yirmi yıllık fotomuhabiri vahap hacıoğlu, türkiye-ukrayna maçından izlenimlerini anlatıyor.
milli takımımız sahaya çıkıyor.stat adeta yıkılıyor. tezahürat müthiş. her yerde bayraklar.. önce futbolcular çıktı.. arkadan teknik heyet geldi.. tele- objektifimle sürekli ersun yanal'ı izliyorum. yedek kulübesine geldi. ulusal marşlar okundu. gözüm hâlâ makinanın vizöründe. yedek futbolcular, menajer can çobanoğlu, sağlık ekibi, hepsi neşeli, güvenli. objektifle biraz sağa dönüyorum, hocaya doğru.. donmuş gibi. elini kulübenin camına yaslamış; buz tutmuş gibi duruyor. dizlerinin titrediği çok net şekilde görülüyor. 'objektif değil, kamera olsa elimdeki' diye düşünüyorum. çünkü titreme net bir şekilde görünecek. herkes birbirine şans dilerken hoca adeta hiçbir şey duymuyor. yanındakiler seslense bile farkında değil. foto muhabiri arkadaşlara "hocaya bakın, bacakları titriyor, kendinde değil. korkunç heyecanlı" diyorum. o psikolojideki bir teknik adamın takımı nasıl motive edebileceğini merak ediyorum. dersini iyi çalışmadığı gün sözlüye kalkmış öğrenci görüntüsündeydi ersun hoca.. ve maç süresince bu görüntü pek değişmedi. ilk anki heyecanı azalsa da, ukrayna gollerinin getirdiği endişe hakim oldu bu kez yüzüne. ve ikinci yarıda çekilen bu fotoğraf işte bu endişenin belgesi oldu.