galatasaray, zürich'i yenebilir. ve hatta üçüncü bir maça lüzum kalmadan üçüncü tura geçebilir.
ancak, 13 gün evvel letzgrund stadında işlenen hatâyı tekrar etmemek şartıyla... evvelce de yazdığımız gibi, sarı - kırmızılılar taktik bakımından benan'ı sağaçığa, santrfor bahri'yi de sümer'in üzerine vererek, hücum güçlerini, azaltmışlardı. bugün ise böyle bir taktiğin, elde edilmesi istenilen 2-0 veya 3-0'lık bir netice için kafi gelmeyeceği şüphe götürmez. kadlı ki; sarı - kırmızılı futbolcular, o gece evvelce büyük müsabakalarda yakınen şahit olduğumuz maça asılmaz azim ve hırsından mahrumdular. ve yine ilave edelim; ilk 15 dakikada 4 gollük pozisyon kazanmış ve bunları da başta 'metin olmak üzere, heba etmişlerdi.
şimdi, hepsine düşen vazife biraz büyük konuşan zürich takımını burada 90 dakikalık bir enerji, ve mücadele azmiyle sahadan silip, süpürmeleridir. centilmen olduğu şüphe götürmeyen isviçre seyircisi kendi takımını o geceki maçta bir akdeniz memleketine yakışan çılgınlıkla teşci etmiş ve sarı -* kırmızılıları zaman zaman da ıslık yağmuruna tutmuştu. bugünkü maçta bizim seyircilerimize düşen vazife ise en az isviçre seyircisi kadar centilmen olduğunu ispat ve galatasaray'ı en az bir milli maçtaki gibi candan teşvik etmektir...