pazar günü bulgaristan "a" ile karşılaşacak millî takım dün forvette başarılı, fakat müdafaada müteredditti
a millî takım namzetleri, 19 mayıs stadındaki ilk ve son a maçlarını da dün g. birliği ile yaptılar ve 17 dakika içinde 2-0 mağlûp duruma düşmelerine rağmen, sahadan 9-2 gibi çok açık farklı bir galibiyetle ayrıldılar.
namzet takım, oyuna pazar günü için düşünülen tertibiyle başlamıştı. gerçekten ilk dakikalarda gençler yarı sahasına yerleştiler. ancak bu baskı 5 dakikadan fazla sürmedi. bu anlarda «namzetler iyi maşallah» diyenler pek çoktu. lâkin 8. dakikada bir frikikle karışan namzetler kalesi tehlikeden kurtulmadı ve nihayet atmaları değil de, yemeleri beklenenler golü kaydetti. bu bir tesadüf müydü? çok geçmeden gençler forveti yine ani bir akınla namzetler kalesine indi ve ikinci golü çıkardı. az önce «maşallah» diyenler, şimdi «namzetleri gözüm pek tutmadı» demeye başlamışlardı. lâkin can'ın üst üste iki golü, gençleri birden sarstı ve bunu diğer goller takip etti. devre 4-2 kapanırken, namzetlerin iyi mi yoksa kötü mü oldukları anlaşılamamıştı.
maçın ikinci yarısında kaleye varol, sağ açığa k. ahmet alınmış. şeref de santrfora geçirilmişti. bu devrede oyun hemen tamimiyle gençlerbirliği yarı sahsında cereyan etti. esasen kaydedilen 5. gol de bu hâkimiyetin ifadesi idi. bu arada karnına çok şiddetli top gelen b. ahmet çıkarak verine calatasaraylı ahmet girmişti.
9-2 iyi amma...
9-2 bir futbol maçı için çok güzel neticedir. hele bir milli maç arifesindeki bir namzet takım için... ancak unutulmasın ki, rakipleri olan gençlerbirliği takımı dün sahada hayli hafif göründü ve markaja fazla dikkat etmiyerek açık oyunu tercih etti. gençlerin ilk devrede attıkları iki gol de, biraz bunun neticesi, biraz da namzetlerin bütün hattarı ile yüklenerek geriyi ihmal edişlerinin eseridir. her halde çetin bir bulgar forveti karşısında müdafaamız bu kadar rahat topa vurmak, hattâ bu kadar kolay çalıma kaçmak imkânı nı bulamıyacaktır.
bu antrenman maçında verilecek hüküm, hücumda rahat ve semereli oynayan bir ekibe sahip olduğumuzdur. lâkin santrforda verimli olan şerefin sağ açıkta pek tesirsiz kalışı da yetkililerin üzerinde önemle durmaları gereken noktadır. metin, gol atmamış olmasına rağmen, bir devrelik oyunu ile «formda» bulunduğunu göstermiştir. şerefle metin'i yan yana oynatarak ileri - geri iki santrfordan faydalanmak ciheti düşünülebilir. fakat o zaman da karşımıza «açık kim oynıyacak?» problemi çıkacaktır. fakat dün forvetin her şeklinde elemanlar vazifelerini yapar göründüler. müdafaa hakkında ise dünkü hafif ve 2-3 asli elemanından mahrum gençlerbirliği forveti karşısında bir hükme varmak ne dereceye kadar doğru olabilir?
dünkü hazırlık maçı hususunda bizzat antrenör remondi'nin kanaati, bizim de görüşümüze tıpatıp uyuyor: «fena bir maç değil, fakat formda oyuncuların şahsi galibiyetleri ile aldıkları hir netice... onbirimizin daha fazla takım oyununa değer vermesi ve neticeyi şahsi gayretlerden, ferdi teşebbüslerden çok kollektif oyunla elde etmeye çalışması lâzım.»
herhalde dün seyrettiğimiz elemanlardan (takım oyununa her şeyden cok kıymet vermeleriyle) çok şeyler bekleyebilir ve ümitlenebiliriz.