ilk basımı 2004 yılında olan halit kıvanç'ın "futbol! bir aşk..." kitabından;
31 mayıs günü, azteca stadı'nda görkemli bir açılışla 13. dünya kupası başladı. doğrusu ulusal giysili genç kızlarla erkeklerin dansı dakikalarca alkışlanıyor, hele dansın finalinde kızlarla delikanlıların öpüşmesi, binlerce seyirciyi tribünlerde havaya kaldırıyordu. tabiî bir tribünün bir köşesinde ayağa kalkanlar otururken, yan tribündekilerin kalkması ve tezahüratın bütün tribünleri dolaşması, yani "meksika dalgası", bu görkemi daha da artırıyordu. bu arada meksika federasyonu, ünlü azteca stadı'nın zemini bozulmasın diye, açılıştaki tüm etkinliklerin sahada değil, saha kenannda yapılmasını kararlaştırmış ve öyle yapılmıştı. bu arada takımımızın orada olmayışına üzülürken, bir de fifa'ya dahil ülkelerin bayrakları arasında ay-yıldızlı bayrağımızdaki yanlışlığı fark ederek katmerli üzülmüştük.
13. finallerde bir kural değişikliği de yürürlüğe giriyordu. üst üste iki sarı kart gören futbolcunun bir sonraki maçta oynayamayacağı kuralı, ilk kez burada uygulanacaktı açılış mükemmeldi de, açılış maçındaki futbol aynı güzellikte değildi. bir bakıma 1. turdaki a grubu ilginçti. önceki iki kupanın şampiyonları aynı gruba düşmüşlerdi. italya ile arjantin'in mücadelesi heyecanla bekleniyordu. ne var ki, daha açılış maçında italya'nın ortaya koyduğu futbol ve bulgaristan karşısında 1-1 beraberliği bozamayışı, arjantin'i favori gösterenlerin sayısını bir anda artırmıştı. çünkü bu finallerde yepyeni, hani tam deyimiyle "bomba gibi" bir maradona vardı sahalarda...