ilk basımı 1997 yılında olan bülent gürkan ve m. sait orhan'ın "trabzonspor efsanesi" kitabından;
artık dananın kuyruğu yine son haftada kopacaktı. 30. haftaya girilmişken 37'şer puanla eşitlenen trabzonspor'la kayserispor arasındaki üstünlük, adeta sarraf terazisi ile ayırt edilebiliyordu. sarı-kırmızılı ekip, trabzonspor'a karşı yalnızca artı 3'lük averajıyla üstünlük tesis edebiliyordu. bu, bir yıl boyunca şampiyonluk kovalayan, üstelik bir önceki sezon 1. lige çıkma hedefinden son 35 dakikada dönen bir takım için büyük haksızlıktı. ama futbolun mantığı, aritmetiği buydu.iki takım da son 90 dakikalarına çıkacak, helalinden terlerine akıtacak. tabelaya yazdırdıkları sonuçlara göre yazgılarına rıza göstereceklerdi.
hayır öyle olmadı !
ankara'nın köklü kulübü gençlerbirliği, trabzon'da yeterli güvenlik sağlanmadı gerekçesiyle maça gelmedi. oysa bordo-mavili cephede, kayserispor'un kendi sahasında orduspor'la oynayacağı maçta alabileceği az farklı bir galibiyete karşın, gençlerbirliği'ni farklı yenip averaj üstünlüğüyle şampiyonluğa ulaşmanın hesapları yapılıyordu.
federasyondan garip karar
ama evdeki hesap sahaya uymadı. daha doğrusu, uymasına olanak tanınmadı. karlılarında rakip yoktu, gol yoktu, averaj hesapları yoktu. oynanmayan maçı futbol federasyonu trabzonspor'un 3-0 galibiyeti biçiminde tescil etti. ne yararı vardı bunun. galibiyet ilaç olamazdı ki trabzon'a çünkü kayserispor, 26 mayıs 1973 günü oynanan maçta sahasında orduspor'u 1-0 mağlup ederek şampiyonluk turunu atmıştı. kayseri'de sarı-kırmızılılara karşı arslanlar gibi çarpışan ordu uşakları, tam 88 dakika direnmiş, ve trabzonspor'u şampiyonluğa taşıyacak skorun kesinlik kazanmasına yalnızca iki dakika kala yedikleri golle 1-0 yenilmişti.
mertçe oynanmıştı maç. kimsenin bir diyeceği olamazdı. ama, trabzonspor'un günahı neydi ki maçını oynayamamıştı.
talu'ya şikayet
trabzonspor'un 5 farkla kazanacağı maç, bordo-mavilileri şampiyonluk kulvarından 1. lige götürecekti. bu kahreden gelişmeler karşısında, trabzon kan ağlıyordu. yönetim ve kentin ileri gelenleri elbette sessiz kalamazdı. suat oyman başkanlığındaki yönetim kurulu, trabzonspor-gençlerbirliği maçının mutlak oynanması istemiyle yaşanan haksızlığı t.b.m.m'ne taşıdı.
trabzon milletvekilleri a. rıza uzuner'le, necati çakıroğlu da devreye girmişti. uzuner, tbmm başkanlığına bir önergeyle başvurarak olaya el atılmasını ve yürütmenin duyarlılığını istedi. gençlerbirliği kulübü'nden yükselen "güvenlik razlarına karşı bir dolu savunmada bulundu. çakıroğlu ise yürütmenin başı olan başbakan naim talu'ya yazılı başvurusuyla, konuya özel ilgisini, haksızlığın giderilmesini istedi.fakat aksi gelişmeler kayserispor'un tescillenmiş şampiyonluğunu riske edecekti. kayseri kanadından federasyon'un kararlarına sadık kalınması yönünde bir kulis etkinliği başlatıldı. ahlar vahlar arasında, koskoca bir yıl daha heba oldu. federasyon oynanmamış maçı 3-0 trabzonspor lehine tescil ederken, kayserispor'a da "şampiyonluğunuz hayırlı olsun" tebrik telgrafı geçildi.