honved, manchester united, fiorentina, kopa ve real madrid... turnuvanın ikinci yılının acı ve tatlı büyük olayları işte bu beş ismin ürerinde döndü...
bunların hikâyesine geçmeden önce ikinci yıla şöyle bir kuşbakışı bakmmalıyzı: ilk yılın 16 memleketinden saar bu defa yoktu. onun yerine ingiltere, bulgaristan, lüksemburg, romanya, çekoslovakya ve türkiye katılıyordu. katılanların sayısı 21 olmuştu. bir eleme turu yapmak ve takımları 16'ya indirmek gerekiyordu. işte türkiye şampiyonu galatasaray, bizim gibi yeni katılan bir memleketinromanya'nın şampiyonu dinamo ile bu eleme turunda karşılaştı. istanbul'da güzel bir oyunla 2-1 yendiği rakibine daha önce bükreş'te 3-1 yenildiği için turnuvada attığınız ilk adım «talihsiz» oluyordu. ( http://www.macanilari.com...ukres-195619575002--.html)
(...)
Bunlar kupadan elenirken, bütün zamanların «en büyük» futbol topluluklarından biri olan honved de spor âleminden silinip gidiyordu.
honved, turnuvanın ikinci yılına katıldığı zaman macaristan'daki ihtilâl bu memleketin herşeyini, bu arada elbette spor hayatını altüst etmiş bulunuyordu. honved, ilk turda ispanya şampiyonu atlethico bilbao’ya düştü. ilk maç bilbao'da yapılacaktı. yalnız futbolla ilgili olanlar değil, be???de bütün dünya kızıl idareye karşı ayaklanmış halkın kanla susturulduğu memleketin ordu takımı demek olan honved'in ne yapacağını merakla bekliyordu. maç muhteşem bir futbol gösterisi oldu ve bilbao maçı 3-2 alırken şüphesiz talihine şükrediyordu. ( http://www.macanilari.com...ed.FC-195619575018--.html) ama ikinci maç peşte’de oynanamıyaçaktı. çünkü macaristan ordusunun futbol takımı olan honved oyuncuları başta kaptanları puşkaş olmak üzere peşte'ye dönmek istemiyorlardı. maç brüksel’de yapıldı. farago yaralanıyor, csibor kaleye geçiyor, bu arada bilbao üç gol atıyordu. fakat honved'liler 3-1'lik skoru kocsis’in altın kafası ve puskaş’ın sol ayağı ile 3-3 yapıyorlardı. honved elenmişti kupadan, takat bir «efsane takıma» yakışır futbolunu oynayarak elenmişti. oysa, honved için bu maç turnuvaya değil, spor tarihine vedâ idi: bu, honved’in son resmi maçı oldu. honved dağıldı. ve bu «efsane takım»ın asları puşkaş'lar, kocsis'ler, csibor'lar dilini bilmedikleri başka memleketlerde, başka formalar altında «yıldız» oldular, ama honved tarihe karışmıştı. ( http://www.macanilari.com...ilbao-195619575019--.html)
Bu turnuvada honved ölürken bir ingiliz takımı da «yeniden doğuş» mâcerasını yaşıyordu: manchester united. çoğu henüz 19 yaşını geçmemiş olan gençlerden kurulu olan bu yepyeni takım eleme turunda karşılarına çıkan belçika'nın anderlecht’ine önce 2-0 galip geldikten sonra ikinci maçta 10 tane gol attılar. menecerleri matt busby’nin adıyla «busby’nin bebekleri» futbol piyasasını karıştırıverdiler. ( http://www.macanilari.com...lecht-195619575017--.html) birinci turda ise b. almanya'nın borussia dortmund'unu iki «müthiş harb» ile elediler. çeyrek finalde kendilerini 5-3 yenen bilbaoyu 3-0 ezdiler. «busby'nin bebekleri»ni durdurmak kime nasib olacaktı? bu işi ancak «krallar» yapabildi. dömi finalde madrid'de galip gelen krallar için manchester'de maçı berabere bitirmek bile bir şans olmuştu.
büyük final norkkoeping (isveç) i, grosshopers (isviçre) yi, kızıl yıldız (yugoslavya) yı yenerek gelmiş olan fi orentina ile oynayacaktı. maçın madrid’de yapılması ilk yılın şampiyonunu şeref borcu olarak çok önceden tesbit edilmişti. eski şampiyon finali ev sahibi olarak oynuyordu.
fiorentina’nın beş «geri adam»ı (magnini, carvato, scaramucci, orzan, segato) real'in muhteşem forvetine nefes aldırmıyordu. fakat kopa ve pırıl pırıl pasları, di stefano ve bitip tükenmeyen çalışması, gento ve akıl almaş sür’ati italyan defansını yordu, yordu... nihayet, 70’inci dakikada fiorentinalıların itirazlarına rağmen verilen penaltıyı di stefano ağlara takıyor ve 6 dakika sonra gento golleri ikiye çıkarıyordu.
bernabeu stadını dolduran 125 bin seyirci - aralarında franco da vardı - tahtını, lâyık olduğu için terketmeyen kralları selâmlıyorlardı. bunların arasında biri vardı ki, bir yıl önce şampiyonlara karşı mücadele ederken şimdi onların arasına karışmış, geçen yıl kralların elinden alamadığı şampiyonluk şerefini şimdi onlarla paylaşıyordu: bu, fransa'nın yetiştirdiği ve şimdi real'de oynayan raymond kopa idi.