yılın maçına çıkıyoruz. fenerbahçe denizli' de puan kaybedecek, biz kazanacağız. başka türlü olmuyor. ulusal jinekoloji' yi yapıyoruz bu sırada antalya' da. ancak aksi gibi amcamın oğlu ali evleniyor aynı akşam. gitmek zorundayız. neyse eşimle atladık düğün günü uçağa gittik istanbul' a. ertesi sabah en erken uçakla geri döneceğiz. gittik giyindik düğün için hazırlandık. evden çıkarken kardeşim (fanatik fenerbahçeli) arabanın bagajına bayrak, forma, atkı dolduruyordu. babam "yamulup dönme de" dedi. düğüne gittik herkesin kulağında bir radyo. nikah memuru da gelmek bilmiyor. neyse nikah memuru geldi başladı kıymaya ama ali' nin de gözü ve kulağı bizde. kardeşim radyodan dinliyor biz de onun tepkileriyle anlıyoruz neler olduğunu. birden kulaklığı kaldırıp attı. "ne oldu ne oldu" diyorum. " yedik" dedi. o an düğün salonunda inanılmaz bir gürültü koptu. artık son dakikalar şampiyonluğu bekliyoruz ama kıyamadı herif bir türlü nikahı. kıysa biz de işimize bakacağız, ayrılamıyoruz masanın başından. bende sizi karı koca ilan ediyorum dedi. 1 saniye sonra maçın bitiş düdüğü geldi ayarlamış gibi. salonun yarısı fırladı ayağa bağırış çağırış tezahüratlar. bilmeyen zannediyo evlilğe seviniliyor. halbuki bir mucize gerçekleşti, şampiyonluğu kutluyoruz. inanılmaz bir geceydi, hala hatırlarım ve hoşuma gider o geceyi düşünmek.