktadırlar.
sağ haf krizek’tir. sol haf çerniski viyana'dan gelmiş ve slavya’ya girmiş iyi bir futbolcudur.
merkez muavin simperski genç, fakat millî takımın olduğu kadar slavya'nın da belkemiğidir.
sağ açık yunek çok seri ve tehlikeli şutlar çeken bir muhacimdir.
sağ iç sobotka çok iyi bir futbolcudur ve admira'ya karşı merkez muhacim oynamış, çok muvaffak olmuştur.
merkez muhacim svoboda’yı da istanbul’da görmüştük. bu oyuncu çekoslovakya’nın hali hazırda en iyi muhacimidir, hatta avrupa’nın da sayılı muhacimlerinden biridir. svoboda ile planiçko’nun merkezî avrupa’da çok büyük şöhretleri vardır.
sol iç çambal çok iyi dripling yapan ve merkezî avrupa’da topa en fazla hakimiyeti olan bir muhacim olarak tanınmıştır.
sol açık puç ta istanbul’a gelen futbolculardandır. buraya geldiği zaman 19 yaşında olmasına rağmen nazari dikkati celbetmişti. sür’at, teknik ve şütlerile cidden tehlikeli bir muhacimdir.
çek - italya millî takımları arasında bu sene 15 teşrinisanide roma’da yapılan ve 2-2 neticelenen maçta bu oyunculardan planiçka, zenişek, yunek, şimperski, çambal ve svoboda oynamıştır.
slavya’nın şayanı kayit olarak yaptığı mahallî ve ecnebi maçlarda aldığı neticeler şunlardır:
prag'da sparta'yı 3-1, merkezî avrupa kupası finalisti w. a. c. takımını 5-1, isveç şampiyonu a. i. k. i 3-2, meşhur macar takımıf. t. c. i bu ayın altısında 2-1 yenmiştir.
en son ve mühim muvaffakiyeti 13 kânunuevvelde avusturya şampiyonu viyana’nın admira’sını 4-2 mağlûp etmesidir.
slavya futbolcuları heyeti idareden m. valuşek’in riyaseti altında geleceklerdir.
24 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
slâvya takımı bugün geliyor
futbol hocalarımız samimî merasimle karşılanacak
meşhur slavya takımı bugün saat onda şehrimize gelecektir. cekoslovakya’lı futbolcular ayın yirmi birinde prag'dan hareket etmişlerdir. slavya, hareketinden bir gün evvel prag’da viyenna takımı ile karşılaşmış ve 4-2 galip gelmiştir.
futbolda hocamız olan slavya takımı, sporcularımız tarafından hararetli bir surette karşılanacaklardır. ilk müsabaka yarın taksim stadyomunda saat iki buçukta yapılacaktır. bu müsabakayı futbol federasyonu reisi hamdi emin bey idare edecektir.
24 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
tertip heyetinin tebliği
slavya maçları tertip heyetinden:
1 — çekoslovakya şampiyonu (slavya) birinci futbol takımı bugün saat onda sirkeci istasyonuna gelecektir. sporcularımızın bu futbol üstadlarına yapılacak karşılama merasiminde bulunmalarını rica eyleriz.
2 — 25/kânunuewel/931 cuma günü galatasaray - fenerbahçe muhteliti slavya ile taksim stadyomunda karşılaşacaktır. maça saat 14,30 da başlanacaktır. hakem futbol federasyonu reisi hamdi emin beydir.
3 — biletler bugünden itibaren (millî spor zeki rıza) mağazasında satışa arzedilmiştir.
25 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
sabırsızlıkla beklenen büyük maç!
slavya takımı dün geldi, bugün galatasaray ve fener muhteliti ile karşılaşıyor
slavya takımı, dünkü konvansiyonel trenile şehrimize gelmiştir. trenin beş saat rötar yaparak gelmesi, bu üstat oyuncuların arzu edildiği kadar parlak bir şekilde karşılanmasına mâni olmuş, slavya'lı oyuncular sade ve samimî bir şekilde istikbal edilmişlerdir.
gelen kafile on altı kişiden mürekkeptir. takımın eski kalecisi şitaplik antrenör sıfatile bu seyahate iştirak etmektedir. slavya takımında, evvelce şehrimize gelmiş oyunculardan beş kişi vardır. diğerleri yeni ve güzide oyunculardır.
dün slavya'lı oyunculardan bazılarile görüştük. bunlar, dördüncü defa olarak istanbul'a geldiklerinden dolayı çok memnun olduklarını, slavya’nın burada yaptığı müsabakaların kendileri için çok kıymetli hatıraları bulunduğunu, bu defaki maçın da temiz hatıralar bırakacağını ve çok kuvvetli bir şekilde geldiklerini söylediler.
bugünkü müsabakaya saat iki buçukta başlanacaktır. evvelce de yazdığımız gibi müsabakayı futbol federasyonu reisi hamdi emin bey idare edecektir. galatasaray - fenerbahçe muhteliti bugün ağlebi ihtimal şu şekilde çıkacaktır.
slavya ile yapacağımız müsabakanın çok heyecanlı olacağı muhakkaktır. ilk karşılaşmanın ne netice vereceği şimdiden kestirilemez. yalnız oyuncularımızdan temiz, canlı ve azimkâr bir oyun, halkımızdan da sükûnet bekleriz.
25 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
iki küçük hâdise
galatasaray ve fenerbahçe kulüpleri, slavya ile bugün ve önümüzdeki pazar günü yapacakları iki maç için, takriben yirmi gün evvel, alelûsul istanbul futbol heyetine müracaat ederek müsaade istemişlerdir. futbol heyeti, lik maçlarından çekilelidenberi aralarından kara kedi geçen bu iki kulübümüzün müracaatine düne kadar cevap vermemiştir.
futbol heyetinin bu şayani hayret betaatine mukabil, iki gün evvel pek ziyade sür’atle cereyan eden şu iki hâdise olmuştur:
slavya maçları heyeti tertibiyesi, salı günü bir nezaket eseri olmak üzere futbol heyetine, on iki davetiye göndermiştir. bu davetiyeleri alan futbol heyeti, düşünüp taşındıktan sonra, heyeti tertibiyeye bir mektup yazarak heyet azasının esasen maçlara girebileceğini bildirmiş ve davetiyeleri iade etmiştir. hem de ne vakit biliyor musunuz?.. hemen ertesi günü...
futbol heyeti azaları bugün maça gelecek olurlarsa bilet almak mecburiyetinde kalacaklardır.
27 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
slavya ile ikinci maç
iki taraf ta hakikî kıymetini bugün gösterecek!
galatasaray - fenerbahçe muhteliti bugün ikinci defa olarak slavya ile karşılaşacaktır. taksim sahası cumaya nazaran biraz daha kurumuştur. bugün yağmur yağmadığı takdirde saha her halde oyun oynanabilecek bir hal alacaktır.
bugün müsabakaya saat üçte başlanacaktır. muhtelit takım, bugün biraz değişik olarak çıkacaktır. takım kaptanı zeki bey, fikret’in bugünkü maçta sol iç oynıyacağını söylemiştir. bugünkü karşılaşmada takımımızın daha iyi bir netice alacağı ümit edilmektedir.
bugünkü müsabakayı sait salâhattin bey idare edecektir.
27 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
davetiyelerde sahtekârlık yapılmış
heyeti tertibiye tarafından slavya maçları için alâkadarlara gönderilen davetiyelerde sahtekârlık yapıldığı anlaşılmış, keyfiyet polise bildirilerek tahkikata başlanmıştır. bunun için bugünkü maça mahsus davetiye gönderilmemiştir. davetliler, bizzat stadyom idaresine müracaat ederek davetiyeleri alacaklardır.
27 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
istanbul mıntakasının bir tavzihi
slavya maçları münasebetile istanbul mıntakasına gönderilen davetiyelerin, kabul edilmiyerek iade edildiğini yazmıştık. mıntaka riyaseti dün bu hususta gazetemize bir mektup göndererek bu haberemizi şu şekilde teyit etmiştir:
«— slavya maâları için müsaade talebini havi galatasaray kulübünün tezkeresi nizamname mucibince derhal futbol federasyonuna tevdi edilmiştir. bundan ötesi futbol federasyonuna ait olup heyetimiz bu hususta yalnız mutavassıt vazifesini görmektedir. binaenaleyh bu sual futbol federasyonuna tevcih olunabilir.
olimpiyat gazetesi namına nüzhet b. çarşamba günü mıntaka heyeti merkeziyetine 8 davetiye vermiş ve bunun mıntaka heyeti merkeziye azasile futbol heyeti azasının şahıslarına mahsus olduğunu söylemişti. halbuki nizamname mucibince sahalara serbestçe girmesi lâzım gelen vazifedar heyetler, rüesa ve azasile milli müsabakalar, rekortmenler, türkiye ve mıntaka birincileri ve sair zevatın yedlerinde hüviyet varakaları mevcut olduğundan bunlara ayrıca şahsi davetiye gönderilmesine lüzum yoktu. bu hareketin adedi yüze baliğ olmıyan serbest duhuliye varakasını hâmil zevatın nizamî haklarının maçları günlerinde tanınmamasına matuf olabileceği mütaleasile gönderilen sekiz davetiye (sahalara serbest girmesi lâzım gelen zevatın yedlerinde hüviyet varakası mevcut olup başkaca davetiyeye lüzum olmadığından ihtiyarı zahmet buyurulmaması) ricasile iade edilmiş ve dünkü cuma günü hüviyet varakasını hâmil bulunan zevat serbestçe sahaya girmişlerdir. bilvesile arzı hürmet olunur efendim.»
28 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
dünkü maç, 0-0 berabere neticelendi!
fakat g. s. - f. b. takımı çok canlı ve hâkim bir oyun oynadı
galatasaray - fenerbahçe muhteliti dün ikinci defa olarak slavya takımile karşılaştı. dünkü müsabaka, cuma günkü maça nisbetle çok güzel, çok heyecanlı ve o nisbette de muvaffakiyetli oldu. burada kullandığımız muvaffakiyet kelimesi sayı adedile kazanılmış maddî bir mefhum değil, muhtelit takımımızın hakikaten şayani takdir bir oyun oynamasına matuftur. çünkü dünkü müsabaka sıfır sıfıra beraberlikle bitmiştir.
çekoslovakya profesyönel şampiyonu, dün amatör oyuncuların teşkil ettikleri muhtelitin karşısında tam bir buçuk saat âczi tam içinde kıvrandı, futbolun bütün hilelerini tatbik etti, kaba ve haşin bir oyun oynadı. fakat bir sayı yapmağa muvaffak olamadan sahayı terke mecbur kaldı. slâvya’nın bu aczine mukabil, galatasaray - fener muhtelitini teşkil eden amatör futbolcular, kat’î olarak ifade edebiliriz ki, oyunun beş on dakikası hariç olmak üzere baştan nihayete kadar tam bir hâkimiyet tesis etmişler ve çek kalesini kuvvetli bir çember altına almışlardır.
takımımız bir çok defalar bu sütunlarda methedede bitiremediğimiz güzel oyunlardan birin oynadı. bu güzel oyun maddi semeresini veremedise de manevî kuvveti, maruf çek takımını çileden çıkarmağa kâfi geldi. oyun bittikten sonra oyuncular sahayı terkederlerken slavya’lı oyuncuların ne kadar bitkin ve maneviyetlerinin ne kadar kırık ve manen mağlûp oldukları, buna mukabil muhtelit takım oyuncularının da manevî bir galibiyetin verdiği neş’e ile sahadan ayrıldıkları yüzlerinde okunuyordu. muhtelit takım, dünkü maçı, gol atarak kazanamadı, fakat ondan daha mühim bir sey elde etti ki bu da futbolun inceliğinde, tekniğinde ve azimle oynamakta profesyönel futbolculardan yüksek olduğunu isbata muvaffak olmasıdır.
cuma günkü müsabaka gayritabiî şerait altında oynanmıştı. çamur bizim oyunumuzu göstermeğe mâni olmuş, vücutçe bizden kuvvetli olanlar oyunu kazanmışlardı. dün, saha nisbeten kurumuştu. bu da bizim kıymetimizi göstermeğe bir vesile teşkil etti.
dünkü müsabakaya saat üçü on geçe başlandı. geçen defa galatasaray oniforması giymiş olan muhtelit takımın arkasında bu defa fenerbahçe üniforması vardı ve şekil şu idi:
ulvi - mithat, bürhan - kemal faruki, nihat, reşat - l. mehmet, muzaffer, zeki, fikret, rebii.
yegâne fevkalâdelik kemal faruki’nin sağ haf oynamasıdı.
slavya takımı, cuma günkü kadrosunu muhafaza ediyordu. hakem, sait salâhattin beydi. kur’ayı gene slavya kazandı ve oyuna başladı. slavya’nın oyuna başlaması, daha o saniyede akamete uğradı. top, muhacimlerimizin ayağına geçti, merkezden başlıyan ve sol cenahımızda inkişaf eden kuvvetli bir akınla slavya kalesine indik. avut oldu. tekrar soldan iyi bir akın, müdafileri, güzel bir kafa darbesile kesti, üçüncü akın. ofsayda düştük.
devrenin üçüncü dakikasına kadar altı hücum yaptık, bunun üçü avut oldu; üçünü de müdafileri kurtardı. üçüncü dakikada slavya münferit bir akınla topu avuta attı. muhacimlerimiz, çok faal, yıldırım gibi slavya kalesine saldırıyorlar. kemal faruki’nin muavin oynatılması çok isabetli bir hareket olmuş; oyunu, çok güzel açıyor, muhacimlerle beraber oynuyor, muavinlerle beraber oynuyor, müdafaaya da yardım ediyor. slavya’lılar soldan yapılan güzel bir hücumu kornere attılar. soldan akınlarımız devam ediyor, top, kale yakınına kadar indirildiği halde burada müessir olacak vaziyetler ihdas edemiyoruz. zeki, güzel paslarla sol tarafı, icabında sağ tarafı besliyor, kendisi de koyuyor, topu çıkarıyor.
sekizinci dakikada elimize geçen ilk güzel fırsatı kaçırdık. leblebi, ortaya güzel bir pas yolladı, üç metreden kaleye atamadık. maamafih akınlarımız durmuyor, mütemadiyen tazyik ediyoruz. bir aralık sol cenah fazla ofsayt kalmağa başladı, hücum hattının merkezi sıkleti sağ cenaha intikal etti.
bu bariz tazyik, slavya’lı oyuncuları şaşırttı. tazyikimizden bir türlü kurtulamıyorlar. oyun adeta tek kale halini almış devam ediyor. profesyoneller, topu el ile tutmağa, mütemadiyen favul yapmağa başladılar.
slavya’nın ilk güzel akınını 14 üncü dakikada gördük. soliç ile sol açık müselles paslarla kalemize kadar indiler. kuvvetli bir şut; ulvi tuttu. bir dakika sonra biz, gene güzel bir gol fırsatı daha kaçırdık. zeki şut atarken, slavya’lı müdafiler ayak koydular. yirmi birinci dakikaya kadar hücumlarımız hemen bilâfasıla devam etti. oyun üzerinde o kadar bariz bir hâkimiyet tesis ettik ki, meşhuru âlem olan çek oyuncuları can havli ile tazyik çemberimizi yırttılar. sağ açıkları topu kaparak ileriledi, merkez muhacime pas verdi, kuvvetli bir şut ulvi’nin ellerinde kaldı. yirmi sekizinci dakikaya kadar slavya’lılar sağlı sollu akınlar yaptılar. fakat bu akınlar bizimkiler kadar müessir olamıyor, müdafaamız bunları kolaylıkla defediyordu.
yirmi sekizinci dakikadan sonra hücum hattımız gene akınlara başladı. bir kaç hücumumuz avutla neticelendi, rebii'nin güzel bir ortalayışını zeki üç metreden dışarı attı. biraz sonra mehmed’in bir pasını zeki kaleye gönderdi, kaleci tuttu. bunun akabinde slavya merkez muhacimi kuvvetli bir şut çekti, top direkleri yaladı, dışarı gitti.
devrenin tonuna kadar hücumlarımız zâfa uğramadan devam etmekle beraber bir türlü sayı yapamadık. hep aksilikler, ve çek’lerin müdafaaya çekilmesi gol yapmamıza mâni oldu.
ikinci devre
ikinci devreye çıkarken kemal faruki’nin yerinde cevat, leblebi mehmed’in yerinde de niyazi’yi gördük. oyuna gene bizim hücumumuzla başlandı. ve ikinci dakikadaslavya rebii’nin bir hücumunu ancak kornerle kesebildi. dördüncü dakikada elimize gene bir fırsat geçti, fikret, üç metreden topu kaleye atarken topu tekrar kornere attılar. bu kornerden de istifade edemedik.
gene kuvvetli bir hâkimiyet tesis etmiştik. sol cenahımızdan merkeze, merkezden sol cenaha doğru açılıp kapanan hücumlarımız çek kalesini sıkıştırıyor. bu kuvvetli tazyik on yedinci dakikaya kadar devam etti. bundan sonra çek'ler iyi bir akın yaptı, ulvi, çek sağ açığının ayağına kapanarak topu yakaladı. ancak ulvi’nin müdahalesile atlattığımız bu akın bal gibi ofsaydı ama hakem görmedi.
slavya’lı oyuncular fena halde sinirlendiler. sayı yapamamaktan değil, tazyikimizden kurtulamamaktan mütevellit âczin verdiği sinirlilik! ne yapacaklarını bilemiyorlar. bir aralık bir kaç dakika kadar oyun mütevazin bir şekil aldı. maamafih 24 üncü dakikadan sonra gene tefevvuku temin ettik.
güzel akınlar yapıyoruz ama neye yarar ki sayı yapamıyoruz. çünkü akınlarımız sıkışık, muhacimler yırtıcı değil. oyun çok seri bir şekilde devam edip gidiyor. bu arada bir kaç çek akınını durdurduk, ulvi de bir iki güzel kurtarış yaptı.
bir aralık niyazı bir çarpışmadan sonra çıktı, leblebi girdi. çek’ler, son gayretlerile saldırıyorlar. bize korner oldu. beceremediler, avuta attılar.
muhacimlerin, muavinlerin yorulmasına rağmen biz, mütemadiyen sayı yapmak için çalışıyoruz. oyunun sonlarına doğru çek kalesi önünde üç dört defa tehlikeli vaziyetler ihdas ettik. 44 üncü dakikada arka arkaya üç hücum yaptılar. üçünde de ofsayda düştüler. slavya’lı oyuncular, adeta deli olacaklar. bir sayı olsun yapamamanın verdiği âciz onları çileden çıkarıyor. meşhur svöboda en irileri olduğu için boyuna favul yapıyor. oyunun hitamına yarım dakika varken hakem nihat’la beraber onlardan bir oyuncuyu dışarı çıkardı.
ortalık kararmak üzere oyun müddeti bitmiş, bir buçuk dakika da geçiyor. hakem, hâlâ hitâm düdüğünü çalmıyor, sanki slavya’lılara gol yaptırmağa azmetmiştir. her taraftan «dikkat!» diye bağırıyorlar, hakem aldırmıyor.
hakikaten slavya’lılar, hakeim memnun etmek ister gibi bu gecen müddet içinde müthiş bir akınla kalemize indiler. alaca karanlıkta atılan çok kuvvetli bir şüt miyop olmasına rağmen ulvi’nin ellerinde kaldı. son tehlikeyi de atlattık. hakem ancak kırk sekizinci dakikada ikinci devreyi bitirebildi. çek’ler ulvi’nin elini sıkarak tebrik etmek mecburiyetinde kaldılar.
oyunun heyeti umumiyesi çok zevkli ve o nisbette güzel oldu. futbolcularımızın hepsi derece derece iyi oynadılar. bilhassa zeki, kemal faruki, bürhan, mithat, hele kaleci enfesti. cevat, kemal faruki’nin yerini dolduramadı. ikinci devrede çek hücumlarının çoğu onun bulunduğu cenahtan oldu. rebii ile fikret ilk devrede iyi oldukları halde ikinci devrenin ortalarından sonra cevvaliyetlerini kaybettiler. hasma bir hayli top kaptırdılar. maamafih hepsi muvaffak olmuş demektir. slavya’nın sıkışınca cok sert ve favullü oynadığını gördük. bu hali, futbol üstatlarına yaraştıramadık.
28 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
muhtelit takım atina’ya gidiyor
muhtelit takım perşembe günü atina’ya hareket edecektir. kafile riyaseti, takımla beraber atina’ya arzu eden seyircileri de götürecektir. dün galatasaray kulübü erkânından vamık bey, atina’ya gitmek istiyen seyircilerin maelmemnuniye götürüleceğini ve bunun için de zeki rıza beye müracaat edilmesini söylemiştir.
29 kanunuevvel (aralık) 1931 tarihli cumhuriyetten;
slavya takımı tarziye verdi
slavya’lı bir futbolcunun münasebetsizliği
türkiye futbol federasyonundan tebliğ edilmiştir:
25 kânunuevvel cuma günü slavya ve galatasaray - fenerbahçe maçında hakeme dürüşt hareketinden dolayı sahadan çıkarılan slavya solbeki m. fiala sahayı terkederken hakemin üstüne çamurlu ayağını silkmek cür’etinde bulunmuş ve bu suretle hakemi tahkir etmiş olduğu alınan hakem raporundan anlaşıldığından bu oyuncu tarziye vermediği takdirde oyundan menedileceği ve keyfiyetin hem çekoslovakya federasyonuna hem de beynelmilel futbol federasyonuna bildirileceği federasyonunumuzca slavya kafilesi reisliğine tahriren bildirilmiştir.
bunun üzerine dün (27 kânunuevvel 1931) maç başlamazdan evvel müsabaka komiserimiz huzurunda slavya oyuncusu m. fiala kafile reisi ile birlikte hekemimize müracaatle türk hakemleri namına tarziye vermiş ve hakemimiz bu oyuncunun oyuna iştirakine müsaade etmiş olduğu maç komiserinin raporuna istinaden tebliğ olunur.
dün futbol federasyonu reisi hamdi emin beyden bir mektup aldım. hamdi emin bey, mektubunda slâvya ile yapılan ikinci müsabaka hakkında «cumhuriyet» te yazdığım yazının bazı fıkralarının futbol federasyonunun ve o günkü müsabakayı idare eden hakem sait salâhattin beyin teessürünü mucip olduğunu bildirmektedir.
futbol federasyonunu ve hakem sait salâhattin beyi teessüre sevkeden satırlar, müsabakanın ikinci devresinin üç dakika kadar uzatıldığı ve hakemin sanki bizi mağlûp ettirmek istiyormuş gibi oyunu uzatmış olduğu hakkındaki yazılardır.
hamdi emin bey, mektubunda, bu satırların hasis bir düşünce şeklinde tebarüz ettirildiğini kaydediyor ki, asıl bu sözler benim için teessürü mucip olmuştur. ben, sait salâhattin beyi çok temiz ve dürüst bir sporcu olarak tanımakta ve her müsabakayı da tam bir titarafî ve vukufla idare ettiğine kani bulunmaktayım. bundan başka bizim sahalarımızda böyle mühim bir müsabakayı idare etmenin ne kadar müşkül ve bu vazifeyi kabul etmenin en büyük bir fedakârlık olduğunu da biliyorum. bu itibarla, maddî ve manevî büyük bir fedakârlığa katlanarak mühim bir maçın idaresini kabul etmiş olan sait salâhattin beye, her hangi bir şekilde kasten bir tarizde bulunmak aklımdan bile geçmemiştir. ben, o satırları yazarken sadece müsabakanın üç dakika kadar uzatıldığını ve hakemin, belki oyunun heyecanına kendini kaptırarak saata bakmağı unuttuğunu ve bu keyfiyetin az daha mağlûbiyetimize mal olacağını kaydetmiştim. yoksa, sait salâhattin beyin kasten hareket ettiği benim dimağımda yer bulmamıştır ki kalemimden böyle bir cümle çıkmış olsun. o yazımda yanlış tefsir edilen cümleleri bu suretle tavzih etmek benim için vicdan borcudur.
slâvya ile yaptığımız ikinci müsabaka, baştan nihayete kadar hâkimiyetimiz altında cereyan ettiği halde bu takıma bir gol yapamamış, bu suretle hakkımız olan galibiyeti kaçırmıştık. slâvya kaptanı svoboda, ikinci maçtan sonra, yani iş işten geçtikten sonra bunun sırrını söylemiştir. slâvya kaptanının bu mühim sözlerini bugün çıkan «türk spor» mecmuasında okumağı bütün sporculara tavsiye ederiz.
atina 8 (hususî) — gazeteler, türk - yunan muhtelit takımlarının ikinci maçındaki hâdiseler hakkında mütalealar dermeyan etmekte devam eylemektedirler. türk futbolcularının, kendilerine yapılan hüsnü istikbal ve teşyie rağmen, müfarakatlerini tacil etmeleri bu hâdiselere atfedilmektedir.
türk takımının selaniğ'e giderek orada iki oyun oynaması ikinci maçtan bir gün evvel mevzuu bahsolmuştu. halbuki bu hâdiseler yüzünden bu tasavvur bertaraf edilmiştir. bununla beraber selanik maçları için istanbul ile selânik arasında bir muhabere cereyan etmesi ihtimal haricinde değildir.
etnos ve atinaika nea gazeteleri, bu hâdiselere meydan verilmemek için müsabakaların men'ini tavsiye eylemektedirler. nimresmî hestia gazetesi bu hâdiselerden bahsederken bunları tenkit etmekte ve bu hâdiselerden türk - yunan samimî münasebatının müteessir olmaması lâzım geldiğini yazmaktadır.