zürich'teki maç için çok şeyler söylendi, çok şeyler yazıldı... bence o maçı en açık ve basit bir şekilde anlatabilecek meşhur kaplumbağa - tavşan yarışı hikayesidir. oraya giderken herkes zürich takımını öylesine kaplumbağağ'ya benzetmişti ki bizler de ister istemiz kendimizi o hımbıl hayvanı küçümseyen mağrur tavşan sanmıştık... fakat zürich'te, sahada gördük ki ne onlar sandığımız gibi kaplumbağa idiler, ne da biz umduğumuz gibi tavşandık .. şimdi hakikat şu ki istanbul'da onlarla iki tur geriden başlayacağımız bir yarışa girişeceğiz... mesela bir üçbün metre yarışı... böyle bir yarışta size iki tur bindirmiş rakibinize ik önce yetişecek sonra da onu geçeceksiniz.
***
ben zannederdim ki türk sahalarında ecnebilerle futbol oynadığımız zamanlar seyircilerimiz çok taşkın oluyorlar ve onları şaşırtıyorlar. inanın biraz utanırdım ve pek meşhur takımların sahalarımızda aldıkları mağlubiyetlere adeta acırdım. amma bilhassa şu son senelerde dışarılarda oynadığımız çok ciddi ecnebi maçlarımızda anladım ki bizlerin burada takımlarımızı teşvik edişlerimiz pek sönük, pek yavan, pek efendice kalıyor onlarınkilerin yanında... galatasaray geçen sene romanya'da, polonya'da, sofya'da avrupa şampiyon kulüpler turnuası için çarpışırken tribünler kendi takımları için öylesine inim inim inliyordu ki... bu sene ise peştede ferençvaroş'u turnuadan elerken stadı dolduran 25.0o0 kişi doksan dakika boyunca galatasaray'a yumruk salladılar. galatasaray'ı yuhaladılar, galatasaray'ı çileden çıkarmak için ne lazımsa yaptılar... son zürich'teki maçımızda ise nispeten daha makul seyircilerle karşılaşacağımızı umarken biz bir avuç ehli müsliman gene sanki koskoca bir ehlisalip ordusuyla karşılaşır gibiydik...
bugün ise kendi sahamızda yarışacağız... hem de iki tur geriden başlayarak... biliyorum misafir takıma onların yaptıklarını yapmaz bizim asil seyircilerimiz... fakat galatasaray takımı oradaki farkı kapatmak için her an kendi evinde olduğunu da hissetmeli anlamalıdır bugün... kısacası her zamankinden çok fazla teşviklerinize muhtacız sevgili ev halkımız...