maçtan evvel iki taraf erkânı kısa bir nutukla birbirini selâmlıyarak birer bayrak teati ettiler. maça başlarken dün defnedilen karadeniz eşrafından galatasaraylı sadıkzade mustafanın ruhu için bir dakika sükût edildikten sonra hakem salâhaddinin idaresinde maç başladı.
ilk dakikalarda derlitoplu hücum yapan galatasaray haşimin güzel bir şütile sekizinci dakikada ilk golü yaptı.
bu sayıdan sonra doğu muhtelitinin açık ve güzel bir oyunu başladı. uzun paslar ve oldukça kuvvetli vuruşlarla üstüste hücum eden doğu muhteliti kaleci sacidi bir hayli yoracak hücumlar yaptı. bunların hepsini sacid kolaylıkla defetti.
galatasaraylılar, 3 mükemmel gol kaçırdılar.
galatasarayın sağ tarafı hemen hiç iş göremediği için takım oyuna istediği gibi hâkim olmakta çok müşkülât çekiyordu ve dün daha güzel oynıyan doğu muhteliti her tehlikeyi adeta kolaylıkla atlatıyordu.
bir müddet galatasarayın hakimiyetile dervam eden oyun yavaş yavaş doğu muhteliti lehine dönmeğe başladı.
devrenin sonlarına kadar bu hakimiyeti muhafaza ettiler. ilk devre 1 - 0 galatasarayın lehinde bitti.
ikinci devre
ikinci devrede galatasarayın muhacim hattında garib, hatta çocukça bir değişiklik yapılmıştı. yıllardanberi, hiçbir zaman iyi futbol oynıyamadığı için daima ikinci takımda kalan ve hele muhacim hattında asla oynatılmıyan hüseyin takıma alınmış ve muhacim hattına şu şekil verilmişti: sabri, hüseyin, büyük bülend, haşim, küçük bülend.
bu garib muhacim hattı, hiç yürümüyordu, yürümediği için galatasaraylılara iki gole mal oldu. hüseyin, ya hiç topa ayak süremiyor, yahud da aldığı pasları hemen doğu genclerine teslim ediyordu. galatasaray antrenörü, nasraddin hocanın yaptığı kar helvasını beğenmeyişi gibi, kendi yaptığı bu muhacim hattını beğenmemek faziletini de gösteremiyordu. dışarıdan vaki olan müdahalelerden sonra, nihayet hüseyni çıkardı amma muhacim hattına gene şu garib şekli verdi:
sabri, haşim, küçük bülend, etyen, büyük bülend.
kırk yıllık soliç haşimi sağiçte oynatmak antrenörün görüş noksanını büsbütün meydana vurdu.
ikinci devre galatasarayın hücumile başladı, eşfaktan başlıyan bir hücum doğu kalesi önüne kadar geldi, kaleci büyük bir tehlikeyi güçlükle kurtardı ve bayıldıysa da birkaç dakika sonra gene oyuna devam etti.
topu ortada yakalıyan doğu merkez muhacimi çok güzel bir şütle beraberlik golünü yaptı. doğu muhteliti düzgün ve canlı hücumlar yapmağa başladı. bazı galatasaray oyuncuları hâlâ topu tutarak, ince marifetler yaparak oynamakla meşgul. doğu muhtelitinin uzun paslarla yaptığı bir hücum ortadan sola geçti. soliç topu ayağında bekletmeden güzel bir vuruşla galibiyet sayısını yaptı. oyun bir gün evvele nazaran çok daha heyecanlı ve güzeldi.
galatasarayın yüzde yüz golle neticelenecek bir hücumu bülendin topu çok havaya atmasile kayboldu.
galatasaray yeniden bir hakimiyet tesis etmeğe muvaffak oldu, doğu müdafaası sert oynamağa başladı.
galatasaray mağlûb vaziyetten kurtulmak için fazla gayret sarfetmeğe başladı. sağdan, soldan çekilen kornerlerin hepsi boşa gidiyor. oyun tek kale halini aldı. sağdan gelen topu etyen güzel bir şütle kaleye gönderdi. top direkleri yalıyarak dışarı gitti.
doğu muhteliti bütün kuvvetile müdafaa yapıyor. fenerli naci müdafaaya geçti. galatasaray mutlak beraberlik sayısı için gayret gösteriyorsa da futboldan ziyade fanteziye kaçan top alış, sürüş ve vuruşlarla netice alamıyacağını bir türlü farkedemiyordu. son dakikalardaki mücadeleler oyunun şeklini değiştirmedi. maç, hâkim oynıyan galatasarayın mağlûbiyeti ve 2 - 1 doğu muhtelitinin galebesile bitti.
nasıl oynadılar?
doğu muhteliti dünkü canlı ve enerjik oyunile hem galibiyeti hak etti, hem de, bir gün evvel, beşiktaşa karşı 6 - 3 mağlub olmasının, bir talihsizlik ve tesadüf eseri olduğunu gösterdi. filvaki birinci maçın ilk on beş dakikasında bir yandan talihsizlik, bir yandan galatasarayın antrenörü olan hakemin bariz ofsaydları görmemesi yüzünden üstüste üç gol yemiş olan doğu takımı, birinci devrede adeta şaşırmış bir vaziyetteydi. ancak ikinci devrenin son yarım saatinde kendini toplıyabilmişti.
doğu muhteliti dünkü oyunile 6 - 3 gibi bir farkla mağlûbiyete asla lâyık olmadığını ispat etmiştir. bütün hatları, gayet enerjik ve canlı oynadılar ve futbolun dans eder gibi oynanamıyacağını herkese ve bu arada galatasaray takımına gösterdiler.
galatasaray, muhacimlerinin gevşek ve fanteziye kaçan oyunu yüzünden mağlûb olmuştur. bu muhacimlerden bazıları, futbol oynıyan ve spor yapan gencin, zevk ve safaya dalması değil, idmana ehemmiyet vermesi lâzım geldiğini acı bir surette öğrendiler; çünkü, hiçbir şey yapamadılar. nefesleri noksan, enerjileri noksandı. bu yüzden ustalıklarını ve bilgilerini de gösteremiyorlar, düz ve temiz bir oyun oynıyacaklarına güçlerinin yetmediği numaraları yapmağa kalkıp topu ateş gibi oynıyan rakiblerine kaptırıyorlardı.
galatasarayın mağlûbiyetinin ikinci bir sebebi de, antrenörün takım yapmaktaki fevkalâde beceriksizliği olmuştur. galatasaraya şampiyonluğa mal olan fener maçında da antrenör inad ve ısrarla hüseyni oynatmıştı. dün de birinci devrenin mutavassıt oyunundan sonra, gene hüseyni hem de muhacim hattında tecrübeye kalkışması, bu antrenörün görüş kabiliyetinin sıfır olduğunu gösterir.
doğu genclerini enerjik oyunlarından ve muvaffakiyetlerinden dolayı tebrik ederken galatasaraylılara da bu mağlûbiyetten ders alarak daha ciddi çalışmalarını tavsiye ederiz.