dün inönü stadında bulunmıyan futbol meraklıları maçın neticesini öğrendikleri vakit, yine ingilizlerin oynamadıklarını zannedeceklerdir. maçı 3-0 kazanan sunderland takımının forları, gol adedini arttırmak için son dakikaya kadar çabaladılar. ingiliz takımının müdafaası da, beşiktaşa sayı kaydettirmemek için ellerinden geleni yaptı. hattâ, bu uğurda arasıra fasıl yapmaktan bile çekinmedi. sunderland takımı, geçen sene gördüğümüz charleston gibi ipi gevşek almadılar. bunun için, dünkü maçta ingilizlere «oynadı» diyebiliriz. belki bunda, serin havanın da ayrıca tesiri olmuştur.
korner ve taç atışlarında ok gibi ileri fırlayan deplâsmanlı ve uzun vuruşlu ingiliz oyuncuları, birinci gollerini topu takip etmelerine borçludurlar. attıkları şütü kaleci tuttu diye bırakmadılar ve topu elinden kaçıran kaleciden tekrar alarak gollerini yaptılar. sunderlandın ikinci golü birinciden daha güzeldi. top kaleden oldukça uzakta idi ve kalecinin beklemediği köşeyi bulmakta güçlük çekmediler.
misafirler, sıkıştıkları anda topu taça, avuta, kornere atıyorlar ve kendileri için tehlikeli olabilecek akınlarda faul yapmakta hiç tereddüt etmiyorlardı. bu futbol kurtları maçın son on beş dakikasını sanatlarının bütün inceliklerini göstermekle geçirdiler.bu arada, topu tek ayak üzerinde sıçratarak hasmını aldatmak gibi hoş numaralar gördük.
dünkü maça değişik bir kadro ile çıkan beşiktaşlılar, sunderland karşısında ezilmedi. kâmil ve vediinin sakatlanmaları, bülendin kaleci ile karşı karşıya kaldığı halde topu kaleye atamaması ve hele şükrünün çok güzel bir kornerini acele ile iyi kullanamamaları kendileri için talihsizlik addedilir. birinci devrede, şükrünün bir sağa, bir sola giderek kornerleri atması ve bu yüzden yorulması neticesi olarak, son devrede beklenen oyununu gösteremadi. maçın ikinci devresinde oynıyan beşiktaş kalecisinin güzel kurtarışlarını gördük. ilk devrede bu kaleci oynasaydı; ingilizlerin birinci gollerine belki mâni olurdu.
seyircilerimiz dünkü maçı anlayışla takip ettiler. hakem sulhi garan maçı çok güzel idare etti. birinci devrede mükemmel tatbik ettiği bir avantaj misali, bilhassa az düdük çalması ve hasta olmasına rağmen koşması iyi idi. dünkü maçtan ingilizler mağlûp dahi çıkmış olsalardı hakemden şikâyet etmiyeceklerdi.