fourfourtwo dergisi temmuz-ağustos 2009 sayısından;
ligimizin yaz sıcağında başlamasına itiraz ediyoruz belki ama geçmişte ağustosta oynanan bir turnuvanın da özlemini duyuyoruz. tsyd'nin düzenlediği üç büyüklerle dolu bir güzelliğin...
- hilal gülyurt
1994'deki turnuva ise bütün günahı ve. sevabıyla fenerbahçe'nindi. kupanın bedeli hiç bu kadar ağır olmamıştı! oysa her şey ne kadar güzel başlamıştı... fenerbahçe bursaspor'dan danimarkalı santrfor frank pingel'i transfer etmiş; pingel, idmanlarda takıma bukalemun gibi uyum sağlamış, beklenenden çok daha fazla katkıda bulunmaya başlamıştı. ilk maçta fenerbahçe, galatasaray'ı 4-3'lük skorla alt etmiş ancak sevinç çığlıkları boğazlarında düğümlenmişti. "san boğa>a nazar değmişti! danimarkalı, maçın ilk dakikalarında galatasaray'ın kocaelispor'dan transferi kuzmanovski'den orta sahaya yakın bir noktada top kapmaya çalışırken çapraz bağlarını koparmıştı. sekiz aydan fazla sahalardan uzak kalan talihsiz futbolcunun fenerbahçe'ye bir daha hayrı dokunmadı. onca doktora ve üfürükçüye rağmen...
o yıl bir de firari vardı futbolcuların arasında; tanju kaçak araba davasından çıkan hapis cezası yüzünden üsküp'e gitmişti.