başkan benjennet "4 gol yiyeceğimiz aklımızın köşesinden geçmezdi" metin de "can'la oynaınca işler değişir" dediler
turhan doğu ankara'dan bildiriyor
teknik yöneticiler sevinçli, futbolcular sevinçli, velhâsıl herkesin yüzü gülüyordu millî takımın soyunma odasında. öyle ya, fransa’yı, romanya’yı dize getiren tunus milli takımından l-l’in revanşı hem de açık farkla alınmıştı.
futbolcular bir yandan duşlarını alırken, bir yandan da konuşuyorlardı. «fark daha da çok olabilirdi ama...»
millî takım antrenörü cihat arman ise, dünya kupası arifesinde tunus’la yapılan bu özel maçta yeni bir tertip denediklerini ve bu yeni tertibin istenilenlerin hepsini tatbik etmesinin imkânsız olduğunu belirterek şu konuşmayı yaptı: «dünya kupasına hazırlanmak için bir kaç hususi milli maç daha yapmamız lâzım. ancak bu sayede eksiklikler tamamlanır, futbolcular birbirlerine alışır.»
metin: «can'la iyi anlaştık»
iki golün kahramanı metin, can'ın gelişinin millî takımı moralman takviye ettiğini söyleyerek «gördünüz maç sırasında kendisi ile bilhassa top alış verişlerinde ne kadar anlaştık değil mi? can'la yanyana oynayınca herşey değişir» diyordu.
can ise, düşüncelerini şu cümlelerle ifâde etti: «uzun yıllar sonra ilk defa milli takımda oynuyorum. elbette ki arzu ettiğim şekilde faydalı olduğuma kani değilim. maçın başlarında attığımız goller bizi rahatlattı. ve bundan sonra da işi hafiften aldık. sahaya gelince çok kötü idi.»
tunuslular şaşkındı
tunus soyunma odasında gerek futbolcuların ve gerekse idarecilerin yüzünde acı ile karışık bir hayret ifâdesi de okunuyordu. kafile başkanı salih benjennet’in ifâdesine göre, hiç de bu kadar açık farklı mağlûbiyet beklemiyorlarmış. ama salâh benjennet, bunları söylerken türk takımının da formda olduğunu ilâve ediyor ve en çok can ile metin‘i beğendiğini, ikisinin de büyük futbolcu olduğunu da ekliyordu.
hakem rodelescu ise, iki takımın da centilmence sahada mücadele ettiğini. metin, can ve şerefi çok takdir ettiğini açıkladı.