fevkalâde bir oyun çıkaran sarı-lâcivertliler nürnberg'e ofsayttan yedikleri bir golle mağlûp oldular. sahanın en iyi oyuncusu mükemmel kurtarışlar yapan kaleci şükrü idi
fenerbahçe dün nürnberg stadında takım hâlinde gayet iyi bir oyun çıkarmasına rağmen ofsaydden yediği bir golle nürnberg takımına yenilmekten ve avrupa şampiyon kulüpler kupasından elenmekten kurtulamadı.
sarı - lacivertliler öylesine iyi oynamışlardı ki; maç bittiği anda çıkış kapısına yürüyen alman futbol federasyonu başkanı dr. bauwens «türk takımı alman şampiyonundan daha hızlı, daha iyi oynadı. ama, bu benim için bir sürpriz değil. çünkü, türklerin ekseriya takdir edilecek futbol oynadığını bilenlerdenim.» diye konuşuyor. nürnberg'in soyunma odasında da antrenör widmayer, alman radyosu mikrofonuna «fenerbahçe, istanbul'daki maçla kıyaslanamayacak kadar iyiydi. mükemmel bir takım oyunu gösterdi. kendi sahamızda, kendi seyircimiz, önünde istanbuldakinden daha güç kazandık.» diyordu. ve gol öylesine ofsayttı ki; soliç wild topu ayağına aldığı anda yan hakem bayrağını havaya kaldırmış ve sallayarak ofsaydı işarete başlamıştı. ama, hakem dorogy bu işarete kıymet vermeyecek ve ofsayttan doğan golü sayarak neticeyi tâyin edecekti. evet, evet gol öylesine ofsayttı ki; nürnberg soyunma odasında bizzat alman futbolcular ve işte santrhaf wenaur «bana ofsayt gibi geldi, ama belki hakem benden daha iyi görmüş olabilir.» demekten kendini alamadı. diğer nürnbergli futbolcular ve idareciler, galibiyete memnun oldukları kadar maçı münakaşa götürür bir golle kazanmış bulunmaktan adeta mahçuptular. nürnbergliler içinde «beraber» lik de tur atlamamıza yeterdi. bu bakımdan açık söyleyelim, golde ofsayt vardı.» itirafını yapanlar hiç de az değildi. fakat, bütün bunları bir yana bırakmak ve istanbul'daki nürnberg nmaçından, ruslara karşı oynadığımız milli maça, nihayet dünkü karşılaşmaya kadar futbolumuzun en büyük kusurunun gol kısıtlığı olduğunu artık anlamak gerekiyordu.
zaten, dün fenerbahçe'nin almanları korkutan hücumlarının en büyük kaynağı müdafaanın böylesine koruyucu ve destekleyici oluşuydu. bu başarılı müdafaanın, aslında fenerbahçenin daha da doğrusu sahanın yıldızı emektar şükrü idi. neler kurtarmadı şükrü... daha 5. dakikada gettinger topla kaleye akarken şükrü ayaklarına uçmuş ve muhakkak golü kurtarmıştı. bunu, 20 dakika sonra soliç wild'in ayaklarından topu alarak gene yüzde doksan dokuz bu golü önlemesi takip ediyordu. ve sonra şükrü ilk devrenin tam son dakikasında gene wild'in butun stadı gol diye ayağa kaldıran bomba gibi şutunu yumruklayarak 4g bin kişinin takdirini topladı. fakar, şükrünün ikinci devre başında gettenger'in kafayla ve hem de kale ağzında sert bir vuruşta gönderidği topu yumruklayışı ve kornerden geldiğinde de gene topu muvaffak bir yumrukla uzaklaştırışı, bu bomba şutu kurtarmasından da çok alkış topladı. nihayet ofsaydlığı şüphe götürmez golde bile şükrü vazifesini yapmış ve flachmecker'in çektiği ilk şutu çelmeyi başarmıştı. ama, golde wild oracıkta bitecek ve topu ancak 2-3 metreden kaleye atacaktı. kısacası şükrü dün iyi oynayan bir takımın en iyi oyuncusuydu.
maçın cereyanı
fenerbahçe hızlı bir tempo ile oyuna girdi. ilk 10 dakikanın içersinde almanlar bir defa dahi olsun takımlarını alkışlamak fırsatını bulamadılar. nürnberg bu şaşkınlığı ancak 12. dakikada üzerinden atabildi. santrafor strehl'in ani bir atağını atillâ yerinde bir müdahale ile önlemeseydi, daha bu dakikada 1-0 mağlûp duruma düşecektik. 20. dakikada hücum hattında aksayan şerefle naci yer değiştirdiler. ve 1 dakika sonra da yükselin çok sert şutunu kaleci kornere çıkardı. 24. dakikada sahanın en iyilerinden biri olan basri kornerden gelen bir topu adeta havada uçarak kalemize girmekten kurtardı. 30., 31. dakikalarda mustafa - hilmi kombinezonu ve naci'nin bomba gibi şutu kaleci wabra'nın ellerinde eridi. en büyük tehlikelerden birini 36. dakikada şöhretli alman futbolcusu morlock yaratmıştı. soldan yapılan ortaya morlock'un kondurduğu kafaya şükrü uçmuş ve topu yumruklamıştı. burada talih bize yardım edecek ve top direğe çarpıp, dışarıya çıkacaktı. bir dakika sonra yine morlock'un çok sert şutunu yine şükrü bloke ediyor ve devre böylece golsüz bitiyordu.
haftaym'da herberger türklerin daha iyi oynadığını ifade ediyordu. gerçekten de öyleydi fenerbahçe takımı hakikaten şahlanmtştı. daha ziyade hücuma ehemmiyet vererek çalışan sarı - lacivertliler geride şükrünün emin hareketleriyle almanya şampiyonuna gol şansı tanımıyorlardı. fakat macar hakem doregy f. bahçenin bu azmini kıracak ve bariz ofsayda gözlerini yumarak türk takımını yenik duruma düşürecekti.
bu hadise 72. dakikaya tesadüf ediyordu. wild solaçıkta ofsayd pozisyonunda topu kapmıştı. evet, yan hakem bu hareketi tesbit etmiş ve bayrağını havaya kaldırmıştı. wild sokuldu, çok seri bir şut attı. top geriye sekti ve flachenecker tekrar topa hakim oldu. bu arada tekrar topu sol iç wilde uzattı. bu sefer wild'e topu 3 metreden içeriye sokmak kalmıştı.
fenerbahçe bu talihsiz golden sonra dağılıp, bozulmadı. bilakis daha fazla akın yapmaya başladı. fakat bütün gayretler boşa gidecek ve fenerbahçe avrupa kupasından elenecekti.