ilginç bir ayrıntı olarak 4. kez 1. ligde yer alan sivasspor bugüne kadar ankara'da oynadığı 3 maçın tamamını kazandı. bu maçlarda 4 gol attı ve hiç gol yemedi. yani ankarada ne yenildi ne gol yedi. bakalım bu maçta neler olacak...
hakemler : hüseyin göcek, tarık ongun, süleyman özay
gençlerbirliği : recep öztürk, emre balak, lamine traore, daniel addo, hakan aslantaş, james troisi, mehmet nas, kerem şeras, soner aydoğdu (dk. 76 kemal akbaba), bruce jose djite, carlos eduardo de souza floresta "kahe"
teknik direktör : samet aybaba
sivasspor : michael petkovic, abdurrahman dereli, fabio da silva bilica, sedat bayrak, sezer badur (dk. 64 ibrahim dağaşan), musa aydın, kanfort sylla (dk. 46 onur tuncer), mohamed ali kurtuluş (dk. 82 mamadou diallo), hayrettin yerlikaya, herve tum, mehmet yıldız
teknik direktör : bülent uygun
goller : dk. 37 musa aydın (0-1) dk. 45 bruce jose djite (1-1) dk. 61 mohamed ali kurtuluş (1-2)
sarı kartlar : dk. 75 herve tum, dk. 90 ibrahim (sivasspor), dk. 90+2 kerem şeras (gençlerbirliği)
maçtan önce takımımın ve sivas'ın durumu düşününce açıkcası sivasspor maçı alır diye düşünüyordum. fakat maça samet aybaba'nın ilk kez 2 forvetle (kahe ve bruce djite) çıkması ve peş peşe pozisyonlara girmemiz yüreklenmemi sağladı. maçın hemen başında djite'nin düşürülmesi hakem ve yan hakem tarafından es geçilmesi üzücüydü ama biz ilk 30dk bayağı iyi asıldık maça. kahe'nin direkten dönen şutu vs...
sağ bekte oynayan emre balak 2 kere tutması gereken adamını kaçırdı ve ilkinde kafa ile ceza alanına yerden ortaladığı topa kimse dokunamadı ve dışarı çıktı ama ikincisinde tam 90'ı nişanlayıp sivasspor'u 1-0 öne geçirdi.
ardından gençlerbirliği'nin baskısı devam etti ve mehmet nas'ın muhteşem oyunun güzel bir asistle süsledi ve djite gelen topa kafasıyla dokunup beraberliği yakaladık.
devre arasında sivas'ı gözümüzde çok büyttüğümüzü felan konuştuk.
ikinci yarıya sivas daha baskılı başladı. bunun bir sebebi de samet aybaba'nın 2 forvetten teke düşüp djite'yi sağ kanata çekmesiydi. ikinci yarıda sivasspor yine poizyon bulamadı. ama yine uzaktan bir şut ve yine 90'a giden bir golle öne geçti. ardından sanırım yine djite bir gol attı ama kaleciye faul gerekçesiyle sayılmadı. oysa kaleciye faul yaptığı söylenen oyuncunun sırtı dönüktü ve kaleci onun üstünden topa vurmaya çalışıyordu...
kısacası sezonun en iyi topunu oynadık. hem pozisyon vermedik hem pozisyon bulduk ama 2 uzaktan şut bitirdi bizi...
bir dip not olarak maçtan önce mısırlı oyuncumuz el saka, samet aybaba tarfından kadro dışı bırakıldı. maçta seyirciler el saka kalsın aybaba gitsin diye bağırdı. basın toplantısında aybaba'nın "bu ülkenin insanları beni bir arap'a tercih etti" cümlesini kurması gençlerbirliği taraftarları tarafından büyük tepki aldı...
maçın 45. dakikasında sivasspor filelerini havalandıran bruce djite, gençlerbirliği'nin 1. lig tarihi boyunca ankara'da sivasspor'a ilk golü atan futbolcusu olarak ismini gençlerbirliği tarihine kazıdı.
