bir cumartesi günüydü....soğuk fakat dehşet derecede ayaz insanın iliklerie kadar işliyordu akşam saatlerini bekliyoduk akşam saatlerine trt televizyonu almanya'da oynanacak almanya türkiye maçını verecekti bu adeta bir final niteliginde bir maçtı.
sabırsızlıkla saatin geçmesini bekliyorduk..öyleyemeği için sofrada yerimizi aldığımızda gece kondu evimizin kapısı çalındı....
ablam kapıyı açtı geri döndü annem kim geldi kızım diye sordu ablam gelen kişiyi tanımadığı için annemin bu sorusuna cevap verememişti....daha sonra misafirimiz evin içine girdiğinde annem heyecenla.."oooooo yalçın diye gelen misafirin boynuna sarıldı...evet bizim tanımadığımız fakat ismini annemden sıksık duydugumuz annemin kuzeni yalçın abi gelmişti annem kuzeni yalçın'ın memleketi ordu'dan istanbula gelmesine çok sevinmişti.....
sonra hep birlikte yemek yedik sonra yalçın abi anneme dönerek benim abinlere gitmem lazım onun bir amenetini teslim etmem lazım dedi.yalçın abi dayımların evini bilmediğinden yalçın abiyi şişli (h.mahallesi)ndeki dayıma götürme işi bana düşümüştü.
daha sonra soğuk ve dehşek derecdeki ayaz havada dayımlara misafirimizi götürmüş ve geri gelmiştim dayımlara yalçın abiyi götürürken mahalleden çocukluk arkadaşlarım hamdi ve birol'da vardı.yalçın abiyi ilk ve son görüşümdü buydu aynı zamanda.
daha sonra heyecanla beklenen maç gelip çatmıştı... maçın başlarında almanya bize bir gol atmıştı fischer adlı bir alman futbolcu rövöşöta ile güzel bir gol atmıştı takımımıza daha sonra milli takımımız bir kaç atak yapsada bir türlü gol bulamamıştık ve maçın sonlarına dogru bir gol daha yiyerek maçı kaybetmiş ve üzüntüye boğumuştuk.
yalçın abinin ismin çocukluğumda annemden hep duyardım annem kuzeni yalçınî çok severdi..fakat yalçın abi bu günden tam 7 ay sonra 1980 temmuz'unda ordu'da denizde boğularak hayatını kaybetmişti..rahmetli yalçın abinin ismi evimizde sık sık geçer ne zaman ismi geçse ben bu günü hatırlarım.