* içinden peyniri düşmüş sandviç ekmeği gibi bir maçtı işte... «avrupa kupası» heyecanına duyulan açlıktan, o yavan ekmeğin kenarını, köşesini bile lezzetti bulduğumuz, ya da bulmağa çalıştığımız anlar oldu. hepsi bu kadar.
* fenerbahçe, önceki kötü maçlarındaki kadar kötü değildi, önceki iyi maçlarındaki kadar iyi olmadığı gibi... hani tam günün politik modasına uymuş, ne ortanın solunda, ne ortanın sağında, ne kalenin önünde, sadece ve sadece sahanın ortasında vardı sarı - lâcivertli takım...
* anderlecbt ise, «büyüklüğünü güzel oynamakla değil. istediği sonucu almakla gösterdi. brüksel rövanşına rahat çıkmanın, mithatpaşa’dan kazâsız çıkmağa bağlı olduğuna inanmış belçika şampiyonları, kendilerinden emin bir tempo içinde, arzularına ulaştılar.
* maç öncesi demeçlerini düşünüyorum da.. anderlechtin gol tabelâsı «0»ı gösterdiğine göre, onların hesabınca istanbul'da hiç cami yok demek ki... ama eğer fenerbahçeliler şut atmayı, gol atmayı unutmamış olsalardı, belçika’da çalmadık kilise çanı bırakmayacaklardı dün gece...