maç sonu el saka ile ilgili gelişmelere de tepki gösteren samet aybaba, "bu ülkenin insanları beni bir arap'a tercih etti" gibi ırkçı bir cümle kullanmıştır. buna gençlerbirliği taraftar grubu alkaralar'ın tepkisi ise net olmuş ve taraftar sitesinin anasayfasında şu habere yer verilmiştir:
"defalarca söyledik; başarıya, galibiyete tapan bir taraftar grubu değiliz diye... ancak herkesin bildiği bazı hassas noktalarımız var: futbolcumuz el-saka hakkında "beni bir arap'a tercih ettiler" şeklinde ırkçılık sınırını aşan bir açıklama yapan samet aybaba'nın gençlerbirliği camiasında yeri olmadığına inanıyoruz ve kulüp yönetiminin gereğini yapmasını talep ediyoruz..."
samet aybaba'nın el saka için "elin arabı" lafı yüzünden aybaba pfdk'ya sevkedildi ve 48 saat içinde savunması istendi.
gençlerbirliği kulüp yönetimi de şöyle bir açıklama yaptı: dünyada bu tür söylemlerin arap yarımadası için her zaman dile getirildiğini belirtti. dünyada bu tür ifadelerin her bölge için kullanıldığı vurgulanırken, uzakdoğulu'ya asyalı, afrikalı'ya afrikalı, arap yarımadası'ndakilere arap, yurtdışında da türklere turko dendiği, bu tür söylemlerin ırkçılık kapsamında ya da sportmenliğe aykırı değerlendirilmesinin yanlış olacağı belirtildi.
pfdk, gençlerbirliği kulübü teknik sorumlusu samet aybaba hakkında, 21.12.2008 tarihinde oynanan gençlerbirliği - sivasspor turkcell süper lig futbol müsabakasında, düzenlenen basın toplantısında hakarette bulunmasından dolayı isnat olunan eylemin unsurları oluşmadığından ceza tayinine yer olmadığına karar verdi.
hurriyet gazetesinin 2008-2009 sezonunun ilk 16 haftasında maç sonucuna etki eden hakem hatalarını çıkartmış... "küçükler yandı büyükler ağladı" başlıklı haberden maçla ilgili hata...
g.birliği-sivas: 1-2 (hüseyin göcek): sivasspor kalecisi petkoviç’in dijite’ye ceza alanı içinde yaptığı kontrolsüz hareketin karşılığı penaltı olmalıydı. g.birliği’nden kerem’in attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptali hatalıydı. (bu hata ile g.birliği -3 puan kaybetti, sivas +3 puan kazandı)
bu 17 hata ile takımların kazandıkları ya da kaybettikleri puanlar şöyle;
sivasspor +4 puan kayserispor +4 puan gaziantepspor +3 puan hacettepe +3 puan bursaspor +2 puan antalyaspor +1 puan galatasaray +1 puan fenerbahçe 0 puan ankaragücü 0 puan istanbul büyükşehir belediyespor 0 puan beşiktaş -1 puan konyaspor - 1 puan kocaelispor -2 puan ankaraspor -2 puan denizlispor -2 puan trabzonspor -3 puan eskişehirspor -5 puan gençlerbirliği -5 puan
sivasspor'un forvet oyuncusu mehmet yıldız maçtan sonra şöyle dedi; "biz sezonun en kötü oyununu oynadık. rakibimiz ise çok çok iyidi. onların yerinde olmayı asla istemezdik."
2008-2009 sezonunda gençlerbirliğimin tribünde izlediğim ilk maçı..
sömestr tatili için 2 haftalığına geldiğim ankara'da, galatasaray maçının cuma günü oynatılması ve ligin 17. haftasının ocak ayına atılması sebebiyle 2 iç saha 1 deplasman niyetiyle gelsemde, sadece bu maçla yetinmek zorunda kaldım. bilet fiyatlarının normalden yüksek olmasına rağmen yaklaşık 5000 gençlerbirliği ve 1000 kadar sivasspor taraftarı vardı tribünlerde. tribünler gibi takımımızda maça fırtına gibi girse de hem forvetlerin beceriksizliği hem de hakemin 10. dakikada sivas'ı 10 kişi bırakıp penaltıyı vermeye cesaretinin yetmemesi beklediğimiz golün gelmesine engel oldu. 0-1, 1-1, 1-2 derken bizimkiler sanki ilk yarı o şiir gibi topu oynayanlar sanki onlar değilmiş gibi topu şişirmeye başladılar. zaten o anda maçın dönmeyeceği içime doğmuştu.
buruk sevinçlerin günüydü benim için.. onca zaman sonra maça gelip, dostlarımla görüşmek, gençlerbirliğimi desteklemek bir yana, yenilmek ve maç sonunda aybaba'nın el-sakayı hedef alan ırkçı sözleri..
maç sonu dostlarımla gidip içip, eğlenmek bir yana, içkiyi biraz fazla kaçırıp gecenin sonunu berbat etmek öte yanda..
buruk mutlulukların günüydü 21 aralık 2008..tıpkı son 1 yılda yaşadığım her mutluluk gibi..
how is it that gencler can completely outplay league leaders sivas and yet still lose 2-1. depressing stuff.
genclerbirligi 1 - 2 sivasspor
due to mrs. oz kanka preparing for a dinner party i was ordered to take little oz kanka matthew along to the match yesterday. it was lucky really as matthew was the only person to show up at the chopin at anywhere near the appointed midday meet up. so i got to discuss father christmas and debated which transformer is the best at fighting... until dan the man showed up late in the show. a few minutes later flying dutchman kanka carlo waltzed in and just as we were about to leave alpine kanka wolfgang, his son chris and a mate of theirs, mustafa.
a decent crowd for a wet sunday and genclerbirligi came out well. aussie bruce and kahe up front were both looking good and troisi seems to be getting better each game. ignore the "scores" given to the players in hurriyet today, the team played well, even after we went behind in the 37th minute.
the team ignored the referee and linesman who certainly seemed to be on sivas' side, we were denied what looked like a fairly clear cut penalty and were being constantly pinged for off side when it was pretty clear that aussie bruce was nowhere near offside.
so we kept on pushing and it was a great pass from mehmet nas which aussie bruce headed in just before the half time break. the fans were cheering and we were definitely happy with what we had seen.
second half and things weren't as good as the first but yet again we dominated. then in what was sivas' second chance of the match, they scored. argghhh.
gencler kept going for the eqauliser but it just wouln't come. shots came off the post, others were saved, others were cleared by desperate sivas defenders.
not sure what the coach samet aybaba was doing as he only made one substitution for the whole match when it was pretty clear that replacing some tiring legs would have been a good idea. towards the end the genclerbirligi fans turned on him singing "samet gitsin. el saka kalsin" in reference to the mind-boggling fact that aybaba not only refuses to play the man who was our captain a couple of weeks ago but also refused to let him even train with the team last week. he has also now been condemned for racist comments concerning the fact that el saka is an arab. not nice, and he should have been sacked on the spot.
a few weeks off now. happy christmas all and fingers crossed father christmas sends us a present of a couple of decent footballers.
we don't want a racist coach tuesday, december 23, 2008
i touched on the subject of genclerbirligi's coach samet aybaba getting into hot water over racist comments he made after our loss to sivas on sunday.
it was his comments on the fact that us fans were shouting "samet gitsin. el saka kalsin" ("samet go, el saka stay") towards the end of the match.
"they prefer an arab to me?" aybaba asked.
immediately the alkaralar gencler fans forum started a campaign to have aybaba sacked. the headline on the site reads "we don't want a racist coach".
the story is all over the newspapers today and i've just seen a report that the matter is to be looked into by the football discipline board which has the power to issue fines and possibly ban him from the sidelines for a number of matches.
the background to the story as i pointed out yesterday is that aybaba for some reason doesn't like el saka. el saka was captain until a little while ago and many supporters, including a few of us kankas, think he deserves a first team place. not only has he been dropped from the team but when he showed up to training midweek aybaba refused to let him train.
aybaba's mysterious refusal to make key changes during the match against sivas (he only used one substitute) led the fans to vent their frustration by getting behind el saka.
whilst i must praise the quick decision to refer the matter to the discipline board i have my fears that nothing much will be done. they washed their hands of this incident a few years ago. an article from the guardian in 1999:
take this kevin campbell incident for example... not many football chairman would have responded to campbell's current goal drought as trabzonspor boss mehmet ali yilmaz did. yilmaz told the turkish press that he had bought a "cannibal who calls himself a striker" and then proceeded to describe campbell as "discoloured".
yilmaz has since done the usual, declaring himself to be racism-free and blaming all the kerfuffle on the media. "if a microphone is shoved in your face when you are gutted after a 3-0 loss it is natural for it all to spill out," he said. spill out like the overflow from a cistern presumably.
i'm not so sure that yilmaz called him "discoloured", i seem to remember that he merely called him "coloured", either way, it was a pretty racist comment. yilmaz, by the way, is still chairman of trabzon.
no football for a few weeks but if aybaba is still coach of genclerbirligi when we restart the season he is in for one hell of a bollocking from the fans.
"in my job i have won the club the turkish cup. we defeated fenerbahce in the final, as well as earlier defeating besiktas," aybaba said according to news reports late on tuesday.
"if i was a racist i wouldn't have transfered a serbian (to gencler) three days ago", he said, referring to what we hope is a decent goalkeeper. "i've brought (to turkey) jaba, tita, wederson, petkovic and tens of other foreigners. where is the racism?
where indeed. i suggest he looks closer as unfortunately aybaba did not at all apologise for his comments regarding el saka.
as for the club, well cem onuk the general manager has been downright... well... totally predictable: "we think the coach was at his end or his words were a reflex," cem onuk was quoted by the anatolian news agency on tuesday. the exact quote is as follows and i'm putting it here because it is very late at night that i'm writing this and therefore acknowledge that i may have got the translation wrong (hocanın onu bir anlık sinirle veya refleks ile söylediğini düşünüyor)
conclusion: so aybaba has done exactly what many have done in the past, i.e. transfered players from various countries whom he thinks will do well. i seem to remember that this is exactly what mehmet ali yilmaz did.
i also seem to remember that yilmaz's excuse over a clearly racist remark was pretty much the same as onuk has given for aybaba.
gençlerbirliği: recep öztürk, lamine traore, mehmet nas, carlos eduardo de souza floresta, emre balak, bruce djite, soner aydoğdu (dk. 74 kemal akbaba), daniel addo, hakan aslantaş, kerem şeras, james troisi
yedekler: ramazan köse, efe halil özarslan, mustafa koray avcı, uğur kapısız, engin baytar, seçkin getbay
teknik direktör: samet aybaba
sivasspor: michael petkovic, abdurrahman dereli, hayrettin yerlikaya, fabio alves da silva, sedat bayrak, kanfory sylla (dk. 46 onur tuncer), musa aydın, sezer badur (dk. 64 ibrahim dağaşan), mohamed ali kurtuluş (dk. 75 mamadou alimmou diallo), herve germain tum, mehmet yıldız
yedekler: akın vardar, murat sözgelmez, faruk bayar, muhammet çağlar
teknik direktör: bülent uygun
goller: (0-1) dk. 36 musa aydın (ayakla) (1-1) dk. 44 bruce djite (kafa) (1-2) dk. 61 mohamed ali kurtuluş (ayakla)
sarı kartlar: dk. 89 kerem şeras (gençlerbirliği) dk. 75 herve germain tum, dk. 88 ibrahim dağaşan (sivasspor)