ünlü menecer, «eastham ve baker'i bu yüzden takımdan çıkartmıştım» dedi
arsenal takımının menaceri olarak memleketimizde bulunan, futbol dünyasının ünlü yıldızı, 105 milli olma rekoru sahibi, değerli futbol adamı billy wright, «türkiye spor yazarları derneği»nde bir konuşma yapmış, çeşitli sorulara değinmiştir. wright'in bu çok ilgi çekici konuşmasını, bölümler hâlinde özetleyerek okuyucularımıza sunuyoruz:
"türk sporseverlerine bir ingiliz takımının bünyesi ve çalışması hakkında bilgi vermek için, halen meneceri olduğum arsenal'i örnek alabilirim. arsenal'in bu gün 4 profesyonel kadrosu vardır. bunlardan birinci takımı teşkil edenlerin yaş ortalaması 22, ikinci takımdakilerin 19, üçüncü takımdakilerin 17, dördüncü takımdakilerin de 15'tir. okul idaresinin izniyle 15 yaşını bitiren futbolcuları da kadromuza almamız mümkündür. ancak bunlar üç yıllık bir kontratla kulübe bağlanabilir ve ancak 17 yaşına gelince profesyonel mukavele imzalayabilir. 15 yaşındakilerin 210, 16 yaşındakiler 270 türk lirası haftalık alırlar. birinci takıma yükselenler, ki bunlar 16 kişidir, haftada en az 1200 türk lirasına hak kazanırlar. bu, bir tabandır. futbolcu yükseldikçe maaşı da artar.
* takımın bütün sorumluluğu menecerde meselâ arsenal'de bendedir. bu görevi üç antrenörle başarırım. genellikle mevsim açılınca resmi maçlardan 5 hafta önce idmana başlarız. ilk iki hafta kondisyon ve fizik çalışması yapılır. eskiden topsuz çalışırdık. ama macarlara iki ağır yenilgiden sonra biz de toplu çalışmaya başladık. ilk iki hafta hergün sabah ve öğleden sonra ikişer saat çalışma vardır. ikinci 15 günde ise en az 6 hazırlık maçı oynarız. böylece kadroya girecek oyuncuları seçme imkânı buluruz. esas maçlara yaklaşınca yurt içinde veya dışında iki de tanımadığınız takımla oynarız. bu maçlar futbolcular hakkın da gereken fikri verir. sezon başladıktan sonra çarşamba - cumartesi maç olduğundan antrenmanları da bunlara göre ayarlarız.
* ingiltere'de maçlar tam saat 15’de başladığından antrenmanları da bu saatte yaparız. bu çalışmalarda futbolcunun kendine bakması önemlidir. bana ingiltere dışında daima sorulan sual, oyuncuları niçin büyük maçlardan önce kampa almadığımızdır. biz, futbolu meslek seçmiş insanın, kendini buna hazırlaması gerektiğine inanırız. eğer suiistimal yapmışsa, antrenmanda bunu menecer veya antrenör derhal anlar.
* disiplin, her şeyin önünde de gelir. meselâ antrenmanlara 5 dakikadan daha fazla geç kalan futbolcuya, maaşı dikkate alınarak 150, 300 lira ceza verilir. ayrıca, londra dışından gelmiş futbolcularımızın kaldığı yerle, yiyeceği ile yakından ilgilenir, bu işle bir eski futbolcumuzu görevlendiririz.
* futbolcuların bir birliği vardır ve çok kuvvetlidir. ancak futbolcuların kontratları da bir düzene bağlıdır. meselâ 1 yıllık kontrat 1 yıl daha uzatılabilir. 2 yıllık kontrat 2 yıl uzatılabilir. futbolcu transfer ücretinin ancak yüzde 10'unu kendisi alabilir.
* takımın sorumlusu menecerdir. kulübün 6 direktörü takımın çalıştırılmasına ve teşkiline müdahale edemezler. oyuncu transteri hususunda da menecer yetkilidir ve bu işte antrenörlerle istişare edebilir. tabii çok pahalı bir oyuncu alınacağı zaman menecer, direktörlere kulübün bu konudaki mali gücünü sorar.
* bir takım, bir yıldız futbolcudan daha önemlidir. takımın başarısı önde gelir. böyle olduğu içindir ki, meselâ bu yıl, iki milli yıldızımız eastaham'la, baker’i takımdan çıkarmıştım.
* kulüple basının münasebeti önemlidir. ikisi de birbirine muhtaçtır. ancak gazeteci, halka istediği sansasyonel haberi sunmak, idareci ise kulüp menfaati için bunu gizlemek ister. bütün iş, karşılıklı itimat ve anlayışla halledilebilir.
* arsenal kaç yıldır şampiyon değil ama iddia ediyorum ki, üç yıl sonra arsenal çok büyük bir lakım olacaktır. bunu da sırf sansasyon olsun diye söylemiyorum. genç takımımız geçen yıl finalist, bu yıl da ingiltere şampiyonu oldu. işte yavaş yavaş yükselen bu gençler, yarının arşenalını yaratacaktır. arsenal, eskiden dışardan oyuncu almaya önem verirdi. şimdi ise kendisi gençleri yetiştirip, onlardan faydalanma yoluna gidiyor. bu bakımdan gelecek yıllarda arsenalin tekrar eski kudretine kavusacağına inanıyorum.
* ingiltere'de bugün iki sistem uygulanıyor: 4-2-4 ve 4-3-3... rakibe ve maçına göre meselâ arsennl’de ikisini de tatbik ediyoruz zaman zaman..
* futbolün daha defansif olduğu muhakkak. bu da, seyirciyi sıkıyor. ancak gollü maç isteniyorsa, lig maçlarını, kupayı kaldırmak gerekir. çünkü bugün taraftar da, kulüp de galibiyet bekliyor herşeyden önce... ama 5-4 kazanılan maçtan da memnun olmuyor. atılan 5 golün değil, yenilen 4 golün hesabı soruluyor. bu sebeple takımlar da 1-0’lik galibiyet, hattâ 0-0'lık beraberlik için oynuyorlar çok zaman.
* modern futbolda, futbolcunun bir tek mevkii olmaz. bir futbolcu, kendisini her yerde oynayacak şekilde hazırlayabilmelidir. eğer gerçekten futbolcu ise.
* futbolun bugün yüksek seviyeye ulaştığına inanıyorum. taktik ve düşünce, futbolü geliştirmiştir.
* dünya kupası hakkında tahminlerde bulunmak güç. ama son durumlarına göre, ingitere, italya, batı almanya ve ve rusya’nın başarı göstereceklerini sanıyorum.
* türkiye'de gördüğümüz yakın ilgiden dolayı da, türkiye spor yazarları dernegi’nin düzenlediği bu toplantı vesilesiyle, bütün türk spor efkârına candan teşekkürümü ulaştırmak isterim."