mehmet ali gökaçtı'nın "bizim için oyna": türkiye'de futbol ve siyaset kitabından;
şükrü saraçoğlu'nun başkanlığı döneminde fenerbahçe
(...)
şükrü saraçoğlu, başkanlık teklifini "fenerbahçe gibi yurdun övünç kaynağı bir spor kulübüne hizmet etmek benim için en büyük şereftir," diyerek karşılayacaktı. sonuçta fenerbahçe kulübü, müessisan heyeti'ni (kurucular kurulu) toplayarak üç kişiden oluşan yönetim kurulunu yedi kişiye çıkartıp, şükrü saraçoğlu'nu oy birliği ile kulüp başkanlığına getirmişti. bu girişimin sonuçlan etkisini kısa zamanda gösterecek ve fenerbahçe'yi tehdit eden spor kurumu yöneticileri söylediklerini fiiliyata dökme fırsatı bulamadan geri adım atmak zorunda kalacaklardı.
fenerbahçe lehine açıkça bir destek söz konusu olmasa da, saha içinde fenerbahçe'nin aleyhine olacak bir yanlışa sebebiyet vermek saraçoğlu'nun kulüp başkanlığı altında artık herkes için daha "zor"du. o dönemde fenerbahçe'nin finansman kaynağı olarak da devreye ünlü şekerci ali muhiddin hacı bekir sokulmuştu. günümüzde de ticari faaliyetlerini sürdüren hacı bekir şekercisi'nin o günkü sahibi muhiddin bey, saraçoğlu'nun başkanlığı döneminde fenerbahçe kulübü'nün bir nevi kasası işlevini üstlenecekti. bu model, spor dünyasında dikkat çekici bir yenilikti. siyaset ile -"büyük" olmasa da-, sermayenin birlikteliğine dayanan bu yönetim modeli, fenerbahçe'nin o dönemde sorunlarını aşmasına imkân sağlayacaktı.
tüm bu desteğin yanı sıra şükrü saraçoğlu, 1946 yılında başbakanlık görevinde bulunduğu sırada başbakanlık kupası'nı kazanan fenerbahçe için örtülü ödenekten bir defaya mahsus olmak üzere beş bin liralık bir tahsisat çıkaracaktı. fenerbahçe kongrelerinin etkin isimlerinden biri olan hayrullah güvenir'in sümerbank'ta müfettiş olarak görev yaptığı 1940'lı yıllarda da kimi fenerbahçeliler bu kurumun bünyesinde görev alacaklar ya da sümerbank'la ile ticari ilişki içinde olacaklardı. örneğin futbolculardan büyük fikret (arıcan) sümerbank'm eyüp'teki fabrikasında bir müddet ambar müdürlüğü kadrosunda yer bulunmuştu. maddi ve manevi sıkıntılarını halleden fenerbahçe için saraçoğlu'nun başkanlık yaptığı 1934 ile 1950 yılları arasındaki dönem sportif anlamda başarılı bir dönemdi. bu on altı yıllık zaman zarfında fenerbahçe, üçü 1934 ile 1936 yılları arasında üst üste olmak üzere toplam altı kez istanbul şampiyonluğu'nu kazanacaktı. türkiye şampiyonluğu'nu 1935 ve 1944 yıllarında olmak üzere ancak iki kez kazanabilen fenerbahçe, buna karşın 1937 ile 1950 yıllan arasında oynanan milli küme maçlarında ise beş kez şampiyon olacaktı.