mehmet yüce'nin, "idmancı ruhlar: futbol tarihimizin klasik devreleri: 1923-1952, türkiye futbol tarihi - ikinci cilt" kitabından;
artık kabak tadı veren galatasaray-fenerbahçe kavgası yeni bir merhale daha atladı. bu sefer yarı final müsabakasında husûle gelen patırtı gürültü ve çıkan kavga neticesi maç yarıda kaldı. galatasaray-fenerbahçe rekabetine ve tarihine “boş kaleye atılan penaltı” hâdisesi bu turnuvada geçti.
şimdi gelin bu mücadelenin tafsilâtını, kemâl ragıp bey efendi’nin pek lezzetli lisanı ve harikulade anlatımıyla cumhuriyet gazetesinden okuyalım:
fener-galatasaray müsabakasının tafsilâtı
müsabaka değil bir kıyamet, bir âfetti! cezalar, fauller, penaltılar günü... dövüşenler, sövüşenler, bağıranlar ve nihayet mahalli zabıta tarafından müsabakanın tatili...
“istanbul birinciliğinin hangi kulübe nasip olacağına dair hafta ortasında yaptığımız tahminler, bu müsabakaların hararetini, şiddetini göz önüne getirmek hususunda meğer ne kadar zayıf kalacakmış!”
bu girizgâhtan sonra gazete ilk yarı final müsabakasını anlatmış:
“... saat beşe doğru süleymaniye-beşiktaş müsabakası başladı. etrafta kesif bir kalabalık vardı. tabîî ki o ecnebilerle yapılan müsabakalardaki gibi. beşiktaşlılar sadri, tevfik, refik, cavit, şahap, kemâl, nafi, abdi, baha, edip ve saadet beylerden; sülaymaniyeliler de hamit, ahmet, mazlum, saim, hüsnü, salahaddin, niyazi, avni, şükrü, latif ve kemâl beylerden mürekkebdi. ilk dakikalarda süleymaniye faik göründü. beşiktaşlılar uzun müddet bir derli topluluk gösteremiyorlardı. birinci sayı süleymaniye lehine kaydedildi. kaleci sadri iki defa topu tuttuktan sonra üçüncüde kaçırmıştı. bundan sonra beyaz siyah formada büyük bir gayret tutuştu. o zamana kadar fevkalâdeliği görülemeyen refik, şiirlerini inşâda (şiir okuma) başladı. oyun açıldı. şahap topu sürerek süleymaniye kalesine kadar sokulduğu halde atamadı. yine böyle bir akın süleymaniyeliler tarafından hatalıvuruşu görülecek şeydi. antrenör (billy hunter) istanbul’a geldi geleli aylardan beri o en güzide diye ismi çıkan futbolculara penaltı nasıl atılacağını öğretmeye çalışıyor. dün refik’in çektiği penaltıyı gördükten sonra şimdiye kadarki emeklerine acımış olsa gerekti.
ikinci haftaymda hâkimiyet beşiktaşlılara geçmişti. refik açılmış, müdafaada emsalsiz bir kudret gösteriyor, nafi sağdan, saadet soldan mükemmel akınlarla rakip kaleyi tehdit ediyorlardı. süleymaniye müdafaası dün beklediğimiz kuvveti gösteremedi. denilebilir ki, bütün ağırlığı hamit bey yüklenmişti. beşiktaşlılar bundan sonra iki sayı daha yaptılar ve kazandıkları galibiyet ile birincilik müsabakalarının son devresine kalmış oldular. müsabaka heyet-i umûmiyesi itibarıyla çok kibar cereyan etti. bazı şedit safahatını görenler bu iki kulübe kırıcılık atfettiler. fakat bundan sonra o güzide kulüplerin arasında kopan kıyamete acaba ne isim verdiler?"