1965-66'da partizan belgrad teknik direktörü olan abdullah gegiç anlatıyor;
"1965-66 sezonunda avrupa şampiyon kulüpler kupası'nda partizanla çok başarılı maçlar çıkardık. sırasıyla nantes, verder bremen, sparta prag ve manchester united takımlarını eledikten sonra finalde real madrid'le karşılaşmaya hak kazandık. bu maç benim için çok önemliydi maç brüksel'de oynanacaktı. son 15 dakikaya kadar maçı 1-0 önde götürdük. defanstaki birkaç hatamızı affetmeyen real, maçı 2-1 kazandı..."
partizan belgrad teknik direktörü olan abdullah gegiç'in çok önemsediği bu maç sadece kariyerini değil ilk çocuğunun hayatını da şekillendirmişti. gegiç bu maçın acısını yüreğinde her zaman yaşatmak için ilk çocuğu olan oğluna maçın oynandığı "brüksel" ismini verir: brüksel gegiç!.. dönemin spor magazin sayfalarında gegiç'in brüksel'i futbolcu olarak yetiştireceği ve brüksel'in intikamını alacağına dair haberler yapılmış. gegiç'e büyük bir merakla soruyorum tabii, "o şimdi başarılı bir mühendis" cevabıyla gülümsüyorum...
gegiç'in iki oğlu daha var ve tahmin etliğiniz üzere ikisinin ismi de anlamlı: anadol ve kadir!.. kadir, 1975 yılında istanbul'da bir kadir gecesi doğmuş. "neden anadol?" soruma ise gözlerinin içi gülerek, muzaffer bir komutan edasıyla cevap verdi gegiç hoca: "anadolu'da futbol ihtilâlini kim yaptı? ben yaptım; eskişehir'de!.. o yüzden de oğlumun adını anadol koydum. 1969 ekim'inde, yani eskişehirspor'umuzun futbolda anadolu ihtilâlini gerçekleştirdiği günlerde doğan çocuğuma bundan daha uygun bir isim koyamazdım. oğullarımın ismi hem ilginç, hem de son derece anlamlıdır. benim için... futbol için... ve eses için. belirtmeye gerek var mı? dördüncü evlâdım da eskişehirspor'dur!.."