mark boyacı ve barış kılıç'ın "boz baykuşlar: bize her yer deplasman" kitabından;
iç sahadan yakın deplasman, kasımpaşa
kasımpaşaspor – istanbul bbsk 03.03.2011 – recep tayyip erdoğan stadyumu
istanbul bb takımı, boz baykuşlar’ın desteğinden midir bilinmez, 2010-11 sezonunda ziraat türkiye kupası’nda emin adımlarla ilerliyordu. grup maçları tamamlandıktan ve istanbul bb adını çeyrek finale yazdırdıktan sonraki ilk rakip bir diğer istanbul takımı olan kasımpaşaspor’du. çeyrek finalin ilk ayağında kasımpaşaspor’u kendi evinde misafir eden istanbul bb takımı sahadan 0-0’lık beraberlikle ayrılıyordu ve ikinci maç öncesi iki takım da yarı finale eşit uzaklıktaydı.
atatürk olimpiyat stadı’nın şehre uzaklık konusundaki dillere destan çilesini, tüm iliklerine kadar yaşayan boz baykuşlar için kasımpaşaspor’un şehrin göbeğindeki stadı bulunmaz bir nimetti. maçlardan önce taksim meydanı’nda buluşmayı gelenek haline getiren grup, kendilerine oldukça yakın bir yerde oynanacak bu karşılaşmaya yoğun bir ilgi gösterdiler. bu ilginin artmasının sebeplerinden bir diğeri ise, kasımpaşaspor yönetimi’nin uyguladığı ucuz bilet politikasıydı.
kasımpaşa deplasmanları, özellikle diğer istanbul takımları için asla kolay deplasmanlar olmamıştır. boz baykuşlar da henüz herkes tarafından tanınmayan ve yeni kurulmuş bir grup olduğu için nasıl bir ev sahipliğiyle karşılaşacaklarını tahmin edemiyorlardı. deplasman taraftarının maça ilgi göstereceğini öngöremeyen emniyet görevlileri de, maç için yeterli güvenlik önlemlerini almamışlardı. yaklaşık 150 kişi toplanan boz baykuşlar deplasman tribünü girişini bulma çabalarını sürdürürken, bir polis memurunun yanlış yönlendirmesiyle kendilerini aniden kasımpaşasporlu taraftarların buluşma noktasının tam ortasında bulmuşlardı. önceleri grubu bir panik hali sarmıştı ve bir süre ne yapacaklarını bilemediler. neyse ki, kasımpaşaspor taraftarlarının iyi niyetli davranışları ve deplasman girişini doğru bir şekilde anlatmaları grubun sağ salim bir şekilde tribüne ulaşmasını sağlıyordu.
maçtan birkaç gün önce kolombiya ligi’nde oynanan bir maçta luis moreno isimli bir futbolcunun sahaya giren baykuşa gösterdiği şiddete tepki vermek isteyen boz baykuşlar, maçın başlamasına az bir süre kala yanlarında getirdikleri konuyla ilgili pankartları açarak sahalarda ender görülebilecek bu olayı kınıyorlardı.
istanbul bb teknik direktörü abdullah avcı’nın aslen kasımpaşalı olması sebebiyle, istanbul bb takımına sempati besleyen kasımpaşaspor taraftarları sahaya ısınmak için çıkan turuncu lacivertli ekibi alkışlayarak karşılıyorlardı. buna cevaben boz baykuşlar da rakip tribünü ve kasımpaşaspor takımını alkışlıyorlardı. dostluk havasında başlayan bu zorlu mücadeleye iki ekip de oldukça konsantre olmuş durumdaydı. özellikle kasımpaşaspor’un ligde geçirdiği zor günler sebebiyle tutunduğu tek yer ziraat türkiye kupası’ydı. iki takım da ilk yarı boyunca savunma güvenliğini elden bırakmayınca ilk devre 0-0 beraberlikle sona eriyordu. bu sıralarda, maçın hafta içi oynanması sebebi ile maça geç katılım sağlayabilen boz baykuşlar’ın da gelmesiyle, grubun tribündeki sayısı 200’ü geçiyordu.
ikinci devrede de iki takım da savunma ağırlıklı futbollarından ödün vermiyor ve maç başa baş bir şekilde devam ediyordu. 90 dakikanın sonlarına doğru ise beklenmedik bir şey oluyor ve stadın elektrikleri kesiliyordu. bu durumu fırsat bilen boz baykuşlar da doğaçlama bir karar vererek, cep telefonlarının ışıklarıyla tribünde renkli görüntüler oluşturuyorlardı. meydana gelen parlamalar, dışarıdan bakıldığında tribünleri mesken tutmuş geceleri gözleri parlayan bir baykuş sürüsü gibi yorumlanıyordu.
yaklaşık 10 dakika elektriklerin gelmesini bekleyen iki takım futbolcuları iyice oyundan soğuyorlardı. artık maçın uzatmaya gideceğini tahmin etmek çok zor değildi.
15 dakikalık ilk uzatma devresine iyi başlayan ekip turuncu lacivertliler oluyordu. ilk devrede golü bulamamalarına rağmen birçok pozisyona giriyorlar ve boz baykuşlar’a özledikleri güzel futbolu geç de olsa tekrar seyrettiriyorlardı. ikinci uzatma devresinin başında ise samuel holmen’in golü ile turu geçme yolunda büyük bir adım atan istanbul bb, taraftarına kupa finalinin ilk hayallerini kurdurmaya başlıyordu. kasımpaşaspor maçın son dakikalarında penaltıdan bir gol bulsa da, deplasmanda atılan goller kuralına bağlı olarak istanbul bb yarı finale yükseliyordu. abdullah avcı ve istikrar abidesi ekibi, tarih yazmaya devam ediyor ve türkiye ziraat kupası’nda bir üst tura yükseliyordu. mazisi kupalardan, şampiyonluklardan çok “istikrar” ile anılan istanbul bbsk ekibi, sonunda hak ettiği başarıya boz baykuşlar’la yollarının kesiştiği senede ulaşıyordu.
bu büyük başarının verdiği heyecan ve coşku futbolculara da yansımıştı. boz baykuşlar kurulduğu günden beri, gol sevinçlerinde ya da galibiyet kutlamalarında taraftarlarını es geçen takım, ilk kez maçtan sonra tribünlere yöneliyor ve taraftarlarıyla kucaklaşıyordu. bu kutlamalar, daha sonraki kupa maçlarında da devam ediyor ve adeta kupa maçlarına özgü bir gelenek haline geliyordu. boz baykuşlar belki de ilk kez, takımın başarısında bir rol oynadıklarını somut bir şekilde hissediyorlardı. 12,5. adam tecrübesini, kalabalık bir deplasman organizasyonu ile tatmaya başlıyorlardı